" Midyeler Ölünce Kusar " Yanılgısı

Akvaryum severlerin arasında yaygın korku midyelerin öldükten sonra kusması. Yavaş yavaş bu görüş kırılmaya başlamış olsa da ölen midyelerin absorbe ettikleri nitratı öldüklerinde kustukları gibi bir bilgi kirliliği ortalıkta kol gezmektedir.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki midyeler birer nitrat deposu değildir. Midyeler de balıklar, salyangozlar, karidesler gibi birer canlıdır. Absorbe ettikleri besinleri kendi metabolizmalarınca parçalayarak enerjilerini elde ederler. Tıpkı balıkların yem yemesi gibi. Midyelerin besinleri ise mikron seviyesindeki organizmalardır.

Daha önce uygun şartlar sağlanarak dip çekimine gerek kalmadığını anlatırken uygun ekosistem hazırlanmasında midyelerin önemini belirtmek için yaptığım araştırmayı paylaşmıştım:

Midyeler absorbe ettikleri besinleri parçalayıp elde ettikleri enerjiyle yaşamlarını sürdürürler ve büyüyüp gelişmelerini sürdürüler. Zaman zaman midyelerden dışarı doğru sıvı püskürttüğünü belirten akvaryum severler bunları kusma olarak adlandırır. Evet gerçekten de midyelerde böyle bir davranış biçimi vardır. Ancak bu esnada dışarı atılan pislik ya da nitrat vs. değil üreme hareketidir. Bunun için aşağıdaki bağlantıda yer alan videoya göz atabilirsiniz.

http://www.akvaryum.com/Forum/midyeler_boyle_cogaliyorlar_k284407.asp

Midyelerin özellikle tropikal balıkların beslendiği akvaryumlarda karşılaştığı en büyük risk sıcaklıktır. Tropikal balıklar için en düşük sıcaklık 22 dereceden başlasa da midyeler için 25 derecenin üzerine çıkmak midyeleri kaybetme riskini de beraberinde getirir. Üzerindeki sıcaklıklarda da yaşayanları olsa da istisnadır.

Bu yüzden midyelerinizi ısıtıcınızdan uzak serin ve loş ortamlara yerleştirmeniz gerekmektedir. Öldüklerinde balığınız ölmüş gibi düşünün. Bir balık öldüğünde eğer onu tüketecek karides, salyangoz gibi son tüketici yoksa çürüyüp suyu kokuşturacaktır. Yani bir balık öldüğünde son tüketici yoksa ne kadar tehlikeliyse, midye de o derece tehlikelidir.

Burada canlının kabuklu oluşu risk oluştursa da aralıklarla birkaç defa midyeye hafifçe vurun. Eğer hiçbirinde tepki vermiyorsa midyeyi karantinaya alın ya da karides alın :)

Peki midye ölünce ne olur? Midyeler de her canlı gibi ölümlüdür ve sıcaklık en hassas noktalarıdır. Kışın gelmesi ve havaların soğumasıyla birlikte ısıtıcıyı çalıştırmaya başlamıştım doğal olarak. Sizin de bildiğiniz gibi midyeler kum içinde hareket edebilen canlılar. Eceline susamış 2 tane midyem kum içinde gezinirken ısıtıcının  yakınlarında konaklamışlar.

Sabah kalktığımda aşağıdaki sahneyle karşılaştım.























Özgür ruha sahip iki seferi midye ısıtıcının dibinde kamp kurdukları sırada ölümle yüzleşmişler. Ölen midyeler de anında karides ve salyangozum için bir öğün olmuşlar. İlk midyeyi yerlerken yakalayamadım. En son salyangoz kabuğun dibini sıyırıyordu. Diğeri ise sanırım biraz daha dayanmış ama direnememiş sabaha karşı son absorbisiyonunu yapmış. Sabah onu da didikliyorlardı karideslerim.

Ekosistem derken her şeyiyle ekosistemi oluşturan zincir sisteme eklenmeli. Bitkiler, karides, midye, salyangoz... Pek yeri değil ama ekosistemimi tamamladığım nisan ayı ortalarından bu yana dip çekimi yaptığım yok. Bu süreç içerisinde de 2 bilemedin 3 kere su değişimi yapmışımdır.


Konuya geri dönecek olursam, midyeler abdorbe ettikleri maddeleri parçalayarak besin olarak kullanılar. Zira midyenin madde depolama özelliği yoktur. Besin artıklarını da absorbe ettikleri süreçte yine dengeli bir şekilde suya bırakırlar kusma olmaksızın. Öldüklerinde de onları ortadan kaldıran karides, salyangoz vs. gibi canlılarca öğün olacaklardır.

edit: Birkaç imla, anlatım bozukluğu filan. Muhtemelen gene de vardır, şimdiden affola

Torik2009-11-07 01:34:51

Çok güzel bir yazı olmuş. "Midyeler iyi de ölünce kusuyorlar" efsanesi ancak bu tür yazılarla çürütülebilir sanırım.

Bendeki midyeler 25-27 derece arasında 6-7 aydır yaşıyorlar. Kum seviyesi azken sabit bir yerde duruyorlardı fakat kum yüksekliğini boylarına yakın olacak şekilde arttırdıktan sonra deli gibi akvaryumda gezmeye başladılar. Ancak ısıtıcının yanına hiç gelmiyorlar, nereye bırakırsanız bırakın ertesi gün filtrelerden birinin dibine doğru veya kayaların altına gömülüyorlar. Sıcaklık yüksek olduğundan herhalde hiç "püskürtme" olayıyla karşılaşmadım.

Ali Bey,
Gerçekten de midyeler dediğiniz gibi hareket ediyorlar, loş ve serin ortamları seviyorlar ve akıntının olduğu yerleri algılayarak o yöne doğru yönelebiliyolar.
Işık miktarı fazlaysa ve filtreleme nedeniyle(u.v filtre, ya da sık su değişimi vs..) midyelerin besini olan mikroorganizmalar yetersiz ise yer değiştirme davranışı gösteriyorlar.

[QUOTE=tengrimountain]Çok güzel bir yazı olmuş. "Midyeler iyi de ölünce kusuyorlar" efsanesi ancak bu tür yazılarla çürütülebilir sanırım.

Bendeki midyeler 25-27 derece arasında 6-7 aydır yaşıyorlar. Kum seviyesi azken sabit bir yerde duruyorlardı fakat kum yüksekliğini boylarına yakın olacak şekilde arttırdıktan sonra deli gibi akvaryumda gezmeye başladılar. Ancak ısıtıcının yanına hiç gelmiyorlar, nereye bırakırsanız bırakın ertesi gün filtrelerden birinin dibine doğru veya kayaların altına gömülüyorlar. Sıcaklık yüksek olduğundan herhalde hiç "püskürtme" olayıyla karşılaşmadım.
[/QUOTE]Torik2009-11-10 08:57:47

Sinan Bey,elinize emeğinize sağlık.Böylelikle bir şehir efsanesi daha tarihe karışacaktır diye düşünüyorum.Ama asıl önemli olan bu canlıların akvaryumlarımıza faydalarının anlaşılıp yaygınlaşması.
Eklediğiniz fotoğraflarda gözüme yumurta kabukları takıldı.Ne maksatla kullanıyorsunuz acaba?Eğer cevabınız salyangozlara kabukları için kalsiyum desteği olacaksa hemen ben de atacağım birkaç tane :)
Saygılar...

Ahmet Bey,

İnşallah bir işe yaramıştır paylaştıklarım.

Yumurta kabukları konusunda da: Evet salyangoz ve midyelerimin kabukları için suyun içinde yumurta ve ölmüş midyelerin kabukları duruyor. Çünkü 7-8 aydır dip çekimi filan yapmıyorum.
Yalnızca arkadaşlara balık, karides ya da bitki verirken eksilen suyu tamamlıyorum ve bu hayvanlar bende çok uzun zamandır duruyorlar. Haliyle kabuk gelişimleri filan durdu bir süre.

Test yaptım çok yumuşaktı su 3 tane yumurtayı deldim içiyle kek yaptık, kabuklarını filan iyice yıkayıp suya daldırdım. Hem vatozlara yuva oldu hem de salyangozların gelişimi hızlandı. Zaten salyangozlara yakından bakarsanız 2 farklı tabaka görürsünüz. Uç kısmının üzeri yosunlu uç tarafları temiz durur. Sebebi de budur :)

Akvaryuma böyle bir müdehalede bulunmadan evvel suyunuzun sertliğini ölmek gerek. Sertlik arttıkça pH'da değişecektir. Ben dengeyi oturttuğum için rahat davranabiliyorum ama dikkatli olmak gerek. Su zaten sertse denge iyice bozulabilir.

[QUOTE=iahmetgunay]Sinan Bey,elinize emeğinize sağlık.Böylelikle bir şehir efsanesi daha tarihe karışacaktır diye düşünüyorum.Ama asıl önemli olan bu canlıların akvaryumlarımıza faydalarının anlaşılıp yaygınlaşması.
Eklediğiniz fotoğraflarda gözüme yumurta kabukları takıldı.Ne maksatla kullanıyorsunuz acaba?Eğer cevabınız salyangozlara kabukları için kalsiyum desteği olacaksa hemen ben de atacağım birkaç tane :)
Saygılar...
[/QUOTE]Torik2009-12-11 13:34:51