Önerilerinizle bitkili (olacak inşallah)


H.peksüÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 31/01/2010
İl: Antalya
Mesaj: 504
H.peksüÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Kasım 2010 09:30
[QUOTE=aoktem] Hüsnü abi, kişisel bir görüşümü paylaşmak istiyorum. Katılan arkadaşlarım olacağı gibi; pek tabi katılmayan arkadaşlarım da olcaktır. Bana göre aslında ''yosundan mutlak kurtulmak'' gibi bir durum olamaz. Çünkü alg sporları suda doğal olarak mutlaka var. Bizim suya kattığımız gübrelerden diğer bitkiler gibi,onlarda faydalanıyor ve çoğalıyor. İlk zamanlarda bu yosun olayına ben fevkalade takmış durumdaydım. Şimdilerde ise bunu, suya kattığımız kimyasal maddelerin bitkiler tarafından tüketilemeyen miktarının; suda daha fazla çözünük durumda kalarak balıklara zarar vermesini engelleyen bir mekanizma olarak görüyorum. Yani elinin ayarı fazla kaçarsa yada akvaryumdaki dengeyi bozan başka unsur varsa bir erken uyarı göstergesi gibi. Bazı yosun türlerini tetikleyen farklı unsurlar olabiliyor. Kimi türler farklı sorunların habercisi olabiliyor. Yosunsuz akvaryumu her şeyin dengede olduğunun bir göstergesi olarak idealleştirilebilir fakat her akvaryumda illaki olacaktır. Ayrıca yosun otçul yada omnivor beslenen balıklar için harika ve doğal bir ek besin. Neden onları proteinli gıdaların yanında harika bir salatadan :) mahrum edelim ki. Bizim akvaryumlarımızdaki siyamlı alg yiyici,vatoz ağızlı çöpçü,fırça ağızlı vatoz,cüce vatoz,bilumum karidesler,pek çok salyangozlar vs. bunları severek tüketiyor. Sürekli kuru yem verdiğimiz pek çok omnivor balık arada resmen otluyor :) Maksat iş şirazesinden çıkmasın :D Evet, görsel açıdan hoş değil ve görsellik sunan akvaryumlarda da bulunmaması gerekli ama bu uzun süreler sürdürülebilir bir durumda değil. Dengeyi bozan her hangi bir unsur olduğunda kendini mutlaka gösterecektir. Maksat mümkün mertebede az miktarda tutmak ve alg yiyicilerinde yardımıyla kontrolden çıkmamasına çalışmak olmalı. Yani ben ''yosunla mücadeleyi''; tarım bakanlığının ''kımılla mücadelesi'' gibi algıla mamayı daha doğru buluyorum sevgiler, saygılar abi... [/QUOTE]
Aydın bey aslında söylediğiniz gibi doğal ortamlarında(dere,göl,deniz)olmazsa olmazı değilmi yosun,benimde gözlemlediğim kadarıyla hemen hemen tüm balıklar ara sıra ucundan kenarından tırtıklıyor yosunu,olmasa bu seferde biraz olsaydı keşke diye hayıflanırmıydık acaba?aslında seninde dediğin gibi kontrol altında tutulduğu sürece zararından çok faydaları olduğu kanaatindeyim,bu yüzden sağlıklı bir tankın doğal döngüsü içinde bu tip oluşumlarında olması kaçınılmaz, bu yüzden herşeyin dengede olmasına dikkat ederek,sevgili balıklarımızın mönülerindeki çeşitliliği zengin tutmak adına gözlemlerimizi sürdürerek tankımızın doğal döngüsünü yakaladığı andan itibaren gerekmedikçe müdahele etmekten kaçınırsak sanıyorum gerçek seyir zevkine varmış olacağız,saygılarımla hayırlı günler.


[QUOTE=hedayse]Hüsnü abi Allah yardımcın olsun, aslında Aydın abinin de dediği gibi yosun öyle aman aman kafaya takılacak bişi değil ama git gide çoğaldıkça ve görselliği bozdukça insanın canını sıkıyor ve takıntı haline geliyor. Abi, haftada 3 defa demişsin ama bu konuda dikkatli olman gerekiyor, üstadlar çok daha iyi bilir ama benim bildiğim kadarıyla nitrat ve fosfat dengesini 1/10 olarak ayarlamak gerek. Yani  1 ppm Fosfat / 10 ppm Nitrat olarak. Abi aslında PPS pro yöndetmini denesen çok daha iyi olur diye düşünüyorum. Yani Potasyum Nitrat ve Fosfat gübresi bir arada dozlama ile. Ha dersen ki Hakan ben bunları ayrı ayrı veririm oda olabilir. Neticede NPK çok önemli. Gerekirse yüksek dozda uygulayıp haftada 2 defa %50 su değişimi yapabilirsin abi buda işe yarayacaktır.
 
Saygılar.
[/QUOTE]
Yok hakan kardeş öyle fazla takmış falan değilim,hatta bazı durumlarda faydası bile olduğu kanaatindeyim ama görselliği korumak adına tankta kontrol altında tutulması gerekiyor yoksa heryeri sarabilir,gübrelemede yazdığın oranlara dikkat edeceğim,lakin fosfat testim şu an yok en kısa sürede edineceğim bende tunç beyden alınmış (micro element,potasyum,nitrat,fosfat ve demir) gübreleri mevcut gübrelemeyi aksatmadan devam ediyorum sanıyorum gerken miktarları tutturamadaığım için yosun zaman zaman çoğalıp zaman zaman azalıyor,gübrelemeyi kararında ve doğru yapmak çok önem arzediyor buda tabiki su değerlerini sürekli gözlem altında tutmaktan geçiyor, bu da herzaman mümkün olamıyor işte herkes gibi iş güç,zaman meselesi yani.Saygılar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ativanÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/02/2009
İl: Aydin
Mesaj: 961
ativanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Kasım 2010 11:00
Üstad, 'monosolenium anca 2,3 haftadan sonra şekil almaya başlıyacakmış aldığım yer(yerli bitki.com)öyle dedi' buna benzer bir cümle banada geçmişte söylenmişti.
Bitki oldukça kötü durumda gelmiş ve sadece bir iki nokta dışında canlanma olmamıştı ama sabretemem söylendi.
Neyse bekledik ama altta kalan bitkileri çürümeye başlayınca tankta hiç görmediğim kadar sakal yosunu gördüm. Su değişimi, ışık azaltma işe yaramadı. En sonunda sıkılıp bitkiyi attım ve bir hafta içinbde sakal yosunları hız kesti ve zamanla kaybıldular bilginize.
Saygılar

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

H.peksüÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 31/01/2010
İl: Antalya
Mesaj: 504
H.peksüÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Kasım 2010 12:24
[QUOTE=ativan]Üstad, 'monosolenium anca 2,3 haftadan sonra şekil almaya başlıyacakmış aldığım yer(yerli bitki.com)öyle dedi' buna benzer bir cümle banada geçmişte söylenmişti.
Bitki oldukça kötü durumda gelmiş ve sadece bir iki nokta dışında canlanma olmamıştı ama sabretemem söylendi.
Neyse bekledik ama altta kalan bitkileri çürümeye başlayınca tankta hiç görmediğim kadar sakal yosunu gördüm. Su değişimi, ışık azaltma işe yaramadı. En sonunda sıkılıp bitkiyi attım ve bir hafta içinbde sakal yosunları hız kesti ve zamanla kaybıldular bilginize.
Saygılar
[/QUOTE]
Ahmet  bey estafurullah üstadlık henüz bizim için çokta uygun bir terim olmamakla beraber diğer çok değerli forum üyesi olan bu işin gerçekten ustası olmuş üstad abi ve kardeşlerimizin deneyimlerini gözlemleyerek yeni şeyler öğrenerek gerektiğinde forum içinde nacizane bildiklerimizi paylaşarak bir nebzede olsa bu hobiye katkımız oluyorsa ne mutlu bize.Ayrıca  değerli uyarınız için teşekkür ederim,bu yerli bitkiden aldığım (monoselenilum)da maalesef hiç bir gelişme yok, bende tanktan çıkartacağım bu gidişle ayrıca dediğiniz gibi, sürekli bir çürüme var bulunduğu yerde, sakal yosununun kaynağı o olabilir herhalde, bu yüzden biraz geç kalmakla  beraber uyarınızla uyanmış olarak ve teşekkürlerimle birlikte  şu an itibarıyla tanktan uzaklaştırıyorum.Saygılar.
H.peksü2010-11-04 18:50:26

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

sayerÇevrim Dışı

Özel Üye
[C]2,1,65899[/C]
Kayıt: 14/01/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 1267
sayerÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 04 Kasım 2010 23:13
 
Hüsnü bey,bugüne kadar herhangi bir bitkinin yosuna sebep olduğunu görmedim.Yukarıda ki bitkiyi hiç yetiştirmedim ,sanırım riccia türü bir bitki.
 
Ama eğer high-tech sistem de devam etmeye gerçekten kararlıysanız,size önerim öncelikle sağlam bir Co2 sistemi kurmalısınız.( high-tech bitki tanklarının kalbi diyebilirim.)100lt kadar olan tanklar mayalı sistemle bir şekilde idare edilebilir belki ama daha büyük tanklar için tüplü sistem kaçınılmaz.
 
Yosun oluşumunu önlemek adına, genel de gözden kaçırılan bir nokta var, co2 i sadece gerekli düzeyde vermekte yeterli olmuyor (20-30 ppm).Stabil ve istiktarlı bir şekilde vermek gerekiyor.Yani co2 gübreleme yönteminiz de önemli.Bana göre En sağlıklı olan 2 yöntem var ;
* Co2 i 7/24 vermek,
* Ph control cihazı kullanmak,
Ph control cihazları biraz maliyetli olduğundan dolayı ben 7/24 vermeyi tercih ediyorum,çünkü istikrarlı co2 gübrelemesi yapmak yosun oluşumu açısından çok önemli.
 
Sizin tankınızın bitki yoğunluğu gayet iyi,yani suda besin fazlası oluştuğunu sanmıyorum.(hatta sanırım siz de besin eksikliği var,buruşan yapraklar vb.) Geriye iki nokta kalıyor, yetersiz ve düzensiz co2 ve dengeli makro-mikro gübreleme.Gübreleme de dengeyi ,deneme yanılma yoluyla ve gözlemle ilerleyen zamanlar da nasıl olsa bulucaksınız.Bu konuda tecrübe sahibi olduktan sonra inanın testleri kullanma ihtiyacı bile hissetmeyeceksiniz.İyi bir gözlemci olmak yeterli olucak. 
 
Başarılar diliyorum...
sayer2010-11-04 23:20:31

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

H.peksüÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 31/01/2010
İl: Antalya
Mesaj: 504
H.peksüÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 05 Kasım 2010 00:21
[QUOTE=sayer]
 
Hüsnü bey,bugüne kadar herhangi bir bitkinin yosuna sebep olduğunu görmedim.Yukarıda ki bitkiyi hiç yetiştirmedim ,sanırım riccia türü bir bitki.
 
Ama eğer high-tech sistem de devam etmeye gerçekten kararlıysanız,size önerim öncelikle sağlam bir Co2 sistemi kurmalısınız.( high-tech bitki tanklarının kalbi diyebilirim.)100lt kadar olan tanklar mayalı sistemle bir şekilde idare edilebilir belki ama daha büyük tanklar için tüplü sistem kaçınılmaz.
 
Yosun oluşumunu önlemek adına, genel de gözden kaçırılan bir nokta var, co2 i sadece gerekli düzeyde vermekte yeterli olmuyor (20-30 ppm).Stabil ve istiktarlı bir şekilde vermek gerekiyor.Yani co2 gübreleme yönteminiz de önemli.Bana göre En sağlıklı olan 2 yöntem var ;
* Co2 i 7/24 vermek,
* Ph control cihazı kullanmak,
Ph control cihazları biraz maliyetli olduğundan dolayı ben 7/24 vermeyi tercih ediyorum,çünkü istikrarlı co2 gübrelemesi yapmak yosun oluşumu açısından çok önemli.
 
Sizin tankınızın bitki yoğunluğu gayet iyi,yani suda besin fazlası oluştuğunu sanmıyorum.(hatta sanırım siz de besin eksikliği var,buruşan yapraklar vb.) Geriye iki nokta kalıyor, yetersiz ve düzensiz co2 ve dengeli makro-mikro gübreleme.Gübreleme de dengeyi ,deneme yanılma yoluyla ve gözlemle ilerleyen zamanlar da nasıl olsa bulucaksınız.Bu konuda tecrübe sahibi olduktan sonra inanın testleri kullanma ihtiyacı bile hissetmeyeceksiniz.İyi bir gözlemci olmak yeterli olucak. 
 
Başarılar diliyorum...
[/QUOTE]
Ertuğrul bey monoselenium bir taban bitkisi ve benim tankımda çok istediğim bir bitki ama maalesef bir türlü istediğim şekilde gelişme göstermedi,şimdi burda şuna veya buna sebep oldu demek doğru olmaz fakat bitkinin 1-2 yaprağı dışında hertarafı karardı bu durumdanda karidesler haricinde bende dahil Kizginhiç kimse memnun değildi,sakal yosununun kaynağı olmasa bile görüntü kirliliğini engellemek adına zaten alacaktım, ahmet beyin uyarılarından sonrada iyice durumuna bakıp bitkiyi tanktan almanın çok daha uygun olacağını düşünerek uyguladım,bakalım artı ve eksileri olacakmı.Co2 konusunda yazdıklarınızda yüzde yüz haklısınız istikrarlı bir gaz çıkışı maalesef sağlayamadım fakat onuda hallediyorum antalya sanayiden nihayet ince ayar vanasını bir arkadaşım vasıtasıyla edindim yarın veya şu bir kaçgün içinde sisteme dahil edeceğim.
Su testleri konusuda ayrı bir karın ağrısı benim için birkaç eksik test var elimde olmayan onlarıda ediniyim su değerlerini tam olarak ondan sonra çözeceğim inşallah.Saygılar. H.peksü2010-11-05 11:05:59

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

H.peksüÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 31/01/2010
İl: Antalya
Mesaj: 504
H.peksüÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 12 Kasım 2010 23:23
Cümleten herkese şimdiden hayırlı bayramlar dilerim,akvaryumda bir yandan kiraz ve amano karidesler bir yandan SAE ler bir yandan cüce vatozlar bir yandan otto lar tabi bir yandanda ben hep beraber yosun mücadelesi vererekten, aslanlar gibiBig%20smile çarpışmaktayız.Hatta bu işle başa çıkabilmek için vardiye usulü mesai sistemi getirdim çalışmalarımıza.Şaka bir yana ben bu saç sakal yosunu işnde ciddi ciddi kurmuş olduğum tabandan şüphelenmeye başladım,bir şeyler yanlış?  her şeyi deniyorum ama yosun bir miktar azalır gibi oluyor sonra bir bakıyorsun gemi azıya almış olarak geri geliyor pes demiyorum ama cidden bu işin tadı kaçıyor akvaryumun ışıklandırmasını güçlendirdim acaba ondanmı oluyor bilmem,?neyse buyrun tankımdan bir kaç kare.
Amano karidesler
SAE
Nerite
Mango kökü,anubais nana,nerite ve otto
Kiraz karides
Dev güller,cabomba ve jawa moss'un üst'ten görünümü
Anubias'ın da üstünde sakal oluşumu ufaktan var,hayırlı akşamlar,sağlıklı bitki ve balıklar,saygılarımla.
 
 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ativanÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 09/02/2009
İl: Aydin
Mesaj: 961
ativanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 12 Kasım 2010 23:51
Üstad su mercimekleri denedin mi?
Ben sakal yosunu mücadelesinde ciddi destek almıştım.
Saygılar

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

yeniçeri 34Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 408
yeniçeri 34Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2010 01:10
Hüsnü abi ekip bomba gibi. Ancak bukadar olur. Tabandan kaynaklanıyor diyorsun; acaba alttaki malzemeler salınım mı yapıyor? CO2 meselesini bir çözüme kavuşturabildin mi? Ertuğrul beyin tavsiyesine uygun olarak 7/24 verebilirsin gazı. Daha istikrarlı olacaktır. Aydınlatmayı arttırman iyi bir düşünce. Belki bir miktar gübre kullanım miktarını azaltabilirsin. Bitkilerin tüketebildiğinden fazlasını kullanıyor olabilirsin. Bunu tankı sürekli gözlemleyerek ayarlayabilirsin. Yani iş sana kalıyor ve gerekli miktarı göz kararı kestirmene bağlı. Bu ölçü işleri herzaman kitaptaki gibi ppm, ml hesabıyla denkleşmiyor. Bitkilerin ihtiyaç duydukları kullanım miktarı ve tankın bitki yoğunluğuda bence önemli faktörler.
Ahmet bey (ativan) su mercimeği önermiş. Sanırım nitrat fazlası için bu önerisi. Fakat su mercimeği tankın yüzeyini zamanla kaplar ve ışığı kesebilir.Sen toplarsın o yine yayılır :) Ayrıca elini kolunu tanka her soktuğunda üzerine yapışır. Gerçi ben severim bu durumu :) ama sen severmisin bilmem. Yine bir başka yüzey bitkisi olan pista kullanabilirsin; eğer sorunun bundan kaynaklanıyorsa tabi. Yılmaz bey taban bitkilerinin ışığı kesilmesin diye vantuz ve misine yardımıyla yüzeye bir hat çekip pistaları ona göre yerleştirmişti. Böylece yüzeyde serbest olan pistalar bariyere takılıp taban bitkilerinin ışığını kesemiyordu. pistada iyi bir nitrat tüketicisidir ve su mercimeği gibi küçük olmadığından tanktan çıkarmasıda kolaydır. Bence elindeki kitle bir  test yap. Sudaki nitrat, fosfat vs. miktarını hep beraber görelim. İcab ederse biraz gübrelemeyi kısabiliriz.
aoktem2010-11-13 01:24:46

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

H.peksüÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 31/01/2010
İl: Antalya
Mesaj: 504
H.peksüÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 13 Kasım 2010 17:34
[QUOTE=ativan]Üstad su mercimekleri denedin mi?
Ben sakal yosunu mücadelesinde ciddi destek almıştım.
Saygılar
[/QUOTE]
Ahmet bey tavsiyeniz için teşekkür ederim,su mercimeği sokmayı pek istemiyorum tankıma, suya adapte olduktan sonra çok fazla yayılım gösteren bir bitki olduğu için,yinede sağolun,sağlıklı bitki ve balıklar diler,mubarek kurban bayramınızı kutlarım,saygılar.

[QUOTE=aoktem] Hüsnü abi ekip bomba gibi. Ancak bukadar olur. Tabandan kaynaklanıyor diyorsun; acaba alttaki malzemeler salınım mı yapıyor? CO2 meselesini bir çözüme kavuşturabildin mi? Ertuğrul beyin tavsiyesine uygun olarak 7/24 verebilirsin gazı. Daha istikrarlı olacaktır. Aydınlatmayı arttırman iyi bir düşünce. Belki bir miktar gübre kullanım miktarını azaltabilirsin. Bitkilerin tüketebildiğinden fazlasını kullanıyor olabilirsin. Bunu tankı sürekli gözlemleyerek ayarlayabilirsin. Yani iş sana kalıyor ve gerekli miktarı göz kararı kestirmene bağlı. Bu ölçü işleri herzaman kitaptaki gibi ppm, ml hesabıyla denkleşmiyor. Bitkilerin ihtiyaç duydukları kullanım miktarı ve tankın bitki yoğunluğuda bence önemli faktörler.
Ahmet bey (ativan) su mercimeği önermiş. Sanırım nitrat fazlası için bu önerisi. Fakat su mercimeği tankın yüzeyini zamanla kaplar ve ışığı kesebilir.Sen toplarsın o yine yayılır :) Ayrıca elini kolunu tanka her soktuğunda üzerine yapışır. Gerçi ben severim bu durumu :) ama sen severmisin bilmem. Yine bir başka yüzey bitkisi olan pista kullanabilirsin; eğer sorunun bundan kaynaklanıyorsa tabi. Yılmaz bey taban bitkilerinin ışığı kesilmesin diye vantuz ve misine yardımıyla yüzeye bir hat çekip pistaları ona göre yerleştirmişti. Böylece yüzeyde serbest olan pistalar bariyere takılıp taban bitkilerinin ışığını kesemiyordu. pistada iyi bir nitrat tüketicisidir ve su mercimeği gibi küçük olmadığından tanktan çıkarmasıda kolaydır. Bence elindeki kitle bir  test yap. Sudaki nitrat, fosfat vs. miktarını hep beraber görelim. İcab ederse biraz gübrelemeyi kısabiliriz.
[/QUOTE]
Aydın bey kardeşim ekip bomba hakketen ama bende bi amelelik var herhal Kahkaha yani ekipde olmasa ne halt edicekmişiz bilmem.Işık sıstemime 1adet daha 30 wat t8 sylvania grolüx ekleyerek toplamda 150 wat değerine yükselttim umarım bu ışık gücü yeterli gelecektir.Tabandan şüphelenmemdeki sebep şu, su değerlerim genelde normal,bu gün yaptığım ölçümler aşağıda,fosfatı şimdilik ölçemedim çünkü henüz test'i almış değilim.
PH---------------7,5
KH---------------9
GH---------------12
NİTRİT----------0.3 mg'1
NİTRAT---------12,5mg'1
Gübrelemeyede çok önem veriyorum ve hatta bir ara sayın tunç beyin ambalaj üstündeki oranlarıda uyguladım ama maalesef yosun herhalikarda artarak devam etti,uzun bir süredir gübrelemeyi zaten normalin altında uyguluyorum buda ister istemez bazı bitkilerde,besin eksikliğine sebep oluyor buda kendini yapraklarda sararma ve delik oluşumları ile belli ediyor,aslına bakarsanız herşey tecrübe edinmeye dayanıyor bitkilerin ihtiyaçları,canlı bitki uyumu gübre ve ışıklandırma periyotları gibi,her bitki türünün ve her canlının kendine göre gereksinimleri var,biz burada bir suni dünya kurup herşeyin dört dörtlük olmasını bekliyoruz,olmaz diye birşey yok tabi ama zor bu yüzden bu problemlerle devamlı karşılaşacağız (en azından tecrübe kazanana kadar)gibime geliyor.
Biraz lafı uzatıp sizinde değerli zamanınızı aldım özür dilerim,hayırlı bayramlar,sağlıklı bitki ve balıklar dilerim,saygılar.
 


Cüce vatos mesaide
Dekor ve ekipmanlarında temizlenmesi lazım
[VID]http://www.dailymotion.com/video/xfmg6m_03112010011_animals[/VID]
Son olarak zebraların jawa moss içindeki kurlaşmaları

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

yeniçeri 34Çevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 04/08/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 408
yeniçeri 34Çevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 14 Kasım 2010 01:45
Hüsnü abi,bir diş fırçası yardımıyla ve elle yosunları temizleyebilirsin. Su değişimlerini de sıklaştır. Co2 de dikkatlice biraz daha artırabilirsin yada 7/24 olarak aynı düzeyde, düzenli olarak ver. Aydınlatmayı artırman iyi olmuş. Yemlemeyide biraz azaltabilirsin. Micro element ve demir gübrelerinide dikkatli kullan derim. Yeni kurulan tanklarda bunlar sistem oturana kadar herzaman olabilecek şeyler. Benim şansıma diyelim artık bu sorunlarla bu kadar uğraşmadım. Tecrübesi olan diğer arkadaşlarında tavsiyesini almak gerek. 

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

sayerÇevrim Dışı

Özel Üye
[C]2,1,65899[/C]
Kayıt: 14/01/2009
İl: Istanbul
Mesaj: 1267
sayerÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 14 Kasım 2010 09:25
 
Hüsnü bey, eğer yukarıdaki test değerleri doğruysa (ben genelde 2 kere tekrarlarım) sorunun kaynağı zaten ortada.
Kh 9
Ph 7.5
bu değerlere göre tanktaki co2 miktarı 9 ppm seviyelerinde ki bu çok düşük.Daha önce de yazdığım gibi minumum 20 ppm seviyelerinde olması gerekiyor.Sakal yosunlarının bence başlıca nedeni bu.
 
 
 
Bu tabloyu kullanarak co2 seviyenizi tespit edebilirsiniz.
Nitrat seviyeniz 12.5 ppm yeterli ama bunun karşılığında fosfatınızında 1 ppm seviyelerin de olmasında fayda var.Bu dengeyi de kurarsanız yavaş yavaş sorunlarınızın ortadan kalkacağına inanıyorum.
 
 
sayer2010-11-14 09:27:06

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

H.peksüÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 31/01/2010
İl: Antalya
Mesaj: 504
H.peksüÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 14 Kasım 2010 22:44
[QUOTE=aoktem]Hüsnü abi,bir diş fırçası yardımıyla ve elle yosunları temizleyebilirsin. Su değişimlerini de sıklaştır. Co2 de dikkatlice biraz daha artırabilirsin yada 7/24 olarak aynı düzeyde, düzenli olarak ver. Aydınlatmayı artırman iyi olmuş. Yemlemeyide biraz azaltabilirsin. Micro element ve demir gübrelerinide dikkatli kullan derim. Yeni kurulan tanklarda bunlar sistem oturana kadar herzaman olabilecek şeyler. Benim şansıma diyelim artık bu sorunlarla bu kadar uğraşmadım. Tecrübesi olan diğer arkadaşlarında tavsiyesini almak gerek.  [/QUOTE]
Aydın bey diş fırçası kullanıyorum,diş fırçası baya bir kolaylaştırıyor yosun toplama işini,su değişimlerimi haftada 3 e çıkardım,Co2  de 7/24 vereceğim,bakalım ne olacak.saygılar.

[QUOTE=sayer]
 
Hüsnü bey, eğer yukarıdaki test değerleri doğruysa (ben genelde 2 kere tekrarlarım) sorunun kaynağı zaten ortada.
Kh 9
Ph 7.5
bu değerlere göre tanktaki co2 miktarı 9 ppm seviyelerinde ki bu çok düşük.Daha önce de yazdığım gibi minumum 20 ppm seviyelerinde olması gerekiyor.Sakal yosunlarının bence başlıca nedeni bu.
 
 
 
Bu tabloyu kullanarak co2 seviyenizi tespit edebilirsiniz.
Nitrat seviyeniz 12.5 ppm yeterli ama bunun karşılığında fosfatınızında 1 ppm seviyelerin de olmasında fayda var.Bu dengeyi de kurarsanız yavaş yavaş sorunlarınızın ortadan kalkacağına inanıyorum.
 
 
[/QUOTE]
Ertuğrul  bey  su değişimlerini sıklaştırdım, sadece denemediğim co2 yi 7/24 vermek onuda uygulamaya başlıyorum.Verdiğiniz şemaya göre hakkaten co2 düşük,çok teşekkür ediyorum uyarınıza, sanıyorum bu sefer bu işi çözeceğim,saygılar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

OGuz51Çevrim Dışı

Kayıt: 16/10/2009
İl: Balikesir
Mesaj: 18
OGuz51Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 15 Kasım 2010 01:43
Hüsnü bey bende sizin kadar ince takip ediyordum bitkilimi başlarda bende aynı sorunu yaşıyordum çeşitli çözümler denedim bir tek kimyasallara başvurmadım ama sakal yosununa kesin çözüm günlük ışıklandırmanızı periyotlar halinde yapmanız ve aşırı ışıklandırmadan kaçınmanız + günlük olarak %10 gibi sık su değişimi yapmanız olucaktır.Ben ancak bu şekilde üstesinden gelebildim basit bi çözüm gibi gözüksede işe yarıyor sadece paylaşmak istedim ilgilerinize kolay gelsin Tebessüm

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

H.peksüÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 31/01/2010
İl: Antalya
Mesaj: 504
H.peksüÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 15 Kasım 2010 17:37
[QUOTE=OGzX]Hüsnü bey bende sizin kadar ince takip ediyordum bitkilimi başlarda bende aynı sorunu yaşıyordum çeşitli çözümler denedim bir tek kimyasallara başvurmadım ama sakal yosununa kesin çözüm günlük ışıklandırmanızı periyotlar halinde yapmanız ve aşırı ışıklandırmadan kaçınmanız + günlük olarak %10 gibi sık su değişimi yapmanız olucaktır.Ben ancak bu şekilde üstesinden gelebildim basit bi çözüm gibi gözüksede işe yarıyor sadece paylaşmak istedim ilgilerinize kolay gelsin Tebessüm[/QUOTE]
Teşekkür ederim sevgili kardeşim paylaşımın için,önerini dikkate alacağım,hayırlı bayramlar.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir