Filtre malzemelerinin dizilimi


Karatash1976Çevrim Dışı

Kayıt: 25/05/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 18
Karatash1976Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 15 Ocak 2013 23:26
Arkadaşlar bu konuda forumda bilgiler var ancak kafam karıştı.
 
Ekte resme bakarak sıralama yapabilirmisiniz?  Nereye karbon nereye zeolit nereye kalın sünger geliyor aralara elyaf konun deniyor malzemlern altına mı yoksa suyun akış yönüne mi?
 
ÜST taraftan alta dogru su akışı var Altta filtre elemanlarından geçen  su yukarıya çıkıp akvaryuma basılıyor değil mi?
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

M.TunaÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 24/08/2012
İl: Ankara
Mesaj: 3395
M.TunaÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 15 Ocak 2013 23:46
Suyun ilk girdiği sepete seramik halkalar.
2.sepete biyolojik sünger(lav taşı)
3.sepete substrat yada zeolit.
son sepete sünger ve elyaf yada zeolit substrat ve elyaf.

Mantık olarak suyun en temiz yeri olan 2 sepete substrat ya da zeolit;en pis olan sepetlere de seramik halkalar koyulacak.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Karatash1976Çevrim Dışı

Kayıt: 25/05/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 18
Karatash1976Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 10:14
O zaman sıralama şöyle yani. Peki sepetler arası elyaf konmalı mı ?





Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

MoonCrown41Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 08/10/2012
İl: Kocaeli
Mesaj: 366
MoonCrown41Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 11:50
[QUOTE=MoonCrown41]

Sonunda aradığım yorumu  ve konuyu buldum. Bence en büyük karışıklık alltan üste- üstten alta dizilim diye anlatımdan kaynaklanıyor.  Suyu üstten alan filtre sahibinin yorumuna bakıp, suyu alttan alan filtresine aynı dizilim yapıp doğru yaptığını düşünen arkadaşlar var. Düşünmekle kalmayıp çevresiyle/forumla ısrarla paylaşıp tamamen bilgi kirliliği yapıyorlar. Öyle ki bir arkadaşım yorumlara bakarak baştan aşağı ters bir dizilim yaptığı halde çok memnundu. Bir çok kez tartıştık bu konuda. Ta ki yoğun ısrarlarım sonucunda dizilimi değiştirip  cam gibi suyu görünceye kadar.

 

Eşimin mesleği tam olarak bu konu. Su filtrasyon ekipmanlarının geliştirilmesi üzerine çalışıyor. Baştan diyeyim yazacaklarım benim veya eşimin fikirleri değil tamamen bilimsel içerik. Hoşunuza gitmeyecek yerler olabilir ki benim de oldu. Fikrinizi dayanağıyla birlikte söylerseniz kendisiyle paylaşırım ve gerekirse detaylı olarak kendi gelir yazar. Öncelikle forumda karşımıza çıkan ve bana yanlış gibi gelen bazı  yorumları kendisine gösterdim ve bana anlattıklarını dilim döndüğünce sizlerle paylaşmak istiyorum.

 

Bahsettiği  ilk şey akvaryum gibi küçük biotoplarda işimize yarayacak 2 ana madde.

1:Filtreleme önce mekanik , sonra biyolojik ve   son olarak da kimyasal olmalıdır. Gerekliyse havalandırma ve oksijen kazandırma işlemi su çıkışından hemen önce ya da sonra yapılmalıdır.

2:Filtre dizilimleri mutlaka önce kalın pislikleri tutacak şekilde yapılmalıdır.

 

Öncelikle yapmamız gereken  ise malzemelerimizi hangi tür filtrasyon yapıyor diye ayırmak olmalı. Kabaca

Mekanik: Sırasıyla Kalın gözenekli sünger, İnce gözenekli sünger , Elyaf

Biyolojik:  Bakterilerin yaşayabileceği  ve oksijensiz kalabileceği türden ince gözeneklere sahip seramik malzemeler, lav taşları vs

Kimyasal: Ağır metalleri ve  henüz filtre edilmemiş, bakterilerce  dönüştürülememiş kimyasalları bağlayacak zeolit karbon gibi filtrasyon malzemeleri

Havalandırma: Bioball ve dübel tarzı suyu farklı taraflara yönlendirerek suyun karışmasını dolayısıyla oksijence zenginleşmesini sağlayacak malzemeler. Ya da su çıkışlarındaki şelale ekipmanları.

 

 

Gördüğünüz gibi  en büyük yanlışlarımızdan ilki en ön sıraya koyduğumuz elyaf ; kısa zamanda tüm filtrenin tıkanmasını ya da en iyi ihtimalle debinin düşmesini sağlıyor. Halbuki öncesinde kullanacağımız (incecik bir katman dahi olsa)  iki parça sünger hem temizliği kolaylaştıracak hem de verimi en üst düzeyde tutacak. Öyleyse sıralama malum. Kalın gözenekliden ince gözenekliye doğru !

 

Biyolojik filtrasyonda  ise iki kriter var. Küçük gözenekler ve büyük yüzey. Bunu en iyi sağlayan şey de hepinizin malumu seramik ürünler. Çok çeşit almaktansa kaliteli, su değerlerini değiştirmeyecek yada istediğimiz yönde etkileyecek maksimum yüzeyi sağlayacak tek bir ürün bakterilerin yerleşmesi ve biyolojik döngüyü sağlaması için yeterli. Ayrıca tek tip alınan ürün keseye de yararlı ;)  Bu tip ürünleri ilk sıraya koymak(özellikle halkaları) yapılan en büyük yanlışlardan biri. Böylece kısa sürede gözenekleri tıkanan bir seramik halka gelen kalın pislikleri parçalamaktan öteye geçmeyecektir. Bazı arkadaşların tavsiye ettiği gibi ha hortumu kesip kullanmışsın ha seramik halkayı (seramik gözeneklerinde yaşayan bakteriler hiçbir zaman suyla buluşamadıktan sonra )  en öne koymuşsun hiç farketmez.  Doğru yerde kullanmadıktan sonra pek bir anlamı kalmıyor. Bir de ilk sıraya seramik halkaları koyarken suyu farklı yönlere dağıtmak yada pislikleri parçalamak gibi niyetleri olan arkadaşlar var. Suyun küçücük filtre içinde belli bir yönde ve belli bir malzemeye doğru gideceği belliyken  farklı yöne dağıtarak göndermenin ne anlamı olabilir ki ?  Suyu  havalandırmak ve oksijen kazandırmak diyecek arkadaşlar için aşağıda açıklamam mevcut. Hele hele pisliği büyükken filtre etmek yerine parçalayarak filtre içine göndermek konusuna hiç değinmeyeceğim.

 

Gelelim kimyasal filtrasyona. Yani ağır metaller, zararlı bileşikler ya da bakterilerce dönüştürülememiş nitratı falan yok eden filtre malzemelerine. Bu malzemelere mümkün olduğunca duru su göndermek için ilk iki basamak çok önemli. Bir de tabiki akvaryumumuza uygun malzeme kullanmak. Örneğin bitkilerce kullanılan bazı elementleri ve bileşikleri filtremizde heba etmek istemiyorsak, yada su değerlerimize takla attırmak istemiyorsak kullanacağımız ürünü ona göre seçmeliyiz. Bir de  ürünlerin kullanım ömürlerine elbette. Bu konuda camiada pek sıkıntı yok okuduklarım duyduklarım falan eşimin anlattıklarıyla birebir  örtüşüyor neredeyse.

 

Ve tabiki son madde. Suya oksijen katabilmek için yapılması gereken işleme, havalandırmaya  ama anladığım kadarıyla yine büyük bir yanlış var ortada. Dış filtreler malum en ufak bir havanın ses yaptığı ortamlar. Peki bu  havasız ortamda suyu çeşitli malzemelerle çalkalayıp karıştırarak nasıl havalandırmayı düşünüyoruz ? Dış filtrenin içinde bunun mümkün olmadığı buz gibi ortada ama yine de içim rahat etmedi. Sı çıkışlarında birer numune alıp  test ettiğimizde bioballa veya dübelle suya en ufak oksijen kazandıramadığımızı da gördüm bilginiz olsun. Yalnız şelale aparatı dış filtreler için biçilmiş kaftan belirtmeden geçemeyeceğim. Peki bioballlar ne için  öyleyse? Yüzey, bakteri vs falan değilmiş . Sump sistemlerde, tepe ve şelale filtrelerde kısacası oksijenli ortamda filtrasyon yaptığımız tüm yöntemlerde kullanılabiliyor.

 

Dediğim gibi hiçbiri fikir değil. Ben yaptım oldu da değil.  Bilimsel bir yaklaşımı anladığım kadarıyla ve basit bir dile  anlatmaya çalıştığım için yer yer ifade yanlışlarım olabilir kusuruma bakmayın.  Bir malzemeyi başka yerde kullanıp bundan memnun olan arkadaşlar da vardır. İlk sırada seramik halka gibi. Artısı, eksisi, malzeme maliyetinden ikame ürüne kadar değerlendirerek karar vermek size kalmış. Olumlu olumsuz fikirlerinizi duymaktan memnun olurum. Saygılar.

[/QUOTE]

MoonCrown412013-01-16 11:51:04

Beğenenler: [T]184250,Ramco1903[/T][T]229549,ecakin[/T]
Teşekkür Edenler: [T]229549,ecakin[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

EchoeÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 17/10/2005
İl: Bursa
Mesaj: 1829
EchoeÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 12:05
Çok güzel bir değerlendirme olmuş, tebrik ederim. Benim kafama takılan şöyle bir durum var; Anaerob bakteriler oksijensiz ortamda yaşıyor ve iş yapıyorlar. Bu ortamların da debisi çok çok düşük olmalı. Hatta Sera'nın kendi sitesinde sorumlu uzman, 400 lt'lik bir akvaryumda 4 litre siporax'ın 1-2 lt debiyle nitratı sıfırlayacağını söylüyor. 

Acaba diyorum, siporaxı ele alalım; o "gözeneklerin tıkanması" dediğimiz mevzu malzemenin içerisinde anaerob bakterilerin yerleşeceği yerlerdeki debiyi düşürerek aslında iyi birşey mi yapıyor? Gözenekler açık olsa su diyelim ki saatte 50 litre debiyle oradan geçiyor, tıkandığında 3-5 litre debiyle geçiyor... 

Olayın bu buyutunu düşünüyorum...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Karatash1976Çevrim Dışı

Kayıt: 25/05/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 18
Karatash1976Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 12:10
Bu bilimsel yazı çok güzel oldu teşekkür ederim.
Peki bu durumda en son sepete bioball eklemenin (dış filtrelerde) bir anlamı kalmıyor.

Ne koymak lazım o halde bu sepete

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

MoonCrown41Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 08/10/2012
İl: Kocaeli
Mesaj: 366
MoonCrown41Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 12:21

Tıkanmak derken deliklerin tamamen kalın pislik ile tıkanıp suyun sadece yüzeyden geçmesini, delik içindeki yüzeye hiç değmemesini kastediyorum. Yani bir seramik halka 100m2 alan sağlıyor diyoruz ama tıkandığında 10cm2 ye düşüyor bence. Alsında benim yaptığım bir testi siz de yapabilirsiniz. Seramik bir halkaya su bazlı boya emdirip (salınım yapacak kadar ) sonra da halkayı filtre süngerinden çıkan tortuyla kapladıktan sonra bir kaba koyun. Kaba bir kafa motoru bırakıp seramik halkanın salınım yapıp yapmayacağına bakın. Su istediği kadar uğraşsın o deliklerdeki boyaya ulaşamıyor. Ta ki halkayı fırçalayıp gözenekleri açıncaya kadar.

Düşüncenizde kesinlikle haklısınız ama dediğim gibi gözeneklerden bir gram bile su geçmiyor tıkandığında.

Benim dış filtre dizilimim  kirli su girişinden temiz su  çıkışına şu şekilde
 
1.Sepet Kalın Mavi sünger üstüne Elyaf
2.Sepet Lav taşı
3.Sepet Seramik Halka ve seramik boncuk
4.Sepet Karbon Zeolit karışık

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

EchoeÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 17/10/2005
İl: Bursa
Mesaj: 1829
EchoeÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 13:36
Amonyak tutucuların, bakterilerin yuvalandığı biyo-malzemeden önce gelmesi daha iyi değil mi nitrat artışının azaltılması bakımından? 

Şu şekilde olsa;

1.Seramik halka (biyolojik olmayan, suyu bir üst ktamanına dağıtarak gönderen) - Biyo sünger (katı atıkları parçalayan)
2.İnce gözenekli sünger - Elyaf 
3. Zeolitgiller, amonyak tutucular 
4. Siporax, Substrat, lav vs... Biyolojik filtre malzemesi - Karbon....

Bu şekilde olduğunda amonyak bakterilerce nitrata çevrilmeden önce bi kısmı tutulur, bakterilere gelen daha düşük oranda amonyak nitrata çevrilmiş olur. 

Ne dersiniz?



Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

MoonCrown41Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 08/10/2012
İl: Kocaeli
Mesaj: 366
MoonCrown41Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 14:17
:) Doğru diyorsunuz ben de merak ettim telefon açtım sordum eşime.
Aldığım cevap :
 
"Neden olmasın ? Bakteriye iş bırakmayı düşünmüyorsan, zeolitin daha çabuk doygunluğa ulaşıp daha sık değiştirilmesini istiyorsan neden olmasın ?"
 
Sanırım haklı. Bırakalım bakteri tüketebildiği amonyağı tüketsin (dönüştürsün) kalanını depoya atalım bence. Gelen amonyağı direk depoya yığarsak ve  zamanla taşanını bakteriye sunarsak ne gibi bir sakınca olur düşünmek lazım. Aklıma ilk geleni söyleyeyim. Zeolit hep tam kapasite dolu olduğu için gece balık ölümü gibi bir durumda, ani yükselen amonyağı karşılamaya bakterinin gücü yetmeyebilir.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Karatash1976Çevrim Dışı

Kayıt: 25/05/2012
İl: Istanbul
Mesaj: 18
Karatash1976Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 14:25
İyice çorba oldu benim kafam :)

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

M.TunaÇevrim Dışı

Kıdemli Akvarist
Kayıt: 24/08/2012
İl: Ankara
Mesaj: 3395
M.TunaÇevrim Dışı
Kıdemli Akvarist
Gönderim Zamanı: 16 Ocak 2013 15:28
Aytaç Bey kimyasal filtrasyonun suyun en son kısmına uygulanması ve bundan önce bakteri tutucuların uygulanmasını çok iyi anladım fakat,önde gelen en büyük 2 filtre üreticisinden 2'side (Eheim-Tetra)suyun geçtiği ilk katmana eşinizin söylediği mavi gözenekli kalın sünger ve elyaf uygulamıyor.

Seramik halkalar uyguluyor ve artıkları parçalayıp sirkülasyon sağlayıp oksijen katkısı yaptığını dile getiriyor.

Yarın 22 yıldır kullandığım Eheim 2213 -440 litre debili filtremin su giriş katmanına mavi gözenekli sünger,üstüne elyaf,seramik halkalar ve üstüne substrat ve en tepeye de zeolit koyacağım.Sizin sıralamanızı uygulayacağım ilk kez.

Sonuçları yazarım.

(Bu arada eşinize lütfen sorar mısınız; filtremdeki 1 litrelik aktif karbon kömürünü yaklaşık 18 yıla yakın kullandım,periyodik olarak yıkayarak tabi,yanlış mıdır bu durum?
Aktif karbonun doyum noktası ve 'kusması 'gibi bir ifadeye inanıyor mu?


M.Tuna2013-01-16 15:29:08

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Ramco1903Çevrim Dışı

Kayıt: 20/03/2016
İl: Istanbul
Mesaj: 29
Ramco1903Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 23 Mart 2016 22:04
Bende beyin iptal Can'lar filtre forma oldu ama Aytaç beyin tavsiyesini uygulayıp deniycem sonuç ne olacak yazarım ...[;)]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir