HUMUS hakkında


emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Ağustos 2009 13:38
 
HUMUS NEDİR?

Humus toprak üzerindeki bitkilerin yok olarak toprak altına geçmesi ve uzun yıllar beklemesiyle oluşmuştur. Humus’un oluşması çok uzun bir evrim sonucu meydana gelir. Toprağın üst kademelerinde 10-30 cm aralığında bulunan ince bir tabakadır. Humus’un ekolojik sistemde toprağın verimliliğini sürekli kılan bir görevi vardır. Toprağın verimliliği, o toprağın bünyesindeki besin maddelerinin zenginliği ile ölçülür. Besin maddelerinin zenginliğini ise, o topraktaki organik maddenin miktarı belirler. Organik materyalin temel maddesi humustur.

Humus içerisindeki bileşimleri Hümik asitler ve Fülvik asitler olarak iki ana grupta toplayabiliriz. Biyolojik aktivasyon sonucunda Hümik asit ve Fülvik asitler ortaya çıkar. Bunlardan Hümik asitler toprakta bloke olmuş besin maddelerini çözerek kendi bünyesine alır. Fülvik asitler ise çözünen bu besin maddelerinin bitki tarafından kolay bir şekilde alınmasını sağlar. Düzenli kullanıldığı Humus bileşimleri altta sıraladığımız fiziksel, kimyasal ve biyolojik etkileri sağlar.

 
 
HUMİK MADDELER - I
Humusun tanımlanması Romalılar dönemine kadar gitmektedir. Ancak bilim adamları 18. yüzyılda hümik asitleri keşfetmiştir. 1870 yılında ise Justus Von Liebig bitkilerin besinleri sadece inorganik formda alabildiklerini ve bitki besinlerinin önce mineral tuzlarına dönüşmesi gerektiğini açıklamıştır. İnorganik gübrelerin babası olan Justus Von Liebig organik maddece fakir toprağa suda çözünür formda azot, fosfor ve potasyum uygulamanın üretimi arttırdığını bulmuş ve humus teorisine şiddetle karşı çıkmıştır. Bu açıklamasından 10 yıl sonra Von Liebig büyük bir hata yaptığını fark etmiş olsa da itirafı kabul görmemiş ve humusun önemi ile ilgili yeni bulguları kaybolup gitmiştir. Bu olay tarımdaki dönüm noktalarından biridir. O zamandan beri dev kimya endüstrisinin de teşviki ile inorganik gübre kullanımı artmıştır. Dünya çapındaki tüm çiftçiler suni gübrelerin verimi kısa zamanda arttırmak için en iyi yol olduğuna inanmışlardır. Ancak kimyasal gübre uygulayıcıları inorganik gübrelerin organik maddelere ek olabileceğini ama asla yerlerini alamayacağını gözden kaçırmışlardır.
 
 
HUMİK MADDELER - II
Hümik Maddelerin Kumlu Topraklarda Nasıl Bir Faydası Vardır?

Tüm kumlu toprakların çok aralıklı bir yapısı vardır. Aralıklı yapı ve kolay drenaj besinlerin toprak içinde aşağı doğru ilerlemesini sağlar. Bu üretici için ekonomik kayıplara neden olur. Verimli topraklar organik madde miktarı bakımından zengindir. Organik maddeler yani humatlar toprağın besin maddelerini tutmasını ve bitkinin bunlardan daha rahat faydalanmasını sağlar. Humat moleküllerinin etrafı negatif yüklüdür ve uygulanan gübrelerdeki besin maddelerini tutar. Toprak organik maddesi, olan humik maddeler aynı zamanda su tutumunu da sağlar
 
 
HUMİK ASİTLERİN YARARLARI
Güncel bilimsel araştırmalar, toprağın verimliliğinin büyük oranda içindeki humik asit miktarı ile orantılı olduğunu göstermektedir. Humik asitlerin yüksek katyon değişim kapasitesi, içerdiği yüksek oksijen oranı ve ortalamanın üzerindeki (kendi ağırlığının 20 katı) su tutma kapasitesi, toprağın verimliliğini arttırma ve bitki gelişimini destekleme amacıyla kullanılmalarındaki en önemli nedenlerdir.
Humik asitlerin en önemli özelliği, çözünemez metal iyonlarını, oksitler ve hidroksitleri, birleştirme ve daha sonra gerektiği zaman, yavaş ve sürekli olarak bitkilere salıverme yeteneğidir. Bu özelliklerinden dolayı humik asitlerin yararları fiziksel, kimyasal ve biyolojik olarak üç grupta toplanır
 
----------------------------------------
 
LEONARDİT NEDİR ?
    Leonardit, yüksek oranda Humik Asitler ile karbon, makro ve mikro besin elementleri içeren,kömür düzeyine ulaşmamış tamamen doğal organik maddedir.Oluşumu milyonlarca yıl öncesi bitki ve hayvan kalıntılarının sıcaklık, nem, basınç, oksidasyon ve çok özel jeolojik şartlar gerektirdiğinden tabiatta nadir olarak bulunur ve kalitesi bölgeden bölgeye değişiklik gösterir. İçerdiği yüksek oranda humik asitlerden dolayı önemli bir ekonomik değere sahiptir. İlk defa ABD-Kuzey Dakota Eyaletinde Dr. Leonard tarafından bulunmuş olmasından dolayı bu adı almıştır.
    Leonardit adı ABD ve Dünyanın pek çok ülkesinde genellikle kabul edilmekle beraber bazı ülkelerde Humat, Organik Humat, Humalit veya Humus olarak da adlandırılmaktadır.
    Leonardit’in bir maden olarak tanınması ve yaygın olarak kullanılmaya başlanması oldukça yenidir. Buna rağmen, şimdiden, bazı ülkelerin maden varlıkları listelerinde ve üretim tablolarında ayrı bir maden türü olarak yer almıştır.
 
 
------------------------
 
Humus ve Humik asitle ilgili yukardaki yazıları okumaya üşeneler için

HÜMİK ASİT 

Topraktaki organik maddelerin ana içeriği humustur. Hümik asit ise humusun en aktif maddesidir. Günümüzde artan kimyasal gübre kullanımı humusun hızla tükenmesine neden olmuştur. Oysaki humus gübrelerin alınımını kolaylaştıran bir maddedir. Bu sorunun çözümü için son yıllarda hümik madde (hümik asit ve fulvik asit) uygulamaları yapılmaya başlanmıştır.

Toprak organik maddesi; canlı, cansız yada çürümüş (dekompoze) olan tüm organik maddeleri içeren bir terimdir. Tamamen çürümüş organik yapılar HUMUS olarak adlandırılır. En iyi humus kaynağı dekompoze olmuş bitki yada kompost materyalleridir. Yüksek hümik asit içeriğine sahip humatlar da uzun süreli ve iyi bir humus kaynağıdır. Hümik maddeleri Şekil 1’de görüldüğü gibi üç ana gruba ayırmak mümkündür; Fülvik asit, Hümik asit ve Hümin.

HÜMİK MADDELER

Fülvik Asit

 

Hümik Asit

Hümin

Açık Sarı

Sarı-Kahverengi

 

Koyu

Kahve rengi

Gri-Siyah

Siyah

devamını oku ... http://www.tarimmerkezi.com/yazar_kose.php?hid=222

 
Not:Humus ve Humic asit hakkında oldukça beğendiğim türkçe kaynaklar bulduğum için doğrudan o sayfalara ait giriş yazısı ve linkleri vermeyi uygun buldum..
 
Saygılar
 
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

çınarreklamÇevrim Dışı

Kayıt: 09/07/2009
İl: Ankara
Mesaj: 109
çınarreklamÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 04 Ağustos 2009 13:39
Paylaşı için saol benim gibi yeni başlayanların işine yarayacak bilgiler.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

yasmutÇevrim Dışı

Ziyaretçi Engelli
Kayıt: 29/08/2007
İl: Agri
Mesaj: 786
yasmutÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2009 00:58
Tanklarımızda Humic asit ve fulvik asitlerin Tabanda kullanımı oldukça verim sağlamaktadır taban gübrelerinde kullanımı madde salınımını ve bitkiler tarafından besin alımını arttırdığı gibi doğal bir şelat özelliği taşımaktadır.
Suda bulunması ise genel olarak bir katkı sağlamaz.
 
Saygılarımla

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2009 15:23

 

Tunç bey katkılarınız için teşekkür ederim, humik asitle ilgili genelde sizin yazdığınız şekilde yorumlar okuyorum.

Ancak ben humik asidi sıvı olarakta tanka katıyorum. Bunun nedeni ise Humik asitte antioksidan olarak bilinen polifenollerin bulunması. (Aslında konu bu noktada daha derinleşiyor, örneğin son zamanlarda forumda popüler olan çay, meşe yaprağı gibi katkıların polifenoller (taninler) antioksidan özelliği var. Ayrıca sanırım Blackwater olarak satılan katkılarda bildiğim kadarıyla humik asit var?
Tüm bunların avantajı ise Antiosidan özellik. Yanılıyorsam düzeltin lütfen. (Elbette bu antioksidan özellik bazı vitaminlerde --E, C, A -- var....
saygılar...
 
 
emreutku2009-10-15 15:24:22

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

yasmutÇevrim Dışı

Ziyaretçi Engelli
Kayıt: 29/08/2007
İl: Agri
Mesaj: 786
yasmutÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 15 Ekim 2009 23:38
Çok haklısınız. Fakat bitki yönünden baktığımızda etkisi yok denecek kadar az. Canlılar yönünden bakarsak dediğiniz gibi suya katmak anlam kazanmaktadır. Bitkiler bu maddeyi köklerden iyi kullanabildiğinden su yolu ile yararı olmamaktadır. C vitamini bir miktar fayda sağlıyor bende gübrelerde düşük dozlarda Askorbik asit kullanmayı tercih ediyorum. Fakat humik ve fulvik türevi asitleri kök besinlerinde kullanmaktayım su yolu ile sonuç alamadım.
Aynı şekilde E,A vitaminlerininde çok katkısını tespit edemedim. Gerçi mutlaka katkısı var ama %2 nin altında etki eden maddeleri ölçümlemek çok çok zor gerçekten. Canlılar üzerindeki etkilerini araştırmadığımı belirtmek isterim.
Taninler'in belli oranda suya katıldığında besin emilimine katkı sağladığı söylenmekteydi fakat bir çok yapılan testlerde de çok etkisi saptanamadı yani suya katılmalırı bitki açısında halen arada kalmış bir durum.
saygılarımla
yasmut2009-10-15 23:40:41

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

emreutkuÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 1138
emreutkuÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 16 Ekim 2009 11:05
Tunç bey,
 
Antioksidanlar, dediğiniz gibi daha çok balık sağlığını korumak için. ( Sanırım faydasını gördüm).
 
Humik ve fulvik asidin suda kullanımına bitkiler açısından bakıldığında, gübreler üzerinden dolaylı yoldan etkili;
 
Humik ve Fulvik Asit,
--Dediğniz gibi doğal şelat
--Gübrelerin oksitlenmesini engelleyerek, yada oksitlenmiş gübreyi indirgeyerek bitkiler tarafından kullanımı sağlıyor. Örneğin; Demir +3 ü Demir +2 ye indirgeyerek yada Demir +2 nin Demir +3 e oksitlenmesini engelleyerek Demir + 2 nin bulunmasını sağlıyor.
 
Bu noktada aklıma Seachem Flourish Excel geldi; Seachem Flourish Excel glutaraldehid (organik karbon) içeriğinin yanısıra Demirin +2 halde bulunmasını kolaylaştırıyor...
 
Bu arada az önce okuyucularımız için %15 oranında (humik+fulvik) asit içeren solusyondan bir damla büyük tanka damlattım.  Görüldğü gibi ilk anda çok yoğun ve koyu bir renk oluşuyor. Sonra tüm suya dağılıyor.
 
 
saygılar

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

yasmutÇevrim Dışı

Ziyaretçi Engelli
Kayıt: 29/08/2007
İl: Agri
Mesaj: 786
yasmutÇevrim Dışı
Ziyaretçi
Gönderim Zamanı: 16 Ekim 2009 16:32
Şelat özelliği güzel olsada Humik ve fulvik asitleri güçlü şelatlayıcılar değildir. Maddelerinde tam olarak şelatlayamazlar. Zaten şalatlama işlemi her element için farklı karakteristikler içerir. Kullandığım tüm elementleri EDTA ile şelatladığımdan bu asitlerin kullandığım sıvılara pek etkisi olamamaktadır. EDTA hem güçlü bir şelatlayıcıdır aynı zamanda elementleri uzun süre tutma kapasitesine sahiptir.
 
Zaten suya katacağımız gübreler bitkilerin 2-3 günlük ihtiyacı kadar olduğumdan EDTA ile şaletlı elementler parçalanmadan tükenirler.
 
Excelde bulunan madde glutaraldehid değil. Başka bir aldehit türevi kullanıyorlar sitesinde detayıu vardı ama kaldırmışlar sanırım. Exceli taklit etmek için glutaraldehid kullanmayı deneyenler olmuştu ama excel kadar iyi sonuç vermemişti. Konu benim için eskide kaldığınız bazı şeyleri yanlışta hatırlıyor olabilirim.
 
Florish ise şelat olarak çok kolay bozulabilen glukonat kullandığından belki humik asit işe yarıyabilir. fakat EDTA nın olduğu ortamda etkisizler.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Am@deusÇevrim Dışı

Kayıt: 04/03/2010
İl: Istanbul
Mesaj: 470
Am@deusÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 31 Mayıs 2014 20:50
Güzel konu geride kalmasın.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir