Japon Balığına Canlı Karides Vermek


KaanGermanottaÇevrim Dışı

Kayıt: 25/07/2015
İl: Istanbul
Mesaj: 621
KaanGermanottaÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 10 Ocak 2017 20:44
[QUOTE=kaizerdar]Şimdi normalde birinin hareketine karşı birçok kişi tepki gösterdiğinde o kişinin üstüne daha fazla gidilmemesi gerektiğini düşündüğümden müdahil olmam. Çünkü tepki, çoğalınca boyutunu aşıp haksız bir duruma geliyor, bir lince dönüşüyor. Ben buradaki durumun böyle olmadığını, insanların size tepki göstermekten çok sizden anlayış beklediğini gözlemlediğimden dolayı birkaç şey söylemek istiyorum.

Etçil beslenme kültürü her alanda bir tartışma konusu. Et yemeyen insanlar tarafından et yiyen insanlara karşı tepkilerin giderek arttığı bir yüzyılın içindeyiz. Toplumun büyük çoğunluğu gibi vejetaryen olmadığım için o tartışmaya girmeyeceğim. Ancak hareketinizin yanlış olduğu konusunu açıklığa kavuşturmak için buradan yola çıkacağım:

Bu bir balık, böcek, sürüngen vs. meselesi değil. Bu bir vicdan ve medeniyet meselesi.

Bir insanın, eğer içinde bir hayvana karşı sevgi besliyorsa diğer hayvanlara karşı zorunlu olarak sevgi olmasa da en azından sempati duymasını beklemek yanlış olmaz değil mi? Çünkü hayvanları içten seven insan vicdan sahibi bir insandır. [B]Bu vicdanı içinde taşır, bu vicdan bir bütündür ve bu yüzden şu veya bu canlı arasında ayrım yapmaz[/B]. Ayrım yapması için de bir sebep yoktur. Çünkü hayvanlar, varoluşları sebebiyle kötülük besleyemedikleri için bir tip hayvandan nefret etmemiz için geçerli bir sebep söz konusu olamaz. Örneğin, kedi bakan biri köpeklerden korkmasına rağmen bir sakat bir köpek görse üzülür. Evimize giren farelerin, böceklerin evimize girmeyip yaşamalarını onları öldürmeye yeğleriz.

İnsanların doğal olarak mı etçil doğdukları yoksa sonradan mı oldukları başka bir tartışmanın konusu. Öyle veya böyle biz et yiyoruz. Et yiyebilmemizin en önemli sebebi, kesimhanelerin şehir dışına taşınması, etlerin şehirlere steril biçimde dağıtılması ve böylece yediğimiz hayvanla göz göze gelmememiz, hiçbir ilişki kurmak zorunda kalmamamız. Tabağımıza gelen hayvanın [B]hikayesini bilmiyoruz[/B], bilmek istemiyoruz ve bilmek zorunda kalmıyoruz. Aklı başında kimse, yemek için, kasaba gelen bir hayvanın etini satın almak yerine "Yok, illa ben bir hayvanı kesip yiyeceğim." demez. [B]Çünkü seçeneklerimiz var[/B]. [B]Bu medeni olmanın bir gereği[/B].

Petshoptan japon balığı satın alıp astronotuna, piranasına yem eden de var. Bunu yapan insanları gördüğümde sinirden köpürüyorum. Onların hak ettiğini düşündüğüm şeyi de burada söylemek istemiyorum. Çünkü süs balığı olan bir hayvanı canlı bir şekilde yem etmenin "çocukça bir eğlence arayışı"ndan başka bir izahı olamaz.

Nasıl ki japon balıklarının canlı yem edilmesine karşı çıkılıyorsa diğer balık türlerine [B]alternatifi varsa[/B] canlı yem verilmesine de karşı çıkılması gerektiğini düşünüyorum. Bu doğallıkla falan açıklanamaz. Boş laftır. Onları doğal yaşamlarından kopardığımız anda bir daha o yaşamı onlara vermemizin imkansızlığından dolayı kendi yaşam standartlarımıza uydurmak zorunda kaldığımız gün gibi ortada. Bu yüzden medeni bir düzen içinde sürdürdüğümüz yaşantımızı onlara da yansıtmak durumundayız. Öyleyse, et yiyen bir insan için, tabağa konan etle; balığına verdiği dondurulmuş yemlerin arasında fark göremiyorum. Çünkü iki durumda da taraflar birbirinden habersiz.

Et tüketmek bazı durumlar için bir zaruriyet halini alabiliyor. Bu anlaşılabilir bir gerekçedir. Ama hiç kusura bakmayın, sizin durumunuzda öyle değil. Dışarıda dondurulmuş veya paketlenmiş yemler varken, siz kendi yetiştirdiğiniz, hikayesine tanıklık ettiğiniz, organik bir bağ kurduğunuz bir canlıyı baktığınız başka bir canlıya yem etmeyi, ikinci gruptaki canlıya duyduğunuz sevgiye bağlayamazsınız. Bu tür bir açıklama, hiçbir insani duyguyla ve mantıkla izah edilemez. Her kişi bir hayvanı ötekinden daha fazla sevmekte özgürdür, evet, siz de balıklarınız ve karidesleriniz arasında bir hiyerarşi kurmuşsunuz. Ama bugün balıkları için karideslerini canlı yem yapan bir insanın, öteki gün kedi-köpek beslemeye karar verdiğinde balıklarını canlı yem yapmayacağı ne malum? Size karşı çıkan insanlar da muhtemelen böyle bir çelişkiyi kendilerine konduramadıklarından, akılları almadığından dolayı anlamıyorlar ve bence tam da yüzden size bir şey anlatmaya çabalıyorlar.

Kimsenin hayatına da karışamayız. Siz söylemeseydiniz, kendi yetiştirdiğiniz, göz göze geldiğiniz karidesleri bıçakla üç parçaya bölüp balıklarınıza verdiğinizi bilmeyecektik. O yüzden size karşı yönelteceğim her yargılama asimetrik bir saldırı olacak. Ama söylemeden edemeyeceğim.



Sanki hayvanlar yerden bitiveriyormuş gibi, sanki bahsettiği şey bir canlı değil de bir eşyaymış gibi forumda balığını nasıl 2 ayda kocaman yapacağını soran birçok kişiyle sıklıkla karşılaşmama rağmen, ömrü hayatımda şu cümle kadar evcil hayvan bakmanın ehliyete tabi olmasını istediğim başka bir şey duymadım. Nedir bu büyütme aşkı? Büyütmek yerine yaşatmak daha makul değil mi? Yemi dışarıdan temin etmek gibi bir alternatif yeterliyken canlı bir hayvanın canına kıymak ne vicdanla ne medeniyetle bağdaşır.

Sizle hiçbir kişisel problemi olmayan buradaki insanların söylediklerine alınganlık göstermeden ciddi şekilde kafa yormanız ve kusura bakmayın, balık bakıp bakamayacağınızla ilgili acilen bir iç hesaplaşma yapmanız gerekiyor. [/QUOTE] Ellerinize sağlık sonunda beni anlayan birileri çıktı birde hatalarını kabul etmeyip üste çıkmaya çalışıp hala birseyler söylemeye çalışan insanlardan hiç hazetmiyorum amacım birilerini kırmak saygısızlık etmek değil ama anlamıyorlar işte illa dediği olacak biz haksısız o hakli olucak. hayvan sevgisi içten gelir gösteriş için yada göz zevki için olduğunu düşünmüyorum ben evde solucan bile besliyorum mesela [^_^]

Beğenenler: [T]190525,gizem12[/T][T]192910,tuzbuz[/T][T]188146,Xzyfos[/T][T]184936,kaizerdar[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir