japonlar
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 19:28
|
1-) AKVARYUM ve GEREÇLERİ 1a) Evinizin ve Bütçenizin Durumuna Göre Bir Akvaryum Satın Almalısınız. Satın Alacagınız Akvaryum Piyasada Tanınmış Marka Olmasına Özen Gösterin.. Hiç Bir Şekilde Akvaryum Markası Bilmiyorsanız. Alacağınız Akvaryum Büyük Ebad da ise, O Markayı en az 3 Akvaryumcuda Görmüş Olmanızı Tavsiye Ederim.. 1b) Isıtıcı Akvaryum Büyüklüğüne Göre Akvaryumcunun Tavsiye Edeceği Watt'da ... 1c) Filtre Yine Akvaryumcuya Uyabilirsiniz. 1d) Hava Motoru 1e) Akvaryum Tabanına Taş.. 1f) Hava Taşı _ Hava Hortumu Vantuz ve Hava Muslukları |
| 2-) AKVARYUM KURULMASI a) İlk Önce Aldığınız Akvaryumu (detarjansız) Duru Su İle Yıkayınız ve Camda Leke Kalmayacak Şekilde Kurulayı- nız.. Evinizde güneş almayan bir bölüme yerleştiriniz.. 2b) Hava Hortumlarini vantuzlarin yardimiyla akvaryumunuza sabitleyim uçlarına hava taşlarini takınız. Yine Deter- jansız olarak yıkadığınız çakıl taşını(dere kumu) akvaryum tabanınıza serip akvaryumunuzu su ile doldurunuz. (unutmayın Akvaryum'u 1 kerede doldurmayın. Once 1/3 oranda 10dk sonra 1/3, kalan 1/3 u ise 20 dk sonra doldurun) (Havuz Problemi gibi oldu :) ) 2c) İlk bölüm 2/3 Oranında Suyu doldurduktan sonra kalan ekipmanlarinizi çalıştırmamak kaydıyla akvaryumunuza yerleştiriniz. (filtre isitici hava motoru vb) kalan suyu koyduktan sonra akvaryumunuza koydugunuz ekipmanları calıstırabilirsiniz.. |
|
| 3-) ISI DENGESİ Akvaryumdaki En Onemli Konudur.. Oyle Balıklar Vardır ki; ısıtıcı istemez, kimileri ise cok yuksek ısı sever.. Aynı şey bitkiler icinde geçerlidir.. (Bu yüzden 2 balık türünü aynı akvaryumda barındırmamalısınız.. Balık'ın ısıtıcı istememe si akvaryuma ısıtıcı konmayacagı anlamına gelmemeli, zira ısı farklılıgı balıgın cabuk hastalanmasına neden olur tek tek balık turlerine gore ısı listesi yapamayacağım. Ancak, ortalama ısı dusunecek olursak 25-26 derece olmalıdır. (Ancak örnek verecek olursam bir discus için bu derece çok düşüktür..) |
4-)AKVARYUM DENGESİ |
| 5-) BALIK SATIN ALMAK Birinci Kural ; Asla Akvaryumcudan Çekinmeyin... En Kötü Sizi Dükkanından Kovar.:) Bu da Evinize Götürdüğünüz Bir Balığınızın Ölüşünü Seyretmekten Daha Az Üzücü Bir Olaydir. Satın Almak İstediğiniz Balığı İnceleyin Vucudunda Cizik, Leke, Benek, Kuyruğunda Yırtık Olan Balıkları Seçmeyin.. Bu Kurallara Uyan Bir Balık Bulduğunuz Zaman İllaki Balık'a Yem Attırın.. Şayet Balık Yem Yemiyorsa Hatta Yem'e Saldırmıyorsa O Balığı Asla Almayın.... Zira Unutmayınki Balıklar Asla Doymaz Yem Görünce İllaki Saldirir... (Japon Balıkları ile dikkat edeceginiz diger husus; Sayet gözleri vucudu ile dogru orantıda degil, gözleri daha büyükse o balık dengesiz gelisim göstermiş, yası olmasına ragmen vucudu gelismemis ve gelismeyecek demektir.) |
| 6-) BALIK TERCİHLERİ Bu tercih tamamiyle zevkinize kalmış bir konu olmakla.. Mutlaka Birlikte Uyum içerisinde Yaşayacak Balıklar seçmelisiniz. (Benim tercihim tabii ki japon balık'ından yana :) Bir arada yaşayacak balık turlerine bir kac ornek.. Köpek balığı-Lepistes-Kılıç Kuyruk-Black Moni-Çöpçü-Vatoz : Tüm turle yaşarlar, kendine zarar verdirtmez.. Yalnız Kendi Türleri ile Yaşayacak Balık Türleri ise; Japon -Jicklet-Tetra-Pirena-Astranot: Bu tür balıklar yalnizca kendi türleriyle yaşaması gereken balıklardır.. Kimi Başka Balıklara Zarar verir.. Kimi Her baliktan zarar görür. |
|
| 7-) AKVARYUMUN FAYDALARI Akvaryumun faydaları saymakla bitmez.. Fakat, benim en faydalı bulduğum tarafı, tv, kahvehane, cafe, bar, disko gibi yerlerden insanı uzaklaştırıyor. (bunları seviyorsanız akvaryum kurmaktan vazgeçmeyin tabii ki:) ) Demek istediğim, insan sevdiği varlıklara zaman ayırıyor ve buda bir zaman ayırma meselesidirki, diğer uğraşlarınıza daha az zaman ayıracaksınız anlamına geliyor. Bu konu elbetteki tüm diğer canlılar için kedi köpek, kuş vs. hatta bitki içinde aynıdır. Hele hele ki çocuğunuz istiyorsa mutlaka canlıya yok demeyin.. Akvaryum ise diğer canlılara oranla daha az zahmetlidir ve aman çocuğum kuş tüyünden rahatsız oluyor, aman kedinin tüyü ağzıma kaçtı gibi sorunlarıda yoktur. Siz balığını sabah 5 de çişe çıkaran, balığa çiş kumu alacam diye inşaatlarda gezinen, sopa atıp balığının getirmesini bekleyen, yada ayyy cici mi dedi balik diyen birini gördünüzmü? :) |
| Sohbet Gibi Hikaye ve Tecrübelerim.. Akvaryumla tanışmam henüz 6 yaşımda iken büyük abimin eve akvaryum kurması , rahmetli babaannemin ise balık bize yaramaz kurmayın demesine rağmen kurulduğu gün başladı. (Yıl 1971) ( demekki ben 1965 doğumluyum) O zamanlar Mersin'de oturuyoruz ve Mersin 'de akvaryumcuyu bırakın belki balığın cam dikdörtgende yaşayabileceği ihtimalini tahmin eden yok. Abim, Ankara'dan akvaryumu balıkları aldı geldi ve yukarıda yazdıklarımı okumadığı için ilk balık firelerimizi verdik.. Sonra Akvaryum dengesi denen olayı öğrendik ve balıkları oturmuş suya bıraktık. 1 yada 2 yıl sonra evimizde 3 katlı akvaryum oldu. Blackmoli, lepistes, kılıçkuyruk ve plati gibi doğurgan balıklar bir akvaryumda, alt katta melek balığı, en altta küçük akvaryumda ise yavru balıklar bulunuyordu. Ben ise; yerdeki halının üstüne oturur akvaryumu seyrediyor olurdum. 10 Yaşında ilk akvaryumum oldu ve Mersin'e akvaryumcu açıldı. 35cm.lik bir akvaryum ve 1 adet sarı japon balığı. O gün bugün de japon balığı beslerim.Birazda içgüdüsel olsa gerek herzaman iyi balık seçmişimdir. 1987 yılında Ankara'ya yerleştim ve Ofisime 120x70x80 cm. lik bir akvaryum yaptırdım. Zaman içerisinde oldukça güzel hatta jumbo diye tabir edilen iri balıklar aldım. Ancak, abimin Dr. arkadaşının su dezenfektanı diye verdiği ilacı kullandım biz bunu içiyoruz bişey |
|
Babam ve Babaannemin ayakları ile 3 katlı akvaryumumuz Babaannemin, akvaryumun bize yaramama inancı ise; dedem eve akvaryum kurmus ve işlerimiz bozulmuş sebebi bu! |
| yapmıyor dediği ilaç 10k. içinde tüm balıklarımı öldürdü :( Bi süre elim akvaryum a gitmedi. (Öğle üzülmüştümki akvaryumu malzemelerimi verdim gitti.) 2 Yıl kadar sonra bu kez 160x70x60 cam bi akvaryum daha yaptırdım. (Resimlerde Gördüğünüz Akvaryum) Bu akvaryumumun dengesi çok güzel oturdu . Isı dengesi sürekli 26-27 derecede sabit tutuyordum. Canlı yem tavuk ciğeri, ve kuru yemle besliyordum. Haftada 2 kez ise, haşlanmış ıspanak verirdim. Sağ karedeki gördüğünüz büyük japonbalığı, adeta bi arkadaş gibi olmuş elimden yem yiyordu. (Öyle Çok severdimki onu.) Ofisim zemin katta idi ve birgün camdan giren bir kedi akvaryumun kapak arkasındaki boşluktan balığımı almış ofis kan icinde kalmış bir manzarayla karşılaştım. (Muhtemelen kediyi yem verecek zannederek yüzeye çıktı ve kedi doğa kanununu uyguladı.) Ancak o an böyle düşünmüyor adeta kedi düşmanı olmuştum. Yolda kedi görünce içimden küfür ediyordum. Yani anlayacağınız akvaryum yaşantımda 2 talihsiz olay yaşadım. Ancak bu talihsizlikler herkezin başına gelecek diye bi kural yok. Bu olay akabinde akvaryumu eve taşıdım evimin bir bölümü yuksek tavandır |
|
| ve tavanda ışıklık gibi bir bölüm var, anlayacağınız güneş almadan sadece direk ışık görüyor. Ancak evim üst katta olduğu için birde sacak olduki anlatamam .. su ısısı 30-32 den aşagı düşmüyor zaman zaman suya buz atıyordum. (zira japon balıkları sıcağı sevmez diye bilirdim ve duyduğum su yüzeyi donmadıkça oksijen kesilmedikçe yaşarlarmış) Bu arada tüm bitkilerim sıcaktan dolayı inanılmaz ölçüde geliştiler. Bir sabah kalktım geçtim akvaryumun karşısına bide ne göreyim 1 dişiyi 2 sonra 1 erkek daha katılarak 3 erkek kovalıyor ve dişi yağmur gibi yumurta döküyor. Daha evvelde yumurta döken balıklarım olmuştu ancak onlara özel ortamlar hazırladım. Ancak, buna rağmen yumurtalar mantarlaştı bir türlü yavru alamamıştım. Ben kaptırdım kendimi manzaranın güzelliğine seyrediyorum inanın biranda akvaryumun her yeri yumurta doldu. el sokmak dengeyi bozmak istemedim. 2.gün elimde mercekle yumurtaların içinde yavruların siyahlıklarını hatta kimilerinin gözlerine kadar görüyordum. (Yok böyle bir keyif) ve derken 3. gün yavrular yumurtadan çıktı bende büyük balıkları akvaryumdan alıp başka akvaryuma taşıdım. ilk 2 gün yavrular cama bitkilerin üzerine kısacası buldukları her yere vatoz balığı gibi yapışık sabit kalıyorlar. Onlara haşlanmış yumurta sarısından çok az bir miktar bardakta karıştırıp verdim. 2. günden sonra artık biraz daha irileşip yüzmeye başladılar. 5. günden itibaren ise artemya yemeye başlamışlardıki. beni rahatlatan olay o oldu. (Yanlız Allah bu işi profosyonelce yapanlara sabır versin inanın japon balığı yavrusu büyütmek kadar zor birşey yoktur herhalde) Bi kere artemyayı açmak başlıbaşına bir uğraş , hadi açıldı onları kucuk hava hortumuyla sudan çekip kepçeyle suzup vermek zira artemya tuzlusuda ureyen bir cesit canlı türü. |
| Alttaki Fotoğrafda Yavrular 6-7 günlük | Yavrular 1,5 aylık |
 |
 |
| Yavrular, burada 1,5 aylık ancak ortadaki iri balıka bakarsanız gelisimi daha farklı. Bir batında cıkan yavrular içerisinde yaklaşık %5 lik bir kısmı daha çabuk bir gelisim gösteriyor.. ve tahminim bunlar jumbo diye adlandırılan büyük boy sınıfına girmeye aday oluyorlar. (elbetteki havuz ortamında) Yaklaşık 1 ay sonra ise yani 2,5 aylıkken kardeşlerini yemeye başlıyor. zira çok kavruk kalanlar oluyor. Sizinde Gördüğünüz gibi 2 tür japon var.. açık renkliler ve yeşiller.. Açık renkliler anne ve 1 babaya (çingene) ye döndüler. Yeşil olarak gördükleriniz ise diğer 2 adet baba acık sarı ve Kavuniçi oldular. Herkezin dediği gibi yeşiller sazan atalarına çekmişler renklenmez diye bir olay yokmuş.. Akvaryum u güneş e aldım , yosunlanacağını biliyordum ancak yavruların renklenmesinde güneşin çok önemli rolü oldu. |
|
Aman Dikkat! Japon balıklarında dikkat edilmesi gereken başlıca ve 1. unsur ; Balığı satın aldığınız dakika başlıyor, herşeyiyle beğendiğiniz balığı akvarcuya gösterdiniz akvaryumcu büyük torbayı suyla doldurup, balığı yakaladı ve su dolu torbaya attı. Sakın bunun böyle yapılmasına izin vermeyin!!!!! Torbayı siz elinize alın, ve iyice toplayın, yakalanan balık kepçeden bırakılmamalı torbadaki suya salınmalı, yüksekten atılan japon balığının hava kesesi zarar görecek, belki de patlayacak ve o balık akvaryumunuzda size ters yada yan yüzerek işkence çektirecektir. (+ Tedavisi Hiç bir şekilde yoktur.) Tropsi Bu Hastalık japon balığının sonudur. Hastalığın tedavisinden ziyade yakalanmaması için gerekli koşulları temin etmek önemlidir.. Tropsi denilen hastalık japon balıklarının pullarının kabarması iki pulun birbirine değmeyecegi derecede aralanması ile gözlemlenir.. Bu hastalık bir iç hastalıktır ve kabızlık akabinde olduğunu gözlemledim... Ancak bıraktığı tahribat o kadar çok oluyorki kurtarma sansımız neredeyse yok... Bu hastalığa yakalanmasını önlemek için haşlanmış ıspanak'ı aman ihmal etmeyin.. Beyaz Benek Japon Balığında beyaz benek çok basit ve sorunsuz bir hastalıktır. Malumunuz beyaz benek akvaryumdaki ani ısı değişiklikleri ile balığa yerleşen yarım toplu iğne başı büyüklüğünde bir tür parazittir. Birçok balıkta ölümcül olmasına karşı japon balığında hiç bir iz bırakmaz.. (Elbetteki tedavi şartı ile) Demek istediğim şu ki; tedaviside çok kolaydır . Akvaryumcularımızda olan beyaz benek ilacından alınız ve 3 gün uygulayınız (Prospektus esas olacak şekilde) ve bu işlem sırasında akvaryum ısısını 3-4 derece yükseltiniz. 2 günde seyrelecek 3. gün hastalıktan eser kalmayacaktır. Japon Balığında Gözle Gözlemlediğiniz Her Türlü Hastalık İçin; İçemeyeceğiniz tuzlulukta tuzlu su yapın ve baliği kepçe ile yakalayıp, tuzlu su dolu kaba bırakın, balık kısa bir süre baygınlık geçirecektir. 15 ila 25 sn. kadar balığın büyüklüğüne göre tutunuz. Ve sonra elinizle alıp, akvaryuma bırakınız tatlı suya giren balık ayılıp, yüzmeye başlayacaktır. Tuzlu Su vucuttaki parazitlerin atılmasına çok fayda sağlayacaktır. Zira, parazitlerde tatlı sudan geldiklerinden tuzlu su onları bayıltıp, balığımızın üstünden atılmasını sağlayacaktır. (Mantıklı değil mi?) |
|
AŞK Balıklar aşık olurmu ? Buyrun canlı remini gösteriyorum size, bu balıklarım hakikaten birbirlerine aşıklardı. Açık renkli olan dişi, kavuniçi olanı erkek. Bu çiftten 20 tane kadar yavru aldım ancak yaşatamadım.. Dişi yumurtalarını 100 tane kadar döktü.. Çıkan yavrular ise çok sağlıksız ve gelişim gösteremediler. Bunların aşkı bir başkaydı aynı zamanda çok kıskançlardı, özellikle erkek. onların akvaryumda belli bölgeleri vardı ve o bölgeye hiç bir balık yaklaşamazdı. Kaza ile gelse erkek hemen iri cussesiyle onları uzaklaştırırdı. Bir tek yavruları akvaryuma koyup alıştırmaya başladığımda onlara sataşmadı.. Belkide yavrular iri balık ı görünce köşebucak kaçmalarından olsa gerek.. Çok severdim bu ikiliyi, ancak dişi yumurta döktükten sonra gövde- sinde bir yara oluştu. (Diğer dişide de aynı şey olmuştu sanırım yumurta akabinde ortaya çıkan bir hastalık) herşeyi denedim. en etkili metod elime alıp, yaraya tuz basmak oldu.. kısa süre sonra yara kapandı ancak ansızın (belki ecel) bir sabah ölü olarak buldum.. 2 gün sonra da erkek aynı şekilde öldü.. Ama aşkları devam ediyor...... |
 |
http://www.geocities.com/b_artar/akvaryum.html
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 19:31
Şefika Hanım,
Bu yazı forumda üye olan Bahadır Bey'e ait,bu konuda kendisinden izin aldığınızı var sayarak yazı karakterini biraz daha siyahlaştırmanızı rica ederim.
Saygılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 19:47
Evet Sefika Hanim...
Yaziyi biraz daha koyulastirirsak eger cok uygun olacaktir.
Benim gibi gozleri bozuk ve astigmati yuksek uyeler kolayca okuyabilsinler :)
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 20:30
Yazı bende küçük görünmüyor.Belki düzenleme yapılmıştır diye baktım ama oda yapılmamış.
Bahadır bey'den izin almaya gelince ben zaten hep bu kişinin yazılarını okuyorum ama kim olduğunu ve kendisine nasıl ulaşacağımıda bilmiyorum.Zaten yasaklı bir yazıda değil.Adreside altta verdim.Sorun olacagını sanmıyorum.Ama gercekten güzel bir hikayesi var ben bunu paylasmak istedim.Ben 29 senemi mersinde geçirdim.o kadar çok akvaryumcu varki .Hikayeyi yasayan kişinin mersinde akvaryumcu olmadıgı dönemlerden bahsetmesi beni çok duygandırdı. Eeee şimmdi birde memleket hasreti var bende.Saygılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 22:13
Valla düzenleme yapayım dedim. Ama yazım ve imla çok kötü eğer bir düzenlemeyi tamamlamaya kalksam. En az yarım bir saatimi alır. O zamanada uyku gelir uyurum. Biraz okudumda zaten forumda bulunabilecek bilgiler olduğundan pekta düzenleme gereği duymadım.
En azından yazıları koyulaştırayımda okuması kolay olsun. Kaynak belirtilmiştir.
Saygılarımla...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 22:27
konu zaten alıntı.. :) .. Aslıdna arkadaş bunu özetleyerek ve güzel birşekilde başka sitelerdende yararlanarak özeti ve birleşimi buraya yazsaydı fayadalı olurdu.. :)
saygılarımla..
saygılarımla..
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 22:39
Yazıyı ben attığım için herhalde bende çok neet gözüküyor.Ama yazıyı okuyamayanlar için adres altta var.adres satırından kendiniz girerseniz daha net gözükür.Saygılar.
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2006 22:43
[QUOTE=Strefrextor]konu zaten alıntı.. :) .. Aslıdna arkadaş bunu özetleyerek ve güzel birşekilde başka sitelerdende yararlanarak özeti ve birleşimi buraya yazsaydı fayadalı olurdu.. :)
saygılarımla..
[/QUOTE]
Kaynak belirtildikten sonra alıntı yapılabilir. Eğer sahibi itiraz ederse kaldıralabilir.
Yazının rengini siyah yaptım. Artık herkes okuyabilir.
Saygılarımla...
Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir
