Hava Motoru Tartışmasına Son noktayı kim


Hakan YavuzÇevrim Dışı

Kayıt: 21/11/2007
İl: Yurtdisi
Mesaj: 28
Hakan YavuzÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 14 Ocak 2008 18:19
Okan arkadasim durumu gayet güzel aciklamis. Ben de yüzey mühendisligi ve maddelerin tasinimi konusunda calisan birisi olarak bir iki katki yapmak isterim.
 
Su  ya da herhangi bir sivi temasta oldugu gaz ortamiyla madde alisverisi icerisindedir. Bizim üzerinde tartistigimiz durumda madde alisverisi akvaryum suyu ve hava arasindadir. Bu alisveris sadece temasin oldugu noktalardan yani sivi/gaz arayüzeyinden olur. Ancak sivi yüzeyi gaz ortamindan belirli maddeleri (bu durumda Oksijen) absorbe ettikce, yüzeye tutunan oksijenin suyun ic kisimlarina dogru difüzyonu kisitli oldugundan yüzey bir süre sonra doyuma ulasacak, yani su molekülleri arasinda havadan alinan oksijeni hapsedecek odaciklar tamamen isgal edilmis olacaktir. Böylece disaridan daha fazla oksijen alimi saglanamaz. Suda cözünmüs olan oksijenin ic kisimlara difüzyon yoluyla ulasmasi normal sartlar altinda (atmosfer basinci ve 25 C de) göreceli yavas oldugu icin, statik kalan suda oksijen hemen hemen sadece yüzeyde olacaktir. Oksijensiz ortamda kalan baliklarin yüzeye cikip solumaya calismasi bundandir. Neticede oksijine doymus yüzeye yakin kisimlarin hizla (baliklariniz mevcut oksijeni tüketmeden) asagilara gönderilmesi ve yüzeye yeni su tabakasinin gelmesinin saglanmasi gerekir. Iste bu noktada su yüzeyinin hareketi önemlidir. Hareket eden su yüzeyi oksijenin havadan alinmasi, suda cözünmesi, alt kisimlara mekanik olarak tasinmasi ve taze, oksijen kapmaya hazir su moleküllerinin yüzeye cikmasini saglar. Böylece islem daha hizli olusur. Ayrica dalgali yüzey, durgun yüzeyden daha fazla alana sahip olacagindan birim zamanda oksijen cözme kapasitesi de artacaktir.
 
Akvaryumunuza yerlestirdiginiz hava pompasi iki sekilde oksijen saglar. Birincisi hava kabarciklarinin su icerisinde asagidan yukariya dogru hareketleri sirasinda hava kabarcigi/su arayüzeyinden oksijen transferidir. (Sunu da dipnot olarak belirteyim ki,  su kabarcigi yüzeye dogru tirmandikca , yüksek basinc altinda gazlar daha fazla cözünecegi icin oksijen transfer hizi lineer olarak azalir. Yani hava tasini ne kadar derine yerlestirirseniz, hem kabarciklariniz daha uzun süre suyla temas edeceginden hem de daha yüksek basinclara maruz kalacagindan daha fazla oksijen cözünmesini saglarsiniz.) Hava tasinin suya hava saglamasinin ikinci yolu ise asagidan gelen hava kabarciginin su yüzeyine ulastiginda patlamasi, yüzeyde hareketlenme olusturmasi ve az önce bahsettigimiz dalgalanmayi ve sirkülasyonu yaratmasidir. Akvaryumunuz örnegin 5 metre derinlik ve 1 m x1 m en ve boyunda degilse -ki sanirim kimsede böyle bir akvaryum yoktur- ikinci durum birinci duruma göre cok daha fazla oksijen cözünmesini saglar. Cünkü bir kabarcigin yüzeyi akvaryumundaki su yüzeyinden cok daha kücüktür.  Yani normal geometriye sahip bir akvaryumda yüzey hareketleri ana oksijen kaynagi olacaktir. Bu bilgiler isiginda hic hava pompasi kullanmadan sadece su yüzeyini dalgalandirarak baliklarinizin ihtiyaci olan oksijeni saglarsiniz. Takacaginiz pompa toplam cözünmüs oksijen miktarini birazcik arttirmanin yanisira havalandirma isi icin dekoratif bir cözüm olur. Unutmayin ki dogada baliklarin yasadigi sular asagidan yukari cikan hava kabarciklariyla degil, yüzey hareketleriyle oksijeni alir ve cözer.
 
Yeri gelmisken bir konuya da ufacik degineyim. Bir cok kisi musluk suyunu akvaryuma katmadan önce cözünmüs klordan arindirmak icin suyu kaynatir. Gazlarin cözünürlügü yüksek sicakliklarda azaldigi icin klorun büyük bir miktari su icinde kalamaz ve ucar gider. Ancak yüksek sicaklikta az cözünürlük kurali bütün gazlar icin gecerlidir. Dolayisiyla kaynattiginiz musluk suyunda artik oksijen de kalmamistir. Bu yüzden sayet suyu kaynattiysaniz akvaryuma koymadan önce ya da koyar koymaz hemen havalandirmaniz gerekir.
 
 
Umarim bu bilgiler yardimci olur.
 
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

darkeyesÇevrim Dışı

Kayıt: 18/05/2007
İl: Izmir
Mesaj: 16
darkeyesÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 14 Ocak 2008 20:17
Son noktayı koyuyorum.Hava motoru asla suya oksijen vermez.Zaten pompaladıgı hava oksijen degildir.10a yakın gazın karısımı havadır.Bu motor sadece yüzeydeki akıntıyı arttırmak ve suyun havayla teması sonucu atmosfer basıncı sayesinde suya O2 gazının karısmasını saglar.Eger bu motor suya hava karıstırsaydı yüzeye cıkan hava olmazdı karıstıgı icin bizde gözümüzle birsey göremezdik.Dıs filtre kullanıyorsanız akvaryuma gelen temiz su borusunu biraz yukarı cevirin.su yüzeyince yeterli akıntıyı olusturursanız hava motoruna hic gerek kalmaz.Aksini iddia edenler acıklasın nasıl oluyomus.

not:Yukarıdaki arkadasıma yükseldikce cözündügü konusunda katılıyorum,yanlız birsey eklemek istiyorum.bu cözünme akvaryum ortamında cok zor olur.Yeterli yükseklik ve basınc yoktur.Deniz belgeseli izleyenler birdahakine dikkat etsin.Dalgıcın agzından cıkan hava 1mt. sonra cok fazla cözünür ve kücücük kalır o kocaman hava kabarcıgı.Bunu saglayan cok fazla basınc ve yüksekliktir.
darkeyes2008-01-14 20:22:06

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Hakan YavuzÇevrim Dışı

Kayıt: 21/11/2007
İl: Yurtdisi
Mesaj: 28
Hakan YavuzÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 15 Ocak 2008 14:20
Gökhan arkadasim benim söylemeye calistiklarimi farkli bir sekilde söylemissiniz. Dikkat ederseniz cözünürlük konusunda, sayet akvaryumunuz 5 metre derinlige sahipse dise dokunur bir oksijen katkisi olur demistim.
 
Hava tasindan yukari dogru yükselen havanin 21% inin oksijen oldugunu biliyoruz. Olusan hava kabarciginin yaklasik iki saniye sonra patladigini düsünürsek bu süre icerisinde bir miktar oksijen mutlaka ama mutlaka cözünür ve suya karisir. Aksini iddia etmek fizik kurallarina aykiridir. Neden suya asla oksijen vermez dediginizi anlayamadim acikcasi. Yalniz cözünen miktar su yüzeyindeki hareketlenme sonucunda cözünen oksijen miktarina oranla neredeyse ihmal edilecek kadar azdir. Bu sebepten hava kabarcigindaki kücülmeyi gözünüzle göremezsiniz. Sonucta ikimizin de mutabik kaldigi sekilde ana mekanizma su yüzeyinden alinan oksijendir. Hava pompasi aslen su yüzeyini dalgalandirarak oksijen kazandirmanin yaninda hava kabarciklarinin su icindeki hareketiyle sadece cok kücük miktarda arti bir katki saglar.
 
Tüm tartismalardan cikarilan sonuc:
 
1. Baliklarin ihtiyaci olan oksijeni saglamak icin su yüzeyinin hareketlendirilmesi sarttir.
2. Hava pompasi su yüzeyini hareketlendirme yöntemlerinden birisidir. Tercih edilme sebebi tamamen dekoratif amaclidir.
 
Sanirim konu bayagi detaylariyla aydinliga kavustu. Katkisi olanlara tesekkürler.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

baris.aydinÇevrim Dışı

Kayıt: 02/11/2007
İl: Istanbul
Mesaj: 1563
baris.aydinÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 15 Ocak 2008 14:46
Arkadaşlar;
Geceleri hava motorumu kapattığım zaman sabah kalktığımda tüm balıklar 400 metre engelli koşmuşcasına nefes alıp veriyordu.Büyük balıklar dipte küçükler ise yüzeyde hava almaya çalışıyorlardı.Akvaryumum beslediğim balıklara göre küçük olduğu için hava motorumu sadece gündüzleri 4 saat kapatıyorum. Yani 20 saat aralıksız çalışıyor. Ama büyük akvaryumumda olsa mutlaka hava motoru koyarım. Çünkü şuna inanıyorum suda ne kadar fazla oksijen varsa balıklar o kadar neşeli ve sağlıklı oluyor.Geceleri yatarken belki balıklar rahatsız olur diyerek hava motoru çıkışına bağladığım vanayı biraz kısıyorum.
Lisede gördüğüm kimya derslerinden aklımda kalan ise oksijenin azda olsa suda çözüldüğüdür.Tabi bununla birlikte azot vs de suda çözülüyor.
 
Ayrıca aşağıdaki dökümanın ilk 10 satırını paylaşmak isterim.Formülün hemen altında ki cümleye dikkat ediniz.Suda ki karbonlu maddelerin karbondoksite dönüşene kadar ilave edilecek oksijen miktarı diyor. Yani suya verdiğiniz oksijen aynı zamanda su içerisinde ki karbonlu maddelerin de tanktan atılmasına yardımcı oluyor.
Belki düşüncelerim yanlıştır ama ben hava motorundan vazgeçmem arkadaşlar.
 
Gölet ve oksijenle ilgili bir yazı:
Bir gölet oksijen talebini nasıl karşılar? Bu işlem birkaç şekilde olabilir. Su yüzeyindeki atmosferden oksijen transferi, fotosentez, dalga ve rüzgarın oluşturduğu hareket, ve yağmur damlacıkları ile birlikte taşınan oksijen. Yağmur damlacıkları atmosferin içinden geçerken oksijeni de beraberinde toplarlar ve su yüzeyine çarptıkları anda suya bırakırlar.

Su bitkileri ve yosunlar fotosentezin ışık safhası süresince oksijen üretirler. Bununla beraber bitkiler fotosentezin karanlık safhasında yani geceleyin karbondioksit üretirler ve oksijeni tüketirler.

Yüzeydeki sular hava ile temas kurarak oksijenle karışırlar.Gölet yüzey bölgesi rüzgar yada diğer nedenlerle oluşan, yüzey dalga ve dalgacıklarıyla artarsa oksijen transferi de artar.

Oksijen sıkıntısının yaşandığı tipik durumlar ise şunlardır:

-Gece sonu, şafak öncesi
-Bulutlu durgun günler
-Nemin yüksek olduğu sıcak günler
-Göllerdeki besin muhtevası yüksek olduğu zaman
-Kimyasal bir uygulamadan sonra
Kaynak: http://www.snm.com.tr/haberler/haber3.htm
 
baris.aydin2008-01-15 14:49:54

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

KvazimadoÇevrim Dışı

Kayıt: 17/03/2007
İl: Adana
Mesaj: 155
KvazimadoÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 15 Ocak 2008 21:33
[QUOTE=baris.aydin]Su bitkileri ve yosunlar fotosentezin ışık safhası süresince oksijen üretirler. Bununla beraber bitkiler fotosentezin karanlık safhasında yani geceleyin karbondioksit üretirler ve oksijeni tüketirler.[/QUOTE]
 
Fotosentez 2 evreden oluşur; ışık evresi reaksiyonları ve karanlık evre reaksiyonları ya da diğer bir adıyla Calvin devri . Işık evresi reaksiyonlarında ATP ve NADPH2 ve O2 sentezlenirken, karanlık evrede karbondioksit kullanılarak ATP ve NADPH2 glikoz, nişasta vb. maddelere dönüştürülür ve yine açığa oksijen çıkar. Yani Karanlık evre dediğiniz şey aslında fotosentez sürecinde ışığa ihtiyaç duyulmayan evredir ve asıl bu evrede karbondioksit kullanılır ve oksijen üretilir. Bitkilerin solunum evresinde ihtiyaç duydukları oksijen zaten çok değildir ve solunumu hem gece hem de gündüz yaparlar. Gündüz solunumda kendi ürettiği oksijenin bir kısmını kullanırken gece oksijeni dışardan alır.
 
kvazimado2008-01-15 21:35:28

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

caglarcakarÇevrim Dışı

Kayıt: 27/12/2007
İl: Istanbul
Mesaj: 49
caglarcakarÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2008 00:56
Herkeze teşekkürler. Özellikle Okan bey ve Hakan bey tam aradığım bilimsel cevapları vermişsiniz. Bu arada her ikinizlede meslektaş sayılırız :) gerçi bölümler faklıdır ben metalurji ve malzeme mühendisliği okuyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Hakan YavuzÇevrim Dışı

Kayıt: 21/11/2007
İl: Yurtdisi
Mesaj: 28
Hakan YavuzÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 18 Ocak 2008 20:04
Caglar Bey bu basligi acmaniz gayet iyi oldu. Hem bilgilerimizi tazeledik, hem de bu konuda tereddütleri olan arkadaslara belki biraz yardimci olduk.

Meslektaslik konusunda tam bir örtüsme söz konusu. Ben de metalurji ve malzeme mühendisligi mezunuyum :)

Saygilar

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

akvaryumdunyasiÇevrim Dışı

Kayıt: 14/09/2005
İl: Istanbul
Mesaj: 569
akvaryumdunyasiÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Ocak 2008 12:09

Hıcbırsey olmaz.

Lakın mutlaka bır ıc veya dıs fıltre calısıyor olmalı.Onların yaptıgı hareketlılık suya gereken oksıjenı zaten verıyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

echeveriaÇevrim Dışı

Kayıt: 25/01/2019
İl: Izmir
Mesaj: 12
echeveriaÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 29 Ocak 2023 00:00
[:iyi:][EDIT]echeveria,2023-01-31 18:10:59[/EDIT]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir