İstanbulda akvaryumcu

Eminönü'nde 3-4 cm boyundaki balıklar neden renklerini almış diye düşünmüyor musunuz?

Ben düşünmüyorum çünkü nedenini biliyorum,bu yüzden Eminönü'nden kesinlikle alışveriş yapmıyorum.

[QUOTE=prens_diskus]arkadaşlar eminönünü kötülemeyelim lütfen ben bütün malzemelerimi ordan alıyorum suana kadar hiçbir kötülüğünü görmedim ayrıca atman 3335 içi dolu+bir adet red melon diskusu 75 ytl ye aldım pahalımı? yanındada tetra bits yem hediye ettiler bugünde 1.5 ytl den hamile 3 lepistes aldım suan yavruluktalar.ve şuana kadar eminönünden aldığım hiçbir balığım ölmedi sizin kazıklanıyorsanız anlamıyorsanız başkalarını kötülemeyin.[/QUOTE]

Arkadaşım sen işini biliyorsun kazıklanmıyorsun ayrı mesele, biz bunu anlamayan veya tam anlamıyla beceremeyen arkadaşlara yardımcı olmak maksadıyla söylüyoruz. Çok merak ediyorum daha gözü açılmamış sığırcık yavrusu olduğun zamanlarda(yeni başladığında) eminönü'nden kazık yemedinmi acaba ? Lütfen anlatım şeklimi mazur görün.Saygılar.

[QUOTE=emiir]Eminönü'nde 3-4 cm boyundaki balıklar neden renklerini almış diye düşünmüyor musunuz? [/QUOTE]

Hocam hocam! Söyleyebilirmiyim
Bazen denk geliyorum 5 cm lik borleyide cinsiyet ayrımı yapıyorlar

HORMON! wixwera2007-1-18 10:38:40

[QUOTE=wixwera][QUOTE=emiir]Eminönü'nde 3-4 cm boyundaki balıklar neden renklerini almış diye düşünmüyor musunuz? [/QUOTE]

Hocam hocam! Söyleyebilirmiyim
Bazen denk geliyorum 5 cm lik borleyide cinsiyet ayrımı yapıyorlar

HORMON! [/QUOTE]

Tebrik ediyorum. Doğru cevap HORMON'du.

Arkadaşlar, hormon balıkların üremelerini ve sağlıklarını olumsuz yönde etkileyen bir faktördür. Hormonlu balık satan bir mekan için "balıkları iyidir" gibi bir tespit yapamazsınız.

Bir ürünü satmak için, satış işleminde ne kadar duyu organından faydalanırsak şansımızı o oranda da arttırmış oluruz. Ürünümüzü pazarlamak için tadına baktırırız, koklatırız, dokunmalarını sağlarız veya en önemlisi allayıp pullayıp GÖSTERİRİZ. Yiyecek bile satın alsak ilk önce görüntüsü ilgimizi çeker. Bu nedenle ambalaj pazarlama aşamalarında çok önemli bir yer tutar.

Akvaryumcular da balıklarını satmak için ellerindeki tek şanstan yani GÖRME-GÖSTERME ilişkisinden faydalanmaktadırlar. Denetmek, koklatmak veya tadına baktırmak gibi bir şansları yoktur   Bu nedenle maalesef hormon kullanıyorlar. Eminönü'ndeki akvaryumcular artık işi iyice pazarlama / ticaret işine döktükleri ve balık sağlığı umurlarında olmadığı için ne söylesek boş.

Bu siteyi düzenli takip eden kitle, toplam akvaryum hobisiyle ilgilenen kitlenin ne kadarını oluşturuyor sizce? Bana göre %10' u geçmez. Bu nedenle geri kalan %90' lık bilinçsiz kesime sağlıksız balık satmaya devam edeceklerdir. Bana göre bu hobi için yapacağımız en önemli hareketlerin başında etrafımızdaki yeni başlayan akvaristlere sağlıklı balık tanımını yapmamızdır.

Biraz pazarlama dersi gibi bir yazı oldu ama kusuruma bakmayın. Doğru veya yanlış bildiklerim ve düşündüklerimi sizlerle paylaşmak istedim.

Saygılar.