Balık Eğitimi


Caner AlçılıoğluÇevrim Dışı

Kayıt: 16/12/2009
İl: Usak
Mesaj: 839
Caner AlçılıoğluÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 06 Şubat 2010 01:50
Çeşitli duyular aracılığı ile algılanan uyaranlarla bunlara gösterilen tepkiler arasında bir bağ kurulması sonucunda öğrenme ortaya çıkar. Öğrenme belli durumlarda tekrarlara ve pekiştirmelere bağlı olarak davranışda meydana gelen ve kalıcılığı şartlara göre farklılık gösteren değişikliklerdir.
İnsanlar ve hayvanların öğrenmesi aynı kurallar içinde olur. İnsan ve hayvan da öğrenen şey organizmadır. Organizmanın davranışlarındaki değişikliğin olması onun öğrenmesi sonucunda olmaktadır. Öğrenmede insan ve hayvan davranışlarını benzer olarak alanlara davranışcı, geliştirdikleri kuramlara da davranışcı kuramlar denilir.
Nasıl değişmeyen fizik kanunları varsa, öğrenmenin de kanunları vardır diyebiliriz ve bu kanunlar bütün organizmalar için çalışır. Bu kanunları kullanan insan, zekası ve yaratıcılığı ile her türlü hayvana birşeyler öğretebilir. Akvaryumdaki balıkdan, sadık dost at ve köpeğe, etinden faydalanılan tavuğa kadar akla gelebilecek her türlü hayvanı eğitmek mümkündür. Fakat davranışcılar "öğrenme" teriminden çok "koşullanma"(şartlanma) terimini kullanırlar. Klasik şartlanma, operant (edimsel) şartlanma, ve gözlem yoluyla öğrenmek olarak üç temel öğrenme süreci vardır. Organizma çevreden gelen uyarıcılara göre şartlanmaktadır.

Pekiştiriciler ile pekiştirilen darvranışların organizma tarafından yapılma sıklığı artar. Pekiştiriciler kullanılarak organizmaya da istenilen davranışları yaptırmak mümkün olur. Pekiştiriciler birincil ve ikincil veya şartlı pekiştirici olarak iki çeşitdir.

Birincil pekiştiricilere doğal pekiştiricilerde denebilir. Birincil pekiştiricilerin en önemlileri yaşam içinde organizmanın temel ihtiyaçlarını karşılamak için ihtiyaç duyduğu yiyecek ve sudur.

Şartlı pekiştrici veya ikincil pekiştirici ise klasik şartlanma ile birinicil pekiştirici ile ilişkilendirilmiş yani şartlanmış pekiştiricilerdir. Hayvanların eğitiminde çeşitli şartlı pekiştireçler kullanılır. Bu clicker, ışık, düdük, el hareketi, herhangi bir ses vs. olabilir. Bütün şartlı pekiştiricilerin kullanılabilmesi için bunların hepsinin klasik şartlanma ile şartlandırılması, hayvanın bunlarla bir ilişki kurması sağlanmalıdır.

Klasik şartlanma ile şartlandırılan birincil pekiştiriciler ile daha sonra operant şartlanma kullanılarak hayvana istenilen davranışların yaptırılması sağlanır.

Klasik şartlanma diğer adıyla Pavlovian şartlanması herkes tarafından bilinen fizyolog Pavlov'un köpek ve çan ile yaptığı deneyler sonucu bulunmuştur. Klasik şartlanma için
Şartsız ve şartlı uyaran gerekmektedir. Şartsız uyaran birincil pekiştrici de olan yiyecek, şartlı uyaran ise ikincil pekiştirici veya şartlı pekiştirici olan zil, düdük, cliker vs. olabilir. Pavlov'un deneyinde et tozu şartsız uyaran, çan ise şartlı uyaran olmuştur. Klasik şartlanmada önce şartlı uyaran verilir, arkasından şartsız uyaran. Şartlı uyaran(clicker, düdük, zil vs) şartsız uyaran(yiyecek) ile ilişkilendirilmedikçe hayvan için hiç birşey ifade etmez yani bu ilişkilendirme olmadığı sürece hiç bir uyaran etkisi olmaz. Devamlı şartlı uyaranın(clicker, düdük, zil vs) arkasından şartsız uyaran(yiyecek) verilirse hayvan bir müddet sonra şartlı uyaran verildiğinde şartsız uyaranı hatırına getirir ve uyarılır. Diğer bir deyişle şartlı uyarana karşı şartlı tepki vermiş olur. Bu da klasik şartlanmanın oluşması demekdir.

Klasik şartlanma ile hayvanlara birşeyler öğretemezsiniz. Klasik şartlanmada hayvanın şartlı şartsız uyaran üzerinde hiç bir kontrolu yoktur, tamamen pasifdir. Uyaranların veriliş şekli ve zamanı, süresi, herşey uyaranı veren tarafından kontrol edilir. Hayvanlara bazı davranışları yaptırmak için onların yaptıkları davranışların pekiştirilmesi ve yapma sıklıklarının arttırılması gerekmektedir. Bu da pozitif pekiştirme ile rahatlıkla yapılabilir.

Operant şartlanma da ise hayvanın kendi isteği ile yaptığı bir davranış yukarıda belirtilen pekiştiriciler ile pekiştirilip devamlılığı sağlanır. Burada şartlı pekiştirici kullanılır. Çünkü her zaman hayvana yaptığı bir davranışı bitirdiğinde birincil pekiştiriciyi vermek mümkün olamaz. Bunun yerine şartlı pekiştirici verilir ve hayvana arkadan birincil(doğal) pekiştiricinin geleceği bildirilmiş olur.

Yukarıdaki açıklamaların ışığı altında akvaryumdaki bir balığa bazı davranışları nasıl yaptırabilirsiniz? Balığı şartlandırmak mümkünmüdür? Diğer bir deyişle akvaryumdaki balığı kısıtlı da olsa eğitebilirmiyiz? Evet bunu yapmak mümkündür. Yukarıda da belirttiğim gibi klasik ve oprerant şartlanma bütün hayvanlar için geçerlidir.

Akvaryumda ki balığınızı eğitmek için iri olan bir ırkı seçmeniz daha rahat olur. Bunlar cichlid veya japon balıkları olursa akvaryum içinde çalışmanız kolaylaşır.

Akvaryumdaki balığınızın eğitimi için bazı hazırlıklar gerekecektir. Bunlar bir hedef çubuğu, balığın yapacağı hareketler için çeşitli dekorlar(içinden geçeceği halka veya benzeri birşey olabilir veya altından geçeceği herhangi altı boş birşey) birincil pekiştiriciyi vermek için ayrı bir çubuk. Şartlı pekiştirici olarak kullanmak için el feneri.

Balık içinde birincil pekiştirici olarak bütün hayvanlarda olduğu gibi yem kullanamız gerekir. Şartlı(ikincil) pekiştirici olarak da ışığı keskin ufak bir el feneri kullanabilirsiniz.

Eğitime başlamadan önce ilk yapmanız gereken şartlı pekiştriciyi klasik şartlanma ile balığınıza şartlandırmak olacaktır. Şartlı pekiştrici olarak el feneri kullanabilirsiniz. Bu clickerın köpeğe şartlandırılması ile aynıdır. Balığa şartlı pekiştirecin ardından hemen yemini vermeniz gerekir. Bunu ya hazırlayacağınız bir aparatla veya elinizle yapabilirsiniz, ya da yemi direk akvaryumun içine atabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken şartlı pekiştireçden hemen sonra vakit kaybetmeden balığın yemi alması, akvaryumda batan yemi aramamasıdır. Eğer büyük bir balık kullanıyorsanız bir çubuğun ucuna toplu iğne iliştirip, iğnenin ucuna da topak halinde olan yemlerden takıp balığa uzatarak verebilirsiniz. (iğnenin ucunu köreltip balığa batmasını önlemeniz gerekir.) Ya da gene bu topak yemlerden balığın önüne atabilirsiniz. Bu işlemi balık su yüzüne yakınken yaparsanız daha rahat olur balık yemi hemen alabilir.
Şartlı pekiştirici olarak el feneri kulanacaksanız el fenerini balığın üzerine doğru tutarak bir kere yakıp söndürün ve hemen ardından yukarıda anlatıldığı gibi yiyeceğini verin. Bu işlemi defalarca tekrar edin. Dikkat etmeniz gereken her ışık yanıp söndüğünde balığın 3-4 saniye içinde yemi alıp bitirmesidir. Işık yanıp söndükten sonra yemi akvaryuma atıyorsanız ve balık yemi alamıyorsa, attığınız yerde bulamıyorsa olmaz. Bunlara dikkat ederek bu çalışmayı balığın yem yeme zamanlarında tekrarlayın. Bir kaç gün bu şekilde çalıştıktan sonra balık artık el fenerinin ışığına şartlanmış olacaktır. Balığın el fenerinin ışığını rahatlıkla algılayabilmesi lazımdır. Onun için akvaryumunuzun durumuna göre akvaryumun kendi ışığını biraz loş yapmanız gerekebilir. El fenerinin ışığınıda balığın üzerine doğru yakın.

Eğitimin ikinci aşaması balığa hedef çubuğuna dokunmasını ve takip etmesini öğretmek olacaktır. Aynı hedef çubuğu köpekler için de kullanılır ve köpek bu çubukla tasma bağlanmadan, zorlanmadan yönlendirilir. Hedef çubuğu olarak akvaryumun boyuna uygun rahatlıkla her yerine uzatabileceğiniz bir çubuk kullanmanız ve çubuğun ucunu belirlemek için de bu kısmına açık renkli bir lastik takmanız uygun olur.
Hedef çubuğunuzu akvaryuma sokup balığın biraz önünde tuttuğunuz zaman balık merak edip mutlaka burnuyla ucuna dokunacaktır. Balık burnuyla çubuğun ucuna dokunduğu an el fenerinizi yakıp söndürün ve ardından yemi verin. Bu işlem aynı yukarıda balığı şartlı pekiştirciye şartlarken olduğu gibi yapılmalıdır. Hedef çubuğu balığın önüne tutulduğu ve balığın burnuyla ucuna dokunduğu zaman hemen ışık yakılıp söndürülmeli ve yem verilmelidir. Bu işlem rahatlıkla yapılmaya başlandığında bu sefer çubuk balıkdan biraz daha uzakda akvaryuma sokulmalı ve balığın gelip çubuğa dokunması beklenmelidir. Balık dokunduğu an ışık yakılıp söndürülüp yem verilmelidir. Balık bunu da rahatlıkla yapmaya başladıktan sonra balığa artık çubuğu takip etmesi öğretilebilir. Bu sefer çubuğu akvaryuma sokun ve balık dokunmak için geldiğinde yavaşca balıkdan uzaklaştırın ve balığın çubuğun peşinden gitmesine müsaade edin ve birden durun, balık gelip çubuğa dokununca tekrar ışığı yakıp söndürün ve yemi verin. Bu işlemi de balık rahatlıkla yapmaya başlayınca çubuğu biraz daha fazla süreyle ve değişik yönlerde gezdirerek balığın takip etmesini ve sonunda da dokunup ışık yanıp söndükten sonra yemi almasını sağlayın. Bütün bu çalışmalar sonunda balığınız artık hedef çubuğu ile yönlendirmeye hazır demekdir.

Hedef çubuğu ile yönlendirebildiğiniz balığınız için operant şartlanma kullanarak çeşitli davranışları yapma sıklığını arttırabilirsiniz. Eğer balığın kendi kendine yaptığı bir davranışı şartlı pekiştireç ile pekiştirdiğiniz zaman o davranışı balık yapmaya devam edecektir. Balığa da bir davranışı kendi isteğiyle yaptırmak için onu hedef çubuğu ile yönlendirmeniz gerekir.

Akvaryumdaki balığa yaptıracaklarınız sizin yaratıcılığınıza kalmıştır. Temel kuralları bilip uyguladıktan sonra bunları kendi yaratıcılığınız ile yönlendirip balığınızı eğitebilirsiniz. Bunlara bir kaç örnek balığı herhangi birşeyin altından veya içinden geçirmek, herhangi bir yere burnuyla dokundurmak olabilir. Balıklar renkleri gördükleri için renklerle alakalı olarak da bazı şeyleri öğretmeniz mümkündür.

Akvaryumunuzun içine balığın içinden geçebileceği bir halka veya tünel gibi bir şeyi yerleştirin. Hedef çubuğunuzu takip etmesini öğrenen balık halkanın yanına geldiği zaman hedef çubuğunu halkanın arkasından balığa gösterin balık çubuğa dokunmak için halkanın içinden geçmek zorunda kalacaktır. Balık halkadan geçer geçmez hedef çubuğunu çekin ve el fenerinizi yakıp söndürün ve hemen yemini verin. (Balığa hedef çubuğunu takip etmesini öğretirken balığın çubuğun ucuna dokunmasına müsaade ediyorduk. Burada buna müsade edilmeyecek ve balık halkadan geçtikten sonra hedef çubuğu balığın görüş alanından hemen çekilecektir.) Bu işlemi defalarca yapmaya devam edin. Bir müddet sonra balık halkadan geçildikce yemin geldiğini algılamaya başlıyacak ve devamlı halkadan geçmeye başlıyacaktır.
Bundan sonra artık balığı halkadan geçirmek için bir komutun eklenmesi gerekmekdedir.
Akvaryum balığına köpek de olduğu gibi sözcüklerle komut veremiyeceğimize göre ona cama vurarak bir sinyal verebiliriz. Balık halkadan geçmeden önce halkaya doğru yönlendiğinde halkanın yakınında olmak üzere cama iki kere tık tık vurmanız ve balık halkadan geçtikten sonra yemini vermeniz cama vurulan bu tık tık sesin balığa camdan geçmesi gerektiği uyarısının verilmesini sağlayacaktır. Bu işlemde yeteri kadar yapıldığında halka akvaryumun içinde iken cama tık tık olarak vurulması balığı halkadan geçirecektir.
Bütün bu işlemleri kısaca maddeler halinde toparlarsam sırasıyla yapılacak işlemler şunlardır:
1- El feneri ışığı yakılıp söndürülecek ve ardından balığa yem verilecek.
2- Balık hedef çubuğuna dokunacak, dokunduğu an el feneri ışığı yakılıp söndürülecek ve ardından yem verilecek
3- Balık hedef çubuğuna dokunmak için uzandığında hedef çubuğu bir miktar çekilecek ve balık çubuğu takip ettikten sonra çubuğun hareketi durdurulacak ve balık çubuğun ucuna dokunduğu an el feneri ışığı yakılıp söndürülecek ve yem verilecek.
4- Akvaryuma konulan halkanın arkasından gösterilen çubuğa dokunmak için balık halkadan geçtiği zaman el feneri ışığı yakılıp söndürülecek ve yem verilecek.
5- Balık halkanın önünde iken cama tık tık vurulacak ve balık halkanın içinden geçtikten sonra el feneri ışığı yakılıp söndürülecek ve yem verilecek.

Yukarıdaki örneği kullanarak akvaryumdaki balığa değişik davranışları yaptırmak mümkündür. Halka yerine akvaryum zemininden yükseltilmiş bir çubuğu veya yeterli kalınlıktaki bir borudan vs. yaralanılabilinir.

Balıklar renkleri de görebildikleri için akvaryumun içine değişik renklerde cisimler konulup bazı renkler balığa öğretilip sadece o renklerdeki cisimleri dikkate alması sağlanabilinir. Örneğin sadece kırmızı halkadan geçmesi gibi.


Alıntı yapılamaz diye bir yazı olmadığı için alıntı yaptım..Herhangi bir şekilde izin alma şansım yoktu.. İnşallah faydalı olur.Kaynak:
http://www.pozitifkopek.com/balik.html
caneralcilioglu2010-02-06 17:35:18

Beğenenler: [T]213203,ozknsrht[/T]
Teşekkür Edenler: [T]213203,ozknsrht[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

CanerDKÇevrim Dışı

Kayıt: 21/01/2010
İl: Ankara
Mesaj: 570
CanerDKÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 06 Şubat 2010 12:26
Teşekkürler güzel bir paylaşım.Ama çoğu hobicinin pek vakti olmuyor bunları yapacak kadar.Benim meleklerim elimden yem yiyorlar.Hatta kapışıyorlar.Ben elimi kapağın üzerine koysam bile bütün balıklar hemen kapağın altında toplanıyor.Sizin dediğiniz maddeleri yapmak için çok uğraşmak gerekir ancak sonunda bir başarı elde edebiliriz diye düşünüyorum.Şahsen bir balık elden yem yiyorsa elinizi uzattığınızda hemen hepsi geliyorsa böyle halkadan geçirme vb. şeyleri neden yapmasın.Paylaşımın için tekrar tesekkür ederiz...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

reverseÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]6467,3[/B]
Kayıt: 29/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 2725
reverseÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 06 Şubat 2010 13:43
Teşekkürler bilgiler için.
Ama şöyle bir durum var. Balığını bir süs hayvanı gibi görenler ya da daha doğru tabir ile; bir süs köpeği gibi görenler için faydalı bilgiler olabilir.
Ancak ben, daha çok, balığın ürkek hareketlerle, yeme yaklaşıp, ani bir sorti ile ile yeme dalıp, yemi alıp bir kenara çekilip, orada yemeye çalışmasını daha çok tercih ederim. Ya da akvaryuma yaklaştığımızda 'hadi ver artık şu yemi' demeye çalışıyormuş gibi, akvaryumun sınırlarını zorlayan, yemi verdiğiniz anda da su yüzeyinde bir alabora oluşturarak yemi yutan bir balığı izlemeyi.
Saygılar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Caner AlçılıoğluÇevrim Dışı

Kayıt: 16/12/2009
İl: Usak
Mesaj: 839
Caner AlçılıoğluÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 06 Şubat 2010 14:20
Farklı bir bakış açısı ancak ben balıklarımla oynaşmayı elimi soktuğumda zıplamalarını daha çok seviyorum.enginkoc342010-02-06 23:58:26

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

anger.03Çevrim Dışı

Kurumsal Üye
Kayıt: 13/10/2009
İl: Aydin
Mesaj: 653
anger.03Çevrim Dışı
Kurumsal Üye
Gönderim Zamanı: 07 Şubat 2010 03:29

Adamın birinin el hareketleriyle 5 er li 3 erli tek sıra 2 şerli sıra şekliyle japon balıklarını yüzdürdüğünü izlemiştim daha önce.Japon balıkları bile eğitiliyorsa diğer balıklarlar herşeyi yapar bence Dil%20Çikarma


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

Caner AlçılıoğluÇevrim Dışı

Kayıt: 16/12/2009
İl: Usak
Mesaj: 839
Caner AlçılıoğluÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 07 Şubat 2010 03:32
Japonlara el ile yem yedirildiğine göre astronatlarla muhabbet edilir.. Ayrıca balıklara sevgi gösterdikten sonra her şeyi yaparlar..

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ESKONİÇevrim Dışı

Kayıt: 13/07/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 157
ESKONİÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 14 Şubat 2010 00:59
Sevgi herşeyin ilacıdır bence.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

L-serisiÇevrim Dışı

Kayıt: 18/10/2009
İl: Antalya
Mesaj: 518
L-serisiÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 14 Şubat 2010 12:27
 Benim eski zebra danio larım akvaryuma elimi soktuğumda parmaklarımın arasına girip çıkıyorlardı.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

suatkeskinÇevrim Dışı

Kayıt: 06/10/2008
İl: Bursa
Mesaj: 20
suatkeskinÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 15 Şubat 2010 13:03
Benim Hongilerimde yanımda kimse yoksa elimden yem yedikleri gibi sanki parmaklarımıda yiyorlar. :))

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

merlictÇevrim Dışı

Kayıt: 04/04/2009
İl: Izmir
Mesaj: 54
merlictÇevrim Dışı

PionsiÇevrim Dışı

Kayıt: 21/12/2017
İl: Istanbul
Mesaj: 2
PionsiÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 06 Şubat 2018 21:56
Plati Balığım Betta Balığınıda Ornek Alıyor Çok Faydalı Bir Bilgi Balığınızı Aç Bırakınca Daha Etkili Oluyor

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir