Boşuna mı para veriyoruz?


batasoyÇevrim Dışı

Kayıt: 24/04/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 32
batasoyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 27 Mayıs 2011 00:11
Uzun yıllardır çok sayıda akvaryum bulunduruyorum ve piyasadaki birçok malzemeyi denedim. Kimyasallardan dış filtrelere, ısıtıcılardan yemlere kadar. Elimden geldiğince, farklı markaların ürünlerini kullanıyorum. Doğrusunu isterseniz, ben birçok ürünün işe yaramadığını, çoğunun aşırı pahalı olduğunu, bazı malzemelere ödenen paranın ise aşırı gereksiz olduğunu düşünüyorum.

Aslında, bunları uzun zamandır düşünmeme rağmen, kapatmış olduğum 2 akvaryum sayesinde ne kadar haklı olduğumu gördüm. Biri 200, diğeri 80 litrelik akvaryumumu, canlıları elden çıkarıp kalanları da başka akvaryumlara dağıtarak kapattım. Bu akvaryumlar ayrı bir hobi odasında olduğundan ve aşırı yoğunluktan ötürü, sularını boşaltmadım.

Bu süre zarfında, ısıtıcılar ve filtreler durdu.

2-3 hafta sonra, 80 litrelik akvaryumda 4 tane kiraz karidese rastladım! Şu an yaklaşık 3 ay oldu ve son derece sağlıklılar. Akvaryumda ne filtre, ne ısıtıcı, ne hava motoru var.

200 litrelik akvaryumda ise 2 tane plati yavrusu kalmış ve yem bile atmama rağmen, muhtemelen sudaki mikro organizmalar ve kalan bitki artıklarıyla beslenerek yaşamışlar.

Bundan 2-3 sene önce, akvaryumlara aşırı ihtimam gösteriyordum. Normalden 2 kat fazla filtrasyon, sık su değişimleri, sera yem ve daima sera su katkıları vs. Bunları, aynen üzerinde yazıldığı gibi kullandım. Akvaryumlarda aylarca UV lambası bile kullandım.

İnanır mısınız, akvaryumları boşladıkça balıklar daha sık üremeye başladı, daha sağlıklı oldular. Ölümler neredeyse durdu (zaten 400-500 balığım varken de yılda 20 balık öldürdüğüm vaki değil)

Mesela dış filtreler. Bence filtrasyon olayını çok abartıyoruz. Nitrat sorununu abartıyoruz; zira bu bakteriler aslında kumda, hatta cam çeperlerinde dahi mevcutlar. Ya da şunu söyleyeyim; 80 litre akvaryumumda Tetratec 700 kullanırken aldığım nitrat değerleri ile, 200 litre akvaryumda ekol 15 kullanırken aldığım nitrat değerleri neredeyse aynı. Bir dönem abartıp 200 litreye hem Ekol 19, hem de tetratec 700 bağladım ve nitrat değerlerinde bir değişim olmadı.

Bence, akvaryum hobicileri olarak en büyük sorunumuz, balıkların üstüne çok titrememiz. Ve kesinlikle aşırı yemleme. Ben çöpçüler ve karidesler hariç sadece canlıdoğuran bakıyorum ve haftada üç kez, abartmıyorum, fazlasıyla yeterli. Çünkü balıklar zaten akvaryumdaki mikroorganizmalarla beslenebiliyorlar. Fazla yem verip balıkları yağlandırıyor, karaciğerlerini bozuyor ve suda aşırı atık madde birikmesine neden oluyoruz.

Artık, Tunç beyin klor gidericisi hariç hiçbir katkı maddesi kullanmıyorum.

Mesela, 30 milyonluk Atman ısıtıcı varken, 60-70 TL verip Jager ısıtıcı almak da mantıksız. Elimde komik fiyata aldığım 2 tane Prodac ısıtıcı var ve inanın hepsi aşağı yukarı aynı performansı veriyor.

Ya da dış filtreler: Debi olayının da abartıldığını düşünüyorum. Bence önemli olan, içine aldığı malzeme; çünkü bakteri sonuçta malzeme üzerinde kolonize oluyor ve malzeme ne kadar çok ve yüzey alanı gennişse, o kadar iyi. Yani doğal olarak, ne kadar iç hacim, o kadar filtrasyon. Ayrıca, kasası küçük ama debisi yüksek filtrelere güvenmiyorum; çünkü bakteri kolonizasyonu için suyun debisinin çok yüksek olmaması gerekli. Şu ana kadar Eheim 2213, Tetratec 700 ve 1200, Ekol 15, 17 ve 19, Atman 3336, Eheim 2222 Pro kullandım. En başarılı bulduğum ise Ekol 19 oldu! Gerek sepetlerin birbirine oturması, gerek devasa hacmi, gerekse mükemmel debisiyle bence çok iyi bir filtre. Keşke malzeme kalitesi daha iyi olsa; ama bu kullanımda bir sorun teşkil etmiyor. Gayet de sessiz (eğer eski tip balansı bozuk mıknatıslardan yoksa, onları da ücretsiz değiştiriyorlardı)

Mesela Sera Aquatan..Bunun yerine Seachem'in bir ürününü keşfetmiştim (adını unuttum) ve bir hesap yaptığımda, belki 10 kat daha ucuza geldiğini keşfettim. Sonra Tunç bey'in muadil ürününü kullanmaya başladım ve bu da bana Seachem'den de ucuza geldi. Bir karşılaştırma: Aquatan'ın 100 ml'si 400 litre, Seachem'in 100 ml'si ise 4 ton için! 100 ml Aquatan 11 tl, 250 ml Prime ise 22 tl. 22 tl'ye 10 ton su arıtırken, Sera'da aynı etkiyi yakalamak için 250 tlden fazla ödemeniz gerek!

İkisi de sorunsuz ve iyi ürünler (Tunç beyin ürünü de öyle). Memnun kalmadığım markalar? Şimdiye kadar sadece Azoo ile sorun yaşadım. İlaçları hiçbir işe yaramadı; salyangoz ilacını ise sudan çıkardığım salyonguzun üstüne bile boca etsem işe yaramadığını gördüm. Tetrateclerin ikisinde küçük (ama önemli) bir conta sorunu yaşadım. Hatta sorunu kendim bulup, çözümünü de blogumda anlattım.

Kısacası, yem dışında, hobiye fazla para harcamaya karşıyım. Çünkü aldığımız birçok ürün ya aşırı pahalı, ya işe yaramıyor, ya da, daha kötüsü, negatif etki ediyor...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

YoshimoÇevrim Dışı

Kayıt: 30/08/2010
İl: Bursa
Mesaj: 125
YoshimoÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 27 Mayıs 2011 03:03
Güzel bir noktaya değinmişsiniz. Hobiye ciddi anlamda para harcıyoruz. Unutmamalıyız ki tüketici olarak satın aldığımız hobi malzemelerinin ne ölçüde işlevi olduğu konusunda doğru bilgilenmek hakkımızdır. Ne yazık ki bu bilgiye erişilecek doğru adresi bulmak da kolay olmuyor. Bu sebeple en ufak harcamalarımda dahi gerek forumumuzdan olsun gerek çevremden bir hayli kişiye danışmadan yola çıkmıyorum. Forumumuzda bazen denk geldiğim ve rahatsız olduğum bir üslup var. Örnek vermek gerekirse: Bitkili akvaryum kurma hevesiyle yola çıkan birine direk siyah hagen kum tavsiyesi veriliyor."Olmazsa olmaz" mış gibi bilgi veriliyor. Halbuki midye kırığında harikalar yaratan arkadaşlar var. Kusura bakmayın ama hagen kum dediğiniz şey çok ciddi bir maliyet. Bence olması gereken şudur: "X lira ayırdığım bütçe ile bitkili akvaryum kurmak istiyorum." tarzı bir başlık açılmalı. Tavsiyeler ise bu bütçe göz önünde bulundurularak verilmeli.

Deneyimlerinize dayanarak verdiğiniz örneklere çok teşekkür ediyorum. Çok güzel bir yazı olmuş tebrik ediyorum.

Saygılarımla.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

batasoyÇevrim Dışı

Kayıt: 24/04/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 32
batasoyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 27 Mayıs 2011 23:23
Teşekkür ederim. Cidden de öyle; insanlar karşısındaki insanın ne durumda olduğunu bilmeden tavsiye vermeye kalkıyorlar. 2009 senesinde ciddi bir maddi kriz yaşadım mesela; buna rağmen en kaliteli malzemeleri almaya devam ettim. Zira hayvanların dili olmadığından, öleceği olan balık bile ölse insan vicdan azabı çekiyor, ucuz malzeme aldım da ondan mı böyle oldu diyor.

Hobide belli bir dönem arsızlaşıyoruz da. Bakamayacağım kadar çok akvaryum sahibi oldum bir dönem; oysaki 1-2 akvaryum varken bu akvaryumların dekoru, bitkisi vs güzeldi. Sayı artınca çöle döndüler:) Şimdi elimdekileri de elden çıkarıp 70-80 litrelik bir karides, bir de karma tank yapacağım. O da tahminim 100 litre civarında birşey olacak. Zaman içinde o kadar çok malzeme almışım ki, evde adım atacak yer kalmamış:)

Bir de unuttuğum birşeyi ekleyeyim; bazı kimyasal ürünlerde son kullanım tarihi yok!

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mutaraÇevrim Dışı

Kayıt: 27/05/2011
İl: Ankara
Mesaj: 53
mutaraÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2011 22:07
Bende nacizane fikirlerimi dile getirmek istedim bu hobiye yeni başlayan bir kardeşiniz olarak.Bilgi edinmek amaçlı ankarada gezmediğim petshop kalmadı,inanırmısınız her biri farklı birşey söylüyor.Evime yakın bir yerde işini çok seven bir petshop var ondan aldığım bilgiler çoğunlukla doğru çıkıyor.Balığın dili olsa da konuşsa,bu bana iyi gelmedi,suyumu değiştir sıkıldım artık diye.
Bütçe için de söylediklerinize kesinlikle katılıyorum.Bir pet shopa gittiğimde 100 120 lt lik bir akvaryum yapacağımı ve bunun maliyetinin aşağı yukarı ne olacağını sordum bana 700 den başladı :S bundan 20 yıl önce 1 tonluk akvaryumda pirhana besleyen amcam ki bana göre birçok petshop ım var bilgiliyim diyenden daha bilgi sahibi, bana 100 lt lik akvaryumun içini 50 60 tl ye doldurabileceğini söyledi.Arada bukadar uçurum varken,ben cebi milyarlarla dolu haydi hobime gömeyim parayı demeyen buna yeni başlamış bir kişi olarak bir çok kişi hevesimi kırma noktasına getirdi beni.Ama sonunda kararlıyım,çok okuyan bilir ve okudukça öğreniyorum ki,bu işte gönüllü oldukça sınır yok.Zaten forumlar ve sizler gibi bilgilendirme gönüllüsü kişiler oldukça insanlar daha doğru şeyler yapmaya yönelecekler ve gereksiz şeylere ne para ne zaman harcayacaklar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

RAPTOR666Çevrim Dışı

Kayıt: 05/07/2006
İl: Bursa
Mesaj: 384
RAPTOR666Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2011 22:18
Bence, akvaryum hobicileri olarak en büyük sorunumuz, balıkların üstüne çok titrememiz.

 En çok bu sözünüze katılıyorum.

Toplamda 270 lira harcayıp filtrasyon sağlayan arkadaşımın akvaryumuyla , 20 liraya hava motorundan yaptığım filtreli akvaryumumu kıyasladığımda suyun berraklığı arasında fark göremiyorum daha önemlisi bendeki canlılık ve üremenin 10 da biri diğer akvaryumda yok.
Şu anki akvaryumumda yaklaşık 20 yetişkin canlı doğuran ve 150 nin üzerinde yavru var üstelik  yavrulara hiç dokunmuyorum kaçabilenler büyüyor zayıflarsa elenmiş oluyor şuan 2. nesil yavrular gelmek üzere velhasıl-ı kelam yarım asgari ücret ödemeden de sağlıklı balık beslenebilir, biraz mantıklı olup akvaryumun ihtiyaçlarını anlamak gerek


Bir konu daha dikkatimi çekti 1162 gösterime rağmen konu 3 cevap almış bu da ilginç
RAPTOR6662011-05-30 22:21:16

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

KlikcwrÇevrim Dışı

Kayıt: 08/01/2011
İl: Istanbul
Mesaj: 169
KlikcwrÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2011 22:34
Belki Akvaryumcular az yemleme yaptıkları için balıklar uzun süre küçük akvaryumlarda,satış akvaryumlarında durabiliyor,Örneğin 30-35 cm astronot aylardır yakınlarımda olan bir akvaryumcuda yaşıyor,adam azıcık yem veriyor hayvana acıyorum ama yerim yok alacak,Adamda küçük akvaryumdan çıkarmıyor bi türlü...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

wessemethÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 27/01/2010
İl: Izmir
Mesaj: 1280
wessemethÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2011 22:39
Çok güzel bir konuya parmak başmışınız.Acaba bu konularda forumdan veya insanlardan bir yönlendirme mevcutmu?Mesela en güzel balıklar trop, frontosa, discus falan gibi genel kaideler ile ister istememez bilinç altımıza etki ediliyor.Bu nedenler hep daha büyük hep daha büyük akvaryum isteği oluyor.Örneğin dış filtre tavsiyelerinde mutlaka bir eheim olmazsa olmaz.Konuyu açan çok param yok diyor ama illaki eheim deniyor.Ben mesela onun yerine tetratec ex 1200 kullanıyorum.Aldığımda fiyatı çok uygundu o nedenle aldım.Yoksa ekol aramıştım ilk başta.Bende şuan sizin gibi düşünüyorum.Bir tek yem önemli.Ondan kısmam hiç bir şekilde.Nls ile tanıştığımdan beri vazgeçmiyorum ve ısrarla tavsiye ediyorum...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

CaesarÇevrim Dışı

Kayıt: 15/02/2011
İl: Yurtdisi
Mesaj: 372
CaesarÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2011 22:40
Bende dip cekimi yapan Eheim marka alete 45 euro vermemek icin internette buldugum pet sise ve 1.5metrelik bahce hortumuyla yaptigim düzenekten cok memlunum. Hem cok kullanisli hemde 2euroya mal ettim.
Bakteri kültürleri vs zaten hicbir islevi yok yazildigi gibi kumda ve camlarda yetisiyor, düzenli su degisimiyle degerleri sabit tutmak mümkün.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

TorikÇevrim Dışı

Kayıt: 26/11/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 682
TorikÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2011 22:55
Barış Bey,
söylediklerinizin altına düşünmeden imzamı atabilirim. Gerçekten çok doğru şeylerden bahsetmişsiniz. Akvaryuma çok fazla müdehale etmemek gerekiyor.

Bugüne kadar 2 tank değiştirdim. Beslediğim tüm canlılardan yavru aldım.

Bunları yaparken de ilk akvaryumumda suy devirdayımı için bir tane şelale filtre vardı. Şimdiki akvaryumumda da sadece sünger tipi iç filtre var. Önceki akvaryumumda 3-4 ayda bir su değişimi yapıyordum ancak şu an kerevitten ötürü bitki bulunmadığı için çiçekleri sulamak için su çekiyor yerine su ekliyorum.

Demek istediğim, insanlar sıfır nitrat, dip çekimi diye diretiyorlar. Bunun yerine besledikleri canlının orijinini, yani nerede yaşadıklarını, yaşadıkları ortamın nasıl bir yer olduğunu öğrenip akvaryumu ona göre hazırlasalar hem ilgilenme külfetinden kurtulacaklar hem masraftan. Üstelik su değişimleri sırasında akvaryum canlıları strese girdiği için doğal davranışlarını da göstermiyorlar.

Aylardır yem vermek dışında yüzüne bakmadığım tanktaki meleklerden yumurta aldım dün.

Öncelikle balıkların gereksinimlerini öğrenip, mümkün olduğunca tankın içine az müdehale etmek gerek.

İmzamda da her mesajın altında belirtiyorum zaten bu durumu
Torik2011-05-30 23:13:48

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

dikmenahmetÇevrim Dışı

Kayıt: 16/10/2008
İl: Giresun
Mesaj: 18
dikmenahmetÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 30 Mayıs 2011 23:00
Bencede cok paralar harcanıyor, özellikle su düzenliyicilerin gercekten işe yaramaz olduklarına inanıyorum ben 3 yıldır hiç kullanmadım hiç bir zararınıda görmedim herşeyi doğal haline bıraktım hatta su deişimlerini cok azalttım ayda bir 100de 25 değişim birde buharlaşan suyu ekliyorum çeşme suyundan önceleri dip çekimi yapıyordum(gercekten en nefret ettiğim şeydi ) forumdan öğrendiğim kadarıyla balıkların dışkılarınında suya hiçbir zararı olmadığını öğrendikten sonra onuda yapmıyorum,yavruda alıyorum balık ölümleride ekstra şeyler dışında olmuyor onlarda sağlıklı ve mutlu bende

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

alpartürkÇevrim Dışı

Kayıt: 05/01/2009
İl: Balikesir
Mesaj: 389
alpartürkÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2011 12:44

Barış bey size katılıyorum bir yıl önce bulunduğum bölgede bir akvaryumcu borçlarından dolayı iflas etti ve mağazaya haciz işlemi yapıldı içeride sadece akvaryumlar ve balıklar kaldı bu kişi daha sonra burayı tamamen kapattı akvaryumları boşaltmadan kilidi vurdu 6 ay kadar hapis cezası aldı ve içeriden çıktıktan sonra beraber dükkanına gittik içerisi çok pis kokmuştu ve gördüğümüz manzara karşısında şoke olduk akvaryumların suları içerisindeki canlılar neredeyse gözükmeyecek kadar bulanmış ve bu akvaryumların içinde birsürü ölü balık lar olmasına rağmen  tanklarda aşağıdaki türler yaşamaktaydı ve oan dedim arkadaşa biz okadar uğraşıp vitamindir su değeridir yok özel yemidir okadar özenle bakmamıza rağmen balıklar ölüyor bu nası işdir böyle ki böyle içerisinde ölü balıkların bulunduğu ve suyun haddinden fazla kirlendiği bu tanklarda bu balıklar nasıl yaşadı ? canlı olan türler aşağıda

 fantom tetra
kırmızı karınlı pirana
sarı pirenses
melek balığı

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

mightymuratÇevrimiçi

Özel Üye
Kayıt: 28/11/2008
İl: Samsun
Mesaj: 1556
mightymuratÇevrimiçi
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2011 13:25

Balık yaşatamayışımızın temel sebepleri aşırı yemleme ve küçük hacimde çok balık beslememiz. Dörd kiraz karidesten 7-8 ayda 100 den fazla kiraz karidesim oldu ve bu akvaryumda  dip çekimi yapmıyorum su değişimi ise ayda 1 anca oluyor. Dip çekimine kafayı çok takıyoruz o dışkılar zaten tüketilmiş besin değeri olmayan posalar nitratı artırmıyorlar ki.

Dış filtreye gelince bilmem kaç litre debili küçücük dış filtrelere sırf isimleri (markaları) yüzünden tonla para verip alıyoruz. İçinide litresi 40 lira olan malzemeyle dolduruyoruz. Halbuki az balık ve sık su değişimi ile ucuz ama büyük olan dış filtreler tercih edilmeli. Birde şu elektrik tüketimi olayı var düşük wattlı küçük filtreleri alıp büyük akvaryumlara takıyoruz elektrik tasarrufu için, o zaman bizde kendi yememizden içmemizden tasarruf edelim böyle olmaz, biz paketi 6 tl olan sigarayı fosur fosur içipte balığımıza ne idiğü belirsiz dandik yemlerle beslersek , geniş hacimde küçük dış diltre kullanırsak daha çok sıkıntı yaşar balıklarımız.

Su düzenleyici hiç kullanmadım kullanmayıda düşünmüyorum. Klor sorunun çözümü basit termosifondan yada şofbenden sıcak su alıp damacanada birkaç saat bekletin klorun büyük kısmı uçar gider. Bu tür çeşmeden yapılan mecburi su değişimlerinde havataşını son ayarında çalıştırıp suyu iyice dalgalandırın. Ben 19 litrelik damacanalara su doldurup bir gün bekletiyorum ve bu suyu kullanıyorum. 

Dip çekimi diye pilli dip süpürgesi alanlarada şaşırıyorum ama bir yandanda anlıyorum her kafadan ses çıkan bir hobi dünyasında denize düşen yılana sarılır misali herkes araştırmadan çevresinden yada akvaryumcudan her duyduğunu yapıyor. Araştırma yapmadan alıyor, besliyor. Sonra bakıyorum ben şu balığı aldım, şu malzemeyi aldım ne yapmam lazım  ya bu balığı almadan yada malzemeyi almadan  foruma sorsan daha iyi olmazmı zaten almışsın olan olmuş sıkışınca hop konu açıp soru soruyor insanlar buda çok yanlış.   EĞİTİM ŞART :)



Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

agustos_bocuuÇevrim Dışı

Kayıt: 29/05/2010
İl: Ankara
Mesaj: 197
agustos_bocuuÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2011 13:48
Ben de bu olayı çok önceden farkettim... Akvaryuma ne kadar müdahale edersen o kadar doğallığını düzenini bozuyorsun. Sakınan göze çöp batar misali üstüne düştükçe balıklarımız ölüyor.

Artık 15 günde bir dip çekimi dinlenmiş su ilavesi ve az yemleme yapıyorum. Akvaryum da kaya tuzundan başka hiç bir ilaç katkı maddesi düzenleyici kullanmıyorum.Bence Dinlenmiş su kullandığımız zaman su düzenleyicilere de gerek kalmıyor zaten suda ki klor dinlenince uçup gidiyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ZiyaretçiÇevrim Dışı

Ziyaretçi
Kayıt: 01/01/2003
Mesaj: 0
ZiyaretçiÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2011 14:06
   Doğru bir konuya parnak basılmış ve söylenenlerede birebir katılıyorum çok fazla abartıyoruz ve aşırı derecede masraf yapıyoruz bunun sonucu olarakta bütçe açık veriyor ve kısa bir sürede bırakıyoruz.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir