küresel ısınmaya karşı tedbirler...

Küresel ısınma konusunda birey olarak kendi aldığım önlemleri belirteyim;

Tuvalet sifonunun su seviyesini mümkün olduğunca aza indirdim. Bunu eğer sifon ayarları konusunda tecrübeniz yoksa tesisatçıya yaptırmanızı tavsiye ederim. Sifonun harcadığı su miktarını 4 litre oranında azalttım. Eğer tesisatçı çağırma imkanınız yoksa sifonun içine içi suyla dolu 1.5 litrelik pet şişe koyarak da su sarfiyatını azaltabilirsiniz.

Akvaryumlara nitrat oranı artmadıkça artık su değişimi yapmıyorum.

Su kullanımını mümkün olduğunca minimuma indirdim. 1 saniye bile gereksiz su harcaması yapmıyorum artık. Örneğin önceden diş fırçalarken musluk açık olurdu. Artık sadece diş fırçalarken gerektiği anlarda musluğu açıyorum. Örnekler çoğaltılabilir.

[QUOTE="redfox55"]Bu arada ben antalyada yaşıyorum ciddi bir su sorunumuz yok.İstanbul ve ankaradak son durum nedir oralı arkadaşlar yorum yazarsa mutlu olurum[/QUOTE]

İstanbul'da şu anda planlı ancak habersiz elektrik kesintileri yapılıyor. Yani en azından ben böyle düşünüyorum. Habersiz olması konusunda da kimseyi suçlamıyorum çünkü musluktan su akmayınca yaşanacakları düşününce hak veriyorum ama yine de kesintiden önce haber verilse insanlar buna hazırlıklı olurlar. Başta biri Florya, diğeri ise Kartal Kadıköy arası bir noktaya inşa edilmesi planlanan 2 adet tuzlu su arıtma tesisi projesi vardı ama Melen Çayı projesi şimdilik idare ediyor bu yüzden bunlarla ilgili bir adım atılmıyor. Umarım Melen Çayı yeterli olur...

Ağaçlandırma konusunda maddi olarak okulun da yardımıyla şu anda 100'ün üzerinde meşe ağacım mevcut, baharda hepsi birleşerek bir hatıra ormanı oluşturacaklar.

Ampul olarak ışık rengini beğenmediğimden tasarruflu ampul kullanmıyorum ama normal ampul olarak evin tüm ışıklarını iyice aydınlatacak kadar değil de yetecek kadar olmak üzere değiştirdim. Örneğin odamı 60W ampul istediğim şekilde aydınlatıyordu ama 40W ampul yeteri kadar aydınlatıyordu bunun üzerine 40W ampul taktım. Bunun yanında içinde bulunmadığım odada kesinlikle ışık açmıyorum. Kendi odamda ise monitör yeteri kadar aydınlattığından genellikle ışık açmıyorum.

Cihazların kullanılmadığı zaman fişlerinin çekimesi konusunun hatırı sayılır bir fayda getireceğine katılmıyorum çünkü cihazlar stand-by modunda çok çok az miktarda elektrik tüketiyorlar.

 

Bugün bitmiş pilleri topladım.Pil geri dönüşüm kutuma attım.Çokca birikince Bim marketlerde bulunan pil geri dönüşüm kutusuna atacağım.

 

Komşuları dolaştım okunmuş gazetelerini ve bitmiş pillerini istedim.Hepsini odamda bulunan geri dönüşüm kutusuna attım.Yarın belediyenin geri dönüşüm kutusuna atacağım.

 

Bozuk cdler vardı.Araştırdım onlarında geri dönüşümü mümkünmüş.100-200 arası biriktirdikten sonra geri dönüşüm şirketleriyle görüşünce gelip sizden alıyorlarmış.Bunu da öğrendim şimdi de bozuk cdlerimi toparlamaya başladım..

 

Sizin de çevre için yaptıklarınız varsa paylaşırsanız çok sevinirim.Eminim birbirimizden öğreneceğimiz çok şey vardır.

 

 

 

 

 

 

Yakında deniz akvaryumu kurmak için bir tüp alıp denize girmeye başlıyacağız anlaşılan çok ilginç bir durum bu tabi bir okadarda kötü.

Hadi biz bir yere kadar ya bizden sonrakiler. Sanırım bir çok şeyi kitaplardan,internetten,tarih dersinden öğrenecekler yazık.

 

Yakında deniz akvaryumu kurmak için bir tüp alıp denize girmeye başlıyacağız anlaşılan çok ilginç bir durum bu tabi bir okadarda kötü.

Hadi biz bir yere kadar ya bizden sonrakiler. Sanırım bir çok şeyi kitaplardan,internetten,tarih dersinden öğrenecekler yazık.

 

Aslında bir düzeltme yapayım küresel ısınma sonucu değil diye düşünüyorum artık. Çünkü gemiler yük dengeleri için balast suları alırlar ve bu suları aldıkları denize değil de başka denizlere boşalttıklarında o bölgede bulunan türü diğer bölgeye taşımış olurlar. Bu konu sevdiğim bir akvarist arkadaşımın yazısı üzerine kafamda ışık yakmıştır. Daha önce böyle bir olasılık düşünememiştim. 

 

Akvaryum.com ya da başka birçok yerde tartışıldığı gibi habitatı olmayan yerlere diğer türlerin eklenmesi ve sakıncaları konusu burada bilinçli ya da bilinçsiz gerçekleştirilmektedir. Dolayısıyla tüm denizlerimiz açık bir tehdit altındadır. Bu tehditin önüne geçilmesi çok ciddi yaptırımlarla mümkün olabileceği gibi kamuoyunun bilgilendirilmesi ve bilinçlenmesi de önemlidir.