Akvaryum magazin

 

size kısa bir kronoloji vermek isterim;

 

1968 - Akvaryum Dergisi, 24 sayı, 2 yıl ve aylık olarak çıktı.

1990 - Yıllarda İzmir orijinli bir pet dergisi çıktı, adını hatırlayamadım, sanırım 1 yıl gibi çıktı

2000 - Akvaryum Pet Magazin - 4 sayı çıktı, aylık idi.

2004 - Akvaryum Dünyası, 32 sayı çıktı, 5 yıl, 2 ayda bir idi.

2005 - I Love Pets, 3 sayı çıktı, aylık idi.

2005 - Zoolistan, 2 yıl çıktı, aylık idi.

2005 - Pako 3 sayı çıktı, aylık idi.

2005 - ALS Pet Magazin 2 yıl çıktı, aylık idi.

Bunların hepsi tarihteki yerlerini aldılar.

 

Konya'daki arkadaşlar dergiyi çıkarmadan önce ilkbaharda sağolsunlar uğrayıp, fikrimi sordular, 5 yıl boyunca yaşadıklarımı arkadaşlara net ve açık bir dil ile anlattım. Arkadaşlar, anlatıklarımdan dolayı karamsarlığı sürükledimdi, fakat dergi çıkarmak ülkemizde eğer büyük medya grubu veya büyük örgütlü bir topluluk yanınızda yok ise sermayenizin el verdiği ölçüde çıkarabilirsiniz. Hele aylık olacak ise 50.000 - 80.000 TL gibi bir sermaye yok ise 1 yıl dahi dayanma imkanınız olmayacaktır. Akvaryum Magazine içinde, Akvaryum Plus içinde maalesef dergi sahiplerinin ve yazarlarının baştan kabul edemeyecekleri önemli bir noktadır. Bu konuda yazdıklarım sanki onlara köstek oluyormurmuş duygusu hissettirsede. Akvaryum sektörünün her iki tarafında olmuş ve şu an tam kalbinde olan biri olarak söylediklerim sadece ve sadece gerçeklerdir. Niyetim sadece bu işe soyunan arkadaşların başlarına neler geleceği baştan bilmeleridir, kimse bana bunları 2003 yılında söylemedi. Yaşamış biri söylese idi kulak verir, bunca vakit ve nakit kaybetmez idim.

 

Yıllar önce Prof.Dr. Faruk Gençöz ile konuşurken; 1968 yılında aylık olarak 24.sayı çıkan Akvaryum Dergisininden daha fazla sayı cıkartabilecekmisin diye sorduğunda, ne yapar eder çıkarır, 30.sayıyı geçmeye çalışacağımı söylemiş idim. 32.sayıyı gördük ama yayım hayatına noktayıda koyduk ekonomik nedenlerden. 32 sayı için harcadığım para 90.000-100.000 TL arasında bir rakam oldu.

 

Uzun lafın kısası, gelelim ana konuya, dergi çıkaran ve çıkaracak arkadaşlara tavsiyelerim;

- Dergilerin yaşaması için kesinlikle ve kesinlikle öz sermaye çok güçlü olmak zorunda. Aksi halde 2000 adet dergi, yaysat dağıtım bedeli haricinde 5000-6000 TL den aşağıya mal olmaz.

- Evinizi dergi geliri ile geçindirecekseniz, girmeyin, yapmayın. Ek iş olarak yaparsanız dergiyi uzun süre ayakta kalmanız mümkün olur. Uzun süre 2-3 yıl :)

- Sermayeniz 80.000 TL ve üstü ise 2 ayda bir çıkarak, 4-6 yıl arasında dayanabilirsiniz.

- Yerli yazarların hepsi idealist olarak görev almalı ve ücret talep etmemeleri dergiye destek olur, yabancılar bilgilerini/fotograflarını satar.

- Sektör kurumsal değildir, sizin maliyetini çıkardığınız reklam bedellerinden reklam satmayı düşünmeyin. Pazarlıklar sonucu karşınıza ilk ortaya koyduğunuz rakamların kağıt üstünde kaldığını göreceksiniz.

- Abonelik, dergiyi ayakta tutmaz. Hangi dağıtım kanalı kullanılırsa kullanılsın, abonelerin %5-10 na dergi bir nedenden dolayı ulaşmayacaktır.

- İçerik ne olursa olsun, memnun olmayan akvaristler olacaktır.

- Dergiyi ayakta tutan sadece ve sadece reklamdır. Eğer birde yaysata verirseniz satışlardan gelecek gelir, yaysat dağıtımının anca bir kısmını karşılar.

- Tüm Türkiye'ye satılması isteniyor ise Yaysat veya Merkez dağıtıma gitmek zorundasınız başka seçenek yok, onlarda 2 aylık dergi ve 2000 adete kadar 2500 TL + kdv alırlar ve 8 TL lik dergiyi onlara 6,48 TL fatura edersiniz, onlar 8 TL den satar, 1,52TL yaysata kalır sayı başına. Eğer satışlarınızın oranı %25 altında kalır ise(1000 dergide 250 adet satılması gibi) iade gelen her dergi için 0,5 TL iade ücreti alır sizden... eğer söylediği gün gidip iadeleri almazsanız, ardiyeye atar ve gidilmeyen gün için sizden para talep eder. Ocak-Şubat sayısında, satılan dergilerin parasını mart sonu veya nisan başında alırsınız. Tüm bunları size ödeyeceği paradan keser.

- Kağıt + kalıp+baskı+grafiker+kargo+diğer harcamalar hepsine %18 KDV ödersiniz, ama abonelik ve dergiyi satmaya kalkınca alacağınız KDV % 1 dir :) Ticaret yapanlar bunun ne demek olduğunu çok iyi anlayacaklardır.

- 2 ayda bir dergi çıkarınca, ve yaysat/merkez dağıtım iadeler geldikten 20-25 gün sonra size iade faturası kestiği için 3 aylık vergi dönemlerinde satmadğınız iade aldığınız derginin satılmış gibi gelir vergisiniz ödersiniz. Örnek; 2000 dergi faturası kestiniz, 4 TL den 8000 TL, ocak ayında, iadeler martın 20-25 e kadar toplanır, size iade faturası nisanda kesilir. Dolayısı ile 1. dönem vergide kestiğiniz 8000 TL komple gelir olarak sizin kayıtlarınızda görünür. İster 2000 dergide 100 satılsın, ister 1000 tane. Kağıt üstünde siz onları sattınız. Bu ticaret yapanlar için çok zor bir durumdur. Hatta yılda 4 tane 3 aylık dönem vardır. 2 kere 2 sayı bu 3 aylık dönemlere denk gelir ve siz 16.000 TL kazanmış olarak görünürsünüz kağıt üstünde. Bu da geriye sayımın başladığı ilk andır.... üstüne basa basa söylediğim gibi sermaye güçlü olacaktan kasıtlarımdan biri budur.

- Baskı için cumhuriyet savcılığından izin almanız gerekli ve bu izni matbaaya vermek zorundasınız. Basılan her sayı Emniyet ve cumhuriyet savcılığına matbaa tarafından verilmek zorundadır. İzin alınmadan basılan dergi için 15.000 ile 49.000 TL arasında para cezaları vardır yayıncı ve matbaa için.

- İnternet üzerinde bulunan akvarist sayısı ile basılan ve satılacak, dağıtılacak olan dergi sayısı sakın karşılaştırmayın. Forum üye sayılarına baktığınızda ÇOK BÜYÜK hayal kırıklığı yaşarsınız.

-  Dergi içeriğinde, hiç bir markayı, zikretmeyin, ürünü, firmayı övmeyin, eleştirmeyin, ürün karşılatırması yapmayın. DIY ürünlere girmeyin. Yaparsanız bunun karşılığını 3-6 ay arasında reklamların kesilmesi ile alırsınız.

- Bir sayfayı birine satarken, herşeyi baştan konuşun yoksa aynı sayfa konusunda firmaların çakışması olacaktır, bunun dozunu iyi ayarlamaya çalışın.

- Reklam fiyatları konusunda herkese KESİNLİKE AYNI rakamı verin.

- Sektörün içine olmanız gerekir, sektör dışından bu işe başlayan biri 1-0, İstanbul dışı iseniz 2-0 yenik başlarsınız olaya. Sektörü mutlaka takip edin, fuarlara kesinlikle gidin. Yabancı markaların Türkiye temsilcileri ile tanışın. Firmaları ve uygulamalarını tanımaya anlamaya çalışıp empati ve sempati yapın. Bunu yaparken elemanın değil, firma sahibinin yapması daha akıllıca olur.

- Her yurtdışı fuarda veya organisazyonda 4000-5000 kare fotograf çekin, biri bir yerde işinize mutlaka yarayacaktır.

- Derginin oturması en az 1-2 yıl arasını alacaktır.

- Reklam veren firmalar akvarist ve idealist değildir, kendi ticari mantaliteleri doğrultusunda iş yapar, bu yüzden dergilerin beklentilerini buna göre revize etmelerini öneririm.

- Şuan 2 dergi olduğu için piyasada biri eğer komik rakamlar zikrediyor ise diğer dergiyede firmalar komik rakamlar söyler. Öyle olmasa bile sonuçta bu ticaret Akvaryum Magazine ile Akvaryum Plus ı reklam verecekler birbirine kırdırtacaklardır.

- Akvaryum Dünyası dergisinin bazı sayılarına bakıp reklamların kolay alındığını kimse düşünmesi ilk 5 sayıya bakarak, sektör haricindeki ilanları bedava bastığımızın bilinmesini isterim. Yeni reklam çekmek amacı ile yapılan bir taktik idi.  1. yılın çok çok zor gececeğini tahmin etmeniz gerekir.

- Yabancılar(ünlü akvaristler, dernekler, külüpler) ile temasa geçip gelecek 1-2 yılın planını yapın(tabi sermaye ile alakalı bu nokta)

- Dergiyi bedava verseniz bile almayacak olan dükkanlara denk geleceksiniz.

- Hiç bir akvarist topluğu, sitesi, derneği, kulubu ile bütünleşmeyin, adınız bir anılmasın her topluluğun seveni ve sevmeni var. Siz herkese eşit mesafede durun. Bunu reklam aldığınız firmalar içinde yapın. Bir dairenin ortasındaki merkez nokta gibi olun, herkese eşit mesafede.

- Derginizin içerğini sizin ürününüzdür, onun digital hale getirilip internetten dağıtılmasına izin vermeyin, yazanın, çekenin, sayfayı hazırlayanın emeği var, bunu kimse ziyan etmemeli. İnternet ortamına düşün bir ürünün değeri maalesef ki kalmıyor. Digital Dergicilik için anlaşma yaparsanız ayrı pazarlama yöntemidir, dergiye katkı sağlar.

-Reklam için Türkiye deki firmaların temsilcileri ile görüşün, kesinlikle TR'deki temsilciyi  atlayıp yurtdışı ile temasa geçerseniz ters etki yapar ve hiç bir şekilde ilan alamazsınız... ama şunu unutmayın, piyasadaki firmalar sizin rüştünüzü ispat ettikten sonra sizin ile görüşecektir veya reklam verecektir. Bu da yukarıda yazdığım gibi 1-2 yıl arasını alan bir süreçtir. Ve zaman sizin aleyhinize işler dergi basım zamanı geleceği için ;)

- Şu unutulmamalıdır, Türk Halkının maalesef okuma alışkanlığı yoktur.

 

Tüm bunlar 5 yıl boyunca yaşanılmış olanlardır, satırlarıma eleştiri getirecek arkadaşlar var ise önce bu kadar zaman ve para harcadıktan sonra bu satırlara yanıt vermesi daha gerçekci olacağını düşünüyorum. Her iki dergiye çıkaran arkadaşlara manevi destek olmak için bu zorlukları kaleme aldığımı özellikle belirtmek isterim.

 

Saygı ve sevgi ile kalın

 

Tamer Ballıcalı

 

Not: Eğer 2 dergide reklam konusunda detaylı bilgi ister ise gelip bilgi alabilir, kapım her ikisinede açıktır. Yazılı literatürü oluşturmaya çalışan herkese elimden geldiğince destek olmaya çalışırım.