İznik Gölü Biyotopu (neredeyse)


ReallyÇevrim Dışı

[C]4,1,10135[/C] [B]3329,2[/B] [B]2829,3[/B]
Kayıt: 10/04/2006
İl: Ankara
Mesaj: 3890
ReallyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:12


Boyut (cm): 100x40x50h

Kapasite (litre):
200lt

Canlılar:
4 Parachromis Motaguensis, 5 gambusya, 3-4 horozbina, 1 elma salyangozu, 1 kök anubias, Tilkikuyruğu benzeri bir tür yerel bitki, 134 adet su mercimeği.

Malzemeler: Tetratec ex700 dış filtre, 200W ısıtıcı, iç filtre, Sylvania Aquastar 30W ampul.

Akvaryum Bakımı: Günde 1 kez yemleme, 2 haftada bir su değişimi

Kullanılan Yemler: Tetra discus, Sera spirulina

Kullanılan İlaçlar ve/veya Katkılar: Hiçbir katkı maddesi ve ilaç içermez :)


Bu tank rahmetli GT den kalan tank. O öldükten sonra akvaryuma kendim bakmadığım için yeni bir çiklit almadım. Tamamen kapatmak da istemediğim için mevcut 50 civarı gambusya ile min. bakımda bir süre durmasına karar verdim. Bir süre sonra hediye gelen motaguense yavruları için sıcaklığı arttırdım ve bakım düzeyini arttırdım. Ayrıca İznik Gölü'nden motaguense yavruları ile beraber gelen çeşitli bitkileri ve horozbina yavrularını ekledim. Gelen motaguense yavruları ortalama 1.25 cm boyundaydılar, 50 küsur agresif gambusya varken hayatta kalmaları ve 3 aylık sürede ortalama 4cm büyümeleri beni çok şaşırttı. Bu güzel olayın ve eklediğim doğal malzemelerin verdiği şevkle dekorasyona biraz daha eğildim. Çiklit yavrularını ve horozbinaları rahatlatmak amacıyla gambusyaların sayısını 5 hamile dişiye düşürdüm (anlamadığım bir nedenle hiç erkek gambusya kalmamıştı - bünye zayıflığından olabilir). Yem artıklarının, ölülerin ve bitki parçalarının suyu bozmaması için elma salyangozu ekledim.

Motaguenseleri eklediğim andan itibaren sıcaklık 24-25 civarında seyretti. Sıcaklığı nispeten düşük olması doğal sıcaklık aralığı 18-24 olan horozbinalar için iyi oldu. Horozbinalar akvaryum ortamına şu ana dek çok az defa girmişler. Bu balıklardan çok keyif aldığım gibi, onları büyüterek (hatta üreterek) akvaryum piyasasına yayılmalarını sağlamak istiyorum. Şu an hepsi hayatta ama ilkin biraz zorluk çıkardılar. Kuru yem yemeyi reddediyorlar, ve ben hala yemediklerini 3 ay sonra akvaryumu tekrar gördüğümde farkettim. Bu 3.5 ay süre içinde ne yediler, yemedilerse nasıl hayatta kaldılar bilmiyorum. Durumu farkedince hemen çiğ balık eti atmaya başladım. Şu an balık etiyle gayet sağlıklılar ve büyümeye başladılar.

Motaguense yavrularının zor koşullarda hayatta kalarak beni şaşırttıklarını söylemiştim. Daha da güzeli hepsi hayatta kalmıştı. Şu an en büyükleri 7cm civarında. Bu baskın erkek kısa dönemde gambusyalara ve horozbinalara, uzun dönemde diğer motalara tehdit oluşturduğu için onu elimden çıkaracağım. Kalan motalarla hedefim içlerinden bir eş çift çıkarmak ve bu nadir ve güzel türün yayılmasına katkıda bulunmak. Horozbinaların geçen sürede kalan motalara yem olmayacak kadar büyüyeceklerini sanıyorum. Gambusyalar içinse bir planım yokTebessüm Gambusyalar ilkin GT ye canlı yem olarak eklenmişti, şimdi kalanlarınsa yavrularıyla özelikle horozbinalara besin takviyesi yapmalarını umuyorum. Amacım kısmen de olsa akvaryumun kendi kendine yetmesi.

Dekorasyondan pek bahsetmedim, fotolarda görülebileceği gibi birçok kütük, dal, taş ve bitki var. Bunlar sayesinde horozbina ve mota yavruları ilk geldiklerinde gambusyalardan korunabildiler.  Şimdi ise baskın olmayan motalar, horozbinalar ve gambusya yavruları 7cm lik predatörden korunabiliyorlarTebessüm Lakin erkek bir gambusya yavrusu hayatta kalıp büyümezse buradaki gambusyaların soyu tükenecek gibi görünüyor.

Biraz bitkilerden bahsedeyim; çok önceden aldığım anubias hala çok sağlıklı ve büyümeye devam ediyor. Az ışığa rağmen bir sorun gözlemedim. Bununla birlikte bitkilerle ve bitki akvaryumlarıyla ilgili bilgi ve deneyimim çok kısıtlı. Kökleri küçük balıklara harika bir saklanma alanı oluşturuyor. Örneğin mota yavrularını ilk eklediğimde 1cm boyundaki en küçük yavru uzun süre bu kökleri evi olarak kullandı. Anubiasa ek olarak tilkikuyruğuna benzer (belki ta kendisi) bir bitkiden 9-10 dal ve su mercimekleri var. Çiklitler ve gambusyalar geceyi bu tilkikuyruğuna benzer bitkinin içinde geçiiyorlar. Bitkinin içindeki balığı görebilmek imkansız, o derece sık. Akvaryumda su değerlerini hiç test etmedim. Dolayısıyla ihtiyaçları olan azot, fosfat ve CO2 yi alabiliyorlar mı bilmiyorum. Yüzeydeki bitkiyle ilgili gözlemim şöyle, en üstteki doğrudan ışık alan kısımlar çok yeşil ve canlı olurken ışık alımı az olan kısımlar kahverengileşiyor ve çürüyor. Büyük bir çürüme var, buna rağmen toplam canlı bitki miktarı pek değişmedi. Dolayısıyla idare ettiğini düşünüyorum. Su mercimekleri yeni eklendi sayılır, dolayısıyla onlarda bir artış veya azalma gözleyemedim. Işık en üstte belirttiğim gibi 30W lık bir ampulden ibaret. Bu bitkilerin yüzeyde olmaları daha iyi ışık almaları açısından bir avantaj. Su mercimeklerinin çoğalıp tilkikuyruğunun ışığını kesmesinden kaygılanıyorum, bunu göreceğiz.

Bu kadar bitki olunca ve hayvan/bitki oranı düşük olunca doğal olarak su değişimleri seyrek yapılıyor. Büyük balık olmadığı ve dışkı birikmesi olamayacağı için de dibe hiç dokunulmuyor.

Başlığı da biraz açıklayayım; tabi ki biyotop olmasında iddialı değilim, öyle bir amacım da yok. Ama çoğu malzeme ve canlı doğrudan İznik Gölü'nden alındığı için böyle bir başlık seçtim. Gambusyalar, horozbinalar, su mercimeği, tilkikuyruğu(?), sağdaki büyük mangrove hariç tüm kütükler ve birkaç taş İznik Gölü'nden geldi. Görülmeyen yerlerde birkaç yerel su salyangozunun da olduğunu düşünüyorum.

Bu akvaryumun benim için önemine gelince, bu akvaryum atıl olarak başladı ama sonunda oldukça doğal bir ortama dönüştü. Sayesinde dekorasyona ve akvaryuma bakış açım değişti. Eskiden sadece balıkları önemseyen bir anlayıştayken şimdi tamamen akvaryumun içini kapsayacak şekilde düşünüyor ve dekore ediyorum. Akvaryumda kısmen bir besin döngüsü olması ve büyük avcıdan mikro canlıya kadar hepsinin yaşayabilmesi harika. Doğal ortamın verdiği görsellik de cabası. Tabi akvaryum henüz bitmiş değil, ama ben bitmesi için fazla uğraşmayacağım, daha çok kendi kendine olacak. Daha fazla pislenmesini, kütük ve taşların eskimesini bekleyeceğim. Buradaki deneyimim ışığında herkese akvaryumlarını steril yerine olabildiğince doğal (akvaryumda görüp temizlediğimiz çoğu oluşum aslında doğal ve yararlı) ve müdahalesiz tutmalarını, balık sayılarını düşürmelerini tavsiye ediyorum. Akvaryumda doğal malzemeler kullanmak büyük bir zevk ve bu bahsettiğim doğallığı yakalamaya çok yardımcı olacaktır.


(Bu akvaryumda kullandığım çoğu malzemeyi toplamama yardım eden ve balık temininde yardımcı olan sevgili Rastlantısal'a çok teşekkürler..)


















Yandan görünüm:





Üstten görünüm:




Horozbina













Gambusya



Motaguense






















En büyük motaguense


































































Really2009-02-19 23:28:09

Beğenenler: [T]152930,barus[/T]

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

UzumakiNarutoÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 06/01/2007
İl: Hatay
Mesaj: 1905
UzumakiNarutoÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:21
Oldukça güzel olmuş tebrikler. Horozbina hoş bir canlıya benziyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ReallyÇevrim Dışı

[C]4,1,10135[/C] [B]3329,2[/B] [B]2829,3[/B]
Kayıt: 10/04/2006
İl: Ankara
Mesaj: 3890
ReallyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:23















En küçük motaguense














Really2009-02-19 23:30:04

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

sinorÇevrim Dışı

Özel Üye
[C]2,3,48207[/C]
Kayıt: 01/05/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 3480
sinorÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:27
Umut Abi ellerine sağlık , mükemmel olmuş . İmzandaki motaguense yazısının sırrınıda keşfetmiş olduk Big%20smile Horozbinalar çok hoş balıklarmış gerçekten ...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

sinan m.dÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 19/05/2008
İl: Kocaeli
Mesaj: 1571
sinan m.dÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:30
Maşallah ya çok doğal olmuş bence, tebrik ediyorum üstadım...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

AliMuratÇevrim Dışı

Kayıt: 12/11/2007
İl: Ankara
Mesaj: 640
AliMuratÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:37

Süper!!


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

sheldowÇevrim Dışı

Kayıt: 27/12/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 169
sheldowÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:37
Gerçekten çok güzel olmuş tebrik ederim...

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rastlantısalÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 25/04/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 4979
rastlantısalÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 19 Şubat 2009 23:47
İznik Gölünün kenarında yaşayan biri olarak, asıl ben sana teşekkür ederim. Her geldiğinde beraber iyi kötü birşeyler topladık toplamasına da ortaya çıkardığın kompozisyon harika olmuş.
Havaların soğuması ile gambusyalar derine çekiliyor ve ilk baharla geri geliyor. İlk bahara kadar yaşasınlar benden sana söz istemediğin kadar erkek gambusya gönderirim. Tebessüm
Bahsi geçen bitkinin adını bende bilmiyorum ve doğasında da alt kısımlar çürüyüp, üst kısımlar sürekli canlı kalıyor. Onun dışında senin tankına yakışacak yeni bitkiler buldum. Bir dahaki gelişinde yine gezilecek bir sürü yer var.
Horozbinaların kafasının böcek gibi dönmesine oldum olası bitiyorum. İri amerikan tankında av, yavrulukta avcı oluyorlar. Sen ne mutluki dengeyi yakalamışsın. İznik Gölü iskelesinden bakarken horozbina sürüsünün ölü balık yediğini görmüştüm. Resimlerinde bir tanesinin karnı içeri çekilmiş. Bir dahaki gelişinde sana 1 kilo israil sazanı havyarı ayarlarım onlardan verirsin.
Emeğini çok çok takdir ettim. Ve bir katkıda daha bulunmak istiyorum. İznik gölünde en son 3 yıl önce gördüğüm ve bir daha göremediğim dikence balığını senin için bu yaz arayıp bulacağım. Akvaryumunda harika görüneceğine eminim. Üstelik kendisi 8 cm büyüyen sazansıgillerden (dişli sazan). Aşağıdaki resime çok benziyor. Renkleri aynı ama vücudu daha yüksek. Bu türün gümüş renginde ve üstten 1 büyük alttanda 2 büyük dikeni olan bir akrabası daha vardı iznik gölünde. Ama onu 10 yıldır görmüyorum desem abartmış olmam.
 
Bendeki motaguensis yavruları yani seninkinin kardeşleri elim bir bakır sülfat zehirlenmesi ve üstüne biten biyolojik sisteme bağlı amonyak patlaması sonucu öldüler. Ben sana kepçeyi daldır ve doldur demiştim. Keşke beni dinleyip onlarca alsa idin çünkü sendekiler kayıpsız ve çok çok iyi bakılmış halde. Göz%20Kirpma
rastlantısal2009-02-19 23:52:24

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

nestaÇevrim Dışı

Özel Üye
[B]10420,2[/B]
Kayıt: 30/10/2008
İl: Ankara
Mesaj: 1923
nestaÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2009 00:08

Süper olmuş.Emeğinize sağlık.


Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

adnan_sarıkayaÇevrim Dışı

Kayıt: 25/02/2008
İl: Kocaeli
Mesaj: 457
adnan_sarıkayaÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2009 01:10
Tebrikler harika görünüyor.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

ReallyÇevrim Dışı

[C]4,1,10135[/C] [B]3329,2[/B] [B]2829,3[/B]
Kayıt: 10/04/2006
İl: Ankara
Mesaj: 3890
ReallyÇevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2009 12:57
[QUOTE=rastlantısal]İznik Gölünün kenarında yaşayan biri olarak, asıl ben sana teşekkür ederim. Her geldiğinde beraber iyi kötü birşeyler topladık toplamasına da ortaya çıkardığın kompozisyon harika olmuş.
Havaların soğuması ile gambusyalar derine çekiliyor ve ilk baharla geri geliyor. İlk bahara kadar yaşasınlar benden sana söz istemediğin kadar erkek gambusya gönderirim. Tebessüm
Bahsi geçen bitkinin adını bende bilmiyorum ve doğasında da alt kısımlar çürüyüp, üst kısımlar sürekli canlı kalıyor. Onun dışında senin tankına yakışacak yeni bitkiler buldum. Bir dahaki gelişinde yine gezilecek bir sürü yer var.
Horozbinaların kafasının böcek gibi dönmesine oldum olası bitiyorum. İri amerikan tankında av, yavrulukta avcı oluyorlar. Sen ne mutluki dengeyi yakalamışsın. İznik Gölü iskelesinden bakarken horozbina sürüsünün ölü balık yediğini görmüştüm. Resimlerinde bir tanesinin karnı içeri çekilmiş. Bir dahaki gelişinde sana 1 kilo israil sazanı havyarı ayarlarım onlardan verirsin.
Emeğini çok çok takdir ettim. Ve bir katkıda daha bulunmak istiyorum. İznik gölünde en son 3 yıl önce gördüğüm ve bir daha göremediğim dikence balığını senin için bu yaz arayıp bulacağım. Akvaryumunda harika görüneceğine eminim. Üstelik kendisi 8 cm büyüyen sazansıgillerden (dişli sazan). Aşağıdaki resime çok benziyor. Renkleri aynı ama vücudu daha yüksek. Bu türün gümüş renginde ve üstten 1 büyük alttanda 2 büyük dikeni olan bir akrabası daha vardı iznik gölünde. Ama onu 10 yıldır görmüyorum desem abartmış olmam.
 
Bendeki motaguensis yavruları yani seninkinin kardeşleri elim bir bakır sülfat zehirlenmesi ve üstüne biten biyolojik sisteme bağlı amonyak patlaması sonucu öldüler. Ben sana kepçeyi daldır ve doldur demiştim. Keşke beni dinleyip onlarca alsa idin çünkü sendekiler kayıpsız ve çok çok iyi bakılmış halde. Göz%20Kirpma

[/QUOTE]

Sağol abi, katkılarınla  gölü canlandırma çalışmalarım devam edecek. Gölden gelen her türlü 8cm altı balığa kapım açık. Bitki ve dekor olarak da çok daha fazla koymak istiyorum. Bu daha küçük canlıların akvaryumda hayatta kalmasını sağlayacaktır. Çiklitlerle işim bitince gölün sıcaklığını mevsimsel olarak takip etmeyi düşünüyorum, yani yazın 25, kışın 10 derece gibi. Nihai hedefim olabildiğince yeşil ve karanlık, baltagirmemiş görünümlü ama her yerinden yaşam fışkıran bir ortam yaratabilmek.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

birhanÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 13/06/2006
İl: Edirne
Mesaj: 970
birhanÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2009 13:07
Tebrik ederim, çok güzel bir çalışma yeni türler ve yeni resimleri sabırsızlıkla bekliyorum.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

blade666Çevrim Dışı

Kayıt: 10/10/2006
İl: Istanbul
Mesaj: 270
blade666Çevrim Dışı
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2009 13:13
Ben küçükken oltayla denizde çok horozbina yakalardım.Çok sevimli renkli sempatik balıklar.Tatlı suda yaşayanlarının olduğunu bilmiyodum.Bizim denizlerimizde oldukça çok var.Siz acaba nerden edindiniz?

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir

rastlantısalÇevrim Dışı

Özel Üye
Kayıt: 25/04/2008
İl: Istanbul
Mesaj: 4979
rastlantısalÇevrim Dışı
Özel Üye
Gönderim Zamanı: 20 Şubat 2009 13:30
[QUOTE=blade666]Ben küçükken oltayla denizde çok horozbina yakalardım.Çok sevimli renkli sempatik balıklar.Tatlı suda yaşayanlarının olduğunu bilmiyodum.Bizim denizlerimizde oldukça çok var.Siz acaba nerden edindiniz?[/QUOTE]

Hakan Bey, bu türü ilk olarak Bursa İznik Gölü'nde gördük. Umut kardeşimin araştırmaları sonucunda geniş bir alana yayıldıklarını öğrendik. Canlı profillerine eklendi.
http://www.akvaryum.com/_salaria__fluviatilis_horozbina,_tatli_su_blennysi_tatlisur_8_4507.asp
Saygılarımla.

Üye imzalarını sadece giriş yapan üyelerimiz görebilir