Yosundan Kurtulamıyorum
Aydınlatma süreniz nedir? Eğer biliyorsanız aydınlatma türü ve watt veya lümen değerini paylaşır mısınız?

Karides Türü Karmaşası
İyi günler,

İnternetten mavi melek karides sipariş ettim. Yetiştirici mavi melek olduğunu söyledi ancak arada bir kaç adet farkı duran var. İnternetten baktım carbon rili ye benziyor. Yardımcı olursanız sevinirim. eğer farklı tür ise ne yapmalıyım?

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/100920252250501.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/100920252250531.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/100920252250561.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/100920252250591.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/100920252251021.jpg[/IMG]

Walstad Akvaryum Tanıtımı
[QUOTE=Hobimus]Görsellik ile doğallık (walstad) arasında gidip geliyor insan, gerçekten walstad yapmayı düşünenler için görselliği ikinci sirada birakabileceklerse walstad düşünsünler derim ben de..
Örnek walstad akvaryumlarinda baliklari vs göremezsiniz bitkilerden dolayi budama çok az müdahaleler çok az, baştan nasıl kurarsanız onun temelinde gerçekleşiyor değişim o yüzden sonradan büyük müdahale imkaniniz yok denecek kadar az ya da kısıtlı.
Tecrübelerinizi paylaşmışsınız bu çok güzel, ben de walstad diyerek çıktığım yolda lowtech olarak devam ediyorum taban malzemesini besleyecegim balığa göre yanlış seçmişim mesela, ya da walstad ta neon tetra gibi tropik baliklarin secilmemesi (en azından ilk bir yıl ) akvaryum oturana kadar geçiş sürecini tolere edebilecek canlilar secilmesi daha iyi olur, bahsettiğim canlılar sürü baliklari o yüzden bir iki tane ekleyerek yapamiyorsunuz.
Sonuç olarak biz insanoğlu herşeyi kontrol etme kontrol altinda tutma özelliğimiz olduğu için bunu yenemeyecek kimsenin walstada bulaşmaması iyi olur:)
Ph,tds metre sahibi oldum walstad sayesinde. Hatta bu sayede su kimyasını öğrendim içtiğimiz icemeyecegimiz suyu öğrendim:)
Diğer yandan walstadin ve teknolojinin nimetlerinden faydalanabilecek yeni bakış açıları da geliştirilebilir bu hobide[/QUOTE]

Çok haklısınız. Burada kontrolü bırakmak önemli. Yine böyle bir kurulum yapsam yine teknolojiden faydalanmazdım. Bilinmemezlik bana daha çok heyecan veriyor. Deneyiminizi paylaştığınız için teşekkür ederim.

Akvaryumda Keşke Olsa Dediğiniz Araçlar Var Mı?
[QUOTE=giyotyn]

Daha iki hafta önce aldım. Şu an piyasadaki en uygun ürün bu maalesef. Ben yan sump içine koyarak kullanıyorum.
[URL]https://www.hepsiburada.com/gahome-13-w-uv-isik-sterilizasyon-lambasi-akvaryum-balik-tanki-yurt-disindan-p-HBCV00000FQXP8?magaza=Violet1[/URL]
Şunun gibi led şerit de olur ama yalıtımdı adaptördü astarı yüzünden pahalıya gelir. Bir de UVa ve UVb ve UVc diye bir fark var. Bu led şeritler tam olarak hangisi bilemiyorum ama akvaryumda işe yaraması için UVc olmalı.
[URL]https://www.hazarled.com/urun/12v-uv-ultraviyole-serit-led-2835-smd-metrede-120-led-black-light-1-mt[/URL]

Edit: Son cümleyi düzelttim
[/QUOTE]



Uzun araştırmalar sonucunda piyasada 10000-20000tl bandında olan ürünlere denk bir şey buldum galiba.( nasıl biliyorsun diye sorarsanız watt değerlerini karşılaştırdım) Bu ürün herkesin aradığı ürün bence. Açıklamada özellikle 254nm olduğu yazıyor. (254nm DNA yı garanti parçalayan ışın) İçme suyu filtresi ancak ışın aynı ışın, işlevde aynı. Ömür açısından bilemeyiz ancak yine de ucuza gelir bence. Dış filtre hortumuna eklenerek rahatlıkla kullanılabilir.

UV-C filtreler:

https://www.aquaturco.com.tr/12-w-tezg-h-alti-uv-cihazi

Alternatifler (Düzenleme: Alternatifler için kesin bilgi bulamadım. Hiçbir özellik verilmemiş )

https://www.hepsiburada.com/puricom-uv-lamba-su-aritma-filtresi-p-HBCV00006IBVC6

https://www.hepsiburada.com/aqua-bella-e30-ultraviyole-sistemi-p-HBCV00003HFP6H

[EDIT]cdsjgvcsgcs,2025-09-06 11:46:17[/EDIT]

Walstad Akvaryum Tanıtımı
Ölçüler: 50cm*20cm*30cm
Canlı Türleri: karides
Bitki Türleri: Micranthemum Micranthemoides, Bacopa Monnieri , Pellia Roundleaf Moss, Tilki kuyruğu(tam ismini bulamadım)
Tankın Yaşı: 1
Filtrasyon ve Işıklandırma: Filtrasyon yok, Led şerit
Tasarım ve Dekorasyon: Çakıl, Deniz Kabuğu, Bazalt kumu




Merhaba 2 yıl önce kurduğum ve şehir değişiminden dolayı dağıtmak zorunda kaldığım akvaryum serüvenimi paylaşacağım.


[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/060920250022061.jpg[/IMG]


Yıllarca, dönem dönem balık ve kaplumbağa besledim. Maalesef küçük kardeşlerim sayesinde sonları hep aynı oldu. Kendi evime çıktığım ilk aylarda Walstad metodunu gördüm ve çok heyecanlandım. Birkaç hafta araştırdıktan sonra, 'su testisi su yolunda kırılır' mantığıyla akvaryumu kurmaya başladım.

Değerli hobidaşlarım, bu metot kesinlikle zor. İnsanın tüm ilgisini üzerinde tutuyor. Klasik takip senaryoları bazen yetersiz kalıyor. Özellikle benim gibi elinizde herhangi bir ölçüm cihazı olmadan girişirseniz, kesinlikle işiniz daha zor [:)]

[B]Akvaryum Kurulumu[/B]

Akvaryum taban katmanları sırasıyla: bitki torfu, aktif kömür, lav kırığı, ve bazalt kumu.

Kurulumda özellikle niş yöntemleri denemek istedim. Katmanlı yapı kurmam gerektiğine karar verdikten sonra gerekli malzemeleri almaya başladım. Şimdi içinizden 'neden?' dediğinizi duyabiliyorum. Ömründe bitkili akvaryum bile görmemiş biri neden bu yöntemle akvaryum kurmak istesin ki, değil mi? Herkesin yaptıklarını yapmak benim serüvenime merak ve heyecan katmazdı. Neyse, konumuza dönelim.

Küçük parçaların ne yaparsam yapayım başıma bela olacağı düşüncesiyle, bitki torfunu elekle eledim. Torfu akvaryuma serdikten sonra, bakteri türeyeceğini ve kimyasal olarak yoğun bir ortam oluşacağını düşündüğüm için aktif kömür de almanın iyi olacağını varsaydım. Filtreye konulabilir miydi? Evet. Ancak burada filtre kullanmıyoruz. Lav kırığını tercih etmemdeki amaç, torfun çamurumsu yapısına karşı bitkilerin köklerine hem tutunma alanı sağlamak hem de torf ile kumun karışmasını engellemek için bariyer görevi görmesiydi. En üst kısma da bazalt kumu serdim. Özellikle bazalt kumunu seçmemde özel bir sebep yoktu; siyah ve ucuz olması ilgimi çekti diyelim. Sadece taban için bile maliyet, o zamana göre fazla gelmişti.


[B]Su Süreci[/B]

Buraya kadar okuduktan sonra, ortamın ne kadar toksik ve kirli olduğunu fark ettiğinizi varsayarak devam ediyorum. Klasik bir akvaryumda bile suyun oturması için en az 2 hafta beklenirken, bu sistemde suyun değerlerini bilmek hayati bir durum. Peki ben ne yaptım? Elimde hiçbir ekipman olmadığından, tamamen körlemesine kendime yol belirledim. Haftada 2 defa %70 su değişimi yaptım. İlk 3 hafta boyunca suyun rengi hiç hoş değildi. Filtre de kullanmadığım için süreç çok uzadı.

[B]Bitki Ekimi[/B]

6. haftada bitkileri eklemeye karar verdim. CO₂ gereksinimi olmayan bitkiler tercih etmeye çalıştım. Bitkiler hakkında doğru karar verip vermediğimi hâlâ bilmiyorum. İlk haftalarda zorlandıklarını rahatça söyleyebilirim. Bitkilerde durgunluk, yaprak çürümeleri ve renk bozuklukları gözlemledim. Suyun hâlâ yeterince hazır olmadığını fark ettikten sonra, %70 su değişim döngüsünü sürdürdüm. Bitki ekiminden 3 hafta sonra bitkilerin kendine geldiklerini gözlemledim. Ardından, su değişim döngüsünü haftada bir %50 olacak şekilde azalttım.

Bitki ekiminin üzerinden 3 ay geçtikten sonra, akvaryum içerisinde taş ve kabukların biraz sırıttığını düşündüğümden, 9 saat olan ışıklandırma süresini 14 saate çıkararak yosunlanmayı teşvik ettim. Daha önce yosunlanma oluyor muydu? Evet, ancak istediğim düzeyde değildi. Bu 3 aylık süreçte ve devamında, bitkilerde düzenli olarak canlanma–solma döngüsü oluştu. Bu döngü hem bitkilerde hem de oluşan yosunlarda aynı anda gözlemlendi.

Sisteme tüm süreç boyunca müdahale etmedim. Düzenli olarak budama yaptım. Akvaryum tasarımı ve bitki seçimlerimde estetik davranmadığımın farkındayım. Budama işini de pek doğru yaptığım söylenemez. Yanlış budama yüzünden bir ara bitkilerin çoğunu kaybettim. Genellikle kesip çöpe atıyordum. Kök saldıklarını sonradan öğrendim.

[B]Canlıların Eklenmesi[/B]

6 aylık dönem sonunda, bitkiler üzerinde yosunların artmasıyla canlı ekleme kararı aldım. Bu süreçte, sistemin zaten biyolojik ve kimyasal olarak yoğun olduğunu düşünerek balık koymamam gerektiğini fark ettim. Çünkü sisteme sürekli yem eklemem gerekecekti ve zaten küçük olan akvaryumda azot döngüsünde sorunlar çıkaracağını düşündüm. Karides eklemenin en mantıklı yol olduğu düşüncesiyle 10 adet aldım. Ne cins olduklarını şu an bile bilmiyorum. Neocaridina cinsinin pek özel koşullar gerektirmediğini öğrenmem bu kararda etkili oldu. Karidesler ilk geldiğinde 2 dişi vardı ve yumurtalarını döktüler. 3 aylık süreçte sayıları 6’ya düştü. Sisteme biraz müdahale etmem gerektiğini fark ettim, biraz geç de olsa [:)]

Termometre alarak su sıcaklığını gözlemledim. Kış ayları olduğu için su sıcaklığı karidesler için çok düşüktü. Sisteme ısıtıcı ekledikten sonra, karidesler daha canlı davranmaya başladı. Bununla birlikte, üreme de ilk defa başladı.



[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/060920250136561.jpg[/IMG]

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/060920250137081.jpg[/IMG]

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/060920250259381.jpg[/IMG]

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/060920250138101.jpg[/IMG]


[B]Parazit Sorunu[/B]

[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/266018/060920250140281.jpg[/IMG]

Isıtıcıyı ekledikten birkaç hafta sonra parazit sorunu ortaya çıktı. Torfun yan etkilerinden biri olabilir. Peki bu konuda ne yaptım? Hiçbir şey [:D] Sistemin işleyişine müdahale edemezdim. Walstad tekniği bunu gerektiriyor. Ya da ben fazla kastım, bilmiyorum [:)] 2-3 günlük periyotlarla camlardaki parazitleri, her defasında suda kaynatarak kullandığım bez ile sildim. 2-3 hafta sonra parazit popülasyonu azaldı. Nüfusları sabitlendi de diyebiliriz. Kumun yüzeyine çıkmaz oldular. Dibe bakınca, bu canlıların torf katmanında gezip tozdukları rahatça görülüyordu. Zaten amaç, biyom oluşturmak.

[B]Sonuç[/B]

Bir yıllık bu serüven sonrasında, şehir değişikliği yapmam gerektiği için akvaryumu ve canlıları dağıttım. 1 defa dut yaprağı vermem dışında, akvaryuma hiçbir zaman yem koymadım. Isıtıcıdan sonra karides popülasyonu artış gösterdi. Evet, zor bir serüvendi. Daha aklıma gelmeyen çok şey var. Sürekli gözlem ve takip gerektiren bir serüven. Hiç bitkili akvaryum tecrübem olmadan, hiç karides görmemiş olmama rağmen bu süreci biraz da şans sayesinde yürüttüm. Bitkiler ve yosunlar düzenli olarak renk kararması ve canlanma döngüsünde devam etti. Torf yüzünden mi bilmem ama bitkiler çok fazla büyüdü. Nedenini bilmiyorum ama Micranthemum Micranthemoides bitkisi ısıtıcıyla birlikte coştu. Bana çok tecrübe kattı, özellikle bitkileri köküne kadar budamamam gerektiğini öğrendim [:D] Daracık akvaryumda bu kadar çeşit bitkinin olmaması gerektiğini öğrendim. Siyah kum gözükecek diye bitkileri nasıl biçtiğimin farkında bile değildim. Bu kurulumda hiçbir ölçüm aracı kullanmadım, pH değerlerine bile bakmadım. Baksam da zaten müdahale edemeyeceğim düşüncesindeydim. Ne kadar doğru bir düşünce bilmiyorum. Şunu da söylemeden edemeyeceğim; bu metotla yaptığım bu akvaryum çok emek istiyor. Her su değişimi dip çekimi şeklinde yapılmalı, tabana müdahale edilmemeli. Klasik akvaryuma göre belki 2-3 kat fazla cam temizliği yapılması da cabası. Filtre kullanılmadı. Herhangi bir yosun önleyici, su düzenleyici, bakteri kültürü kullanılmadı. Daha profesyonelce yapılsa, ilk 6 aylık süreç birkaç hafta ile sınırlı kalabilirdi. Daha önce de dediğim gibi, tamamen acemice ve yardım almadan bu süreci yürüttüm. Çok şey öğrendim; mesela tasarım yapma yeteneğim yokmuş [:D] Bu yöntemi tavsiye eder miyim? Hem evet hem hayır. Çok emek istiyor. Bitkiler aşırı büyüdüğünden, sürekli budama yapmak gerekiyor. Çok emek verdiğin için bağımlılık yapıyor. Sürekli bir gözün değil, iki gözün akvaryumda. Bugün acaba akvaryumda farklı ne göreceğim diye merak ediyor insan. Yosun problemi yoktu, daha doğrusu problem değildi. Karidesler için yem görevi görüyordu. Hiç yeşil su problemi yaşamadım.

Umarım, tamamen acemice kurulmuş bu akvaryumda yaşadıklarımı size anlatarak, belki farkında olmadığım küçük detayları aktarmışımdır.

Okuduğunuz için teşekkür ederim.[EDIT]cdsjgvcsgcs,2025-09-06 03:00:17[/EDIT]

Isıtıcı-soğutucu Sistemi
[QUOTE=scorpion26]Klasik ısıtıcılar zaten bu işi görüyor, sadece soğutma için bir sistem yeterli olacaktır. Bir sistemi hem ısıtma hem soğutma olarak kullandığınızda şöyle bir sorun olabiliyor. Ben inkubatör yaptığımda yaşamıştım. Atıyorum 36 dereceye ayarladığımda termostat 36 da devre kessede ısınmaya devam ediyordu ve bu sefer soğutmayı devreye sokuyordu. Gerçi suda böyle bir sıkıntı olmayabilir ya da minimal düzeyde olabilir.[/QUOTE]

Haklısınız. Her soğutucu sistem gibi ısı fazlalağının atılması lazım. Bunu da avantaja çevirerek yaz-kış sistemi kurmayı düşündüm. Termostat devresini de kendim yapmayı planladım.

Isıtıcı-soğutucu Sistemi
[QUOTE=İsmail_96965]Bunu yapmak için en pratik yol hazır bir chiller ve normal akvaryum ısıtıcısı kullanmak. Çift çıkışlı termostat bağlayıp bir çıkışa ısıtıcıyı, diğer çıkışa soğutucuyu takıyorsun. Termostatı mesela 26 dereceye ayarlıyorsun, su düşerse ısıtıcı açılıyor, yükselirse chiller devreye giriyor. Yanına küçük bir sirkülasyon pompası da ekleyince sistem otomatik çalışır diye düşünüyorum. Bir de akvaryumu yalıtırsan hem daha stabil olur hem de elektrik daha az harcar.
Bence mantıklı ama uygulaması biraz zorlayabilir.
[/QUOTE]

Kompresör ile yapmak daha pratik.Enerji maliyeti de daha az. Maliyeti de yüksek.

Akvaryumda Keşke Olsa Dediğiniz Araçlar Var Mı?
[QUOTE=giyotyn]

Daha iki hafta önce aldım. Şu an piyasadaki en uygun ürün bu maalesef. Ben yan sump içine koyarak kullanıyorum.
[URL]https://www.hepsiburada.com/gahome-13-w-uv-isik-sterilizasyon-lambasi-akvaryum-balik-tanki-yurt-disindan-p-HBCV00000FQXP8?magaza=Violet1[/URL]
Şunun gibi led şerit de olur ama yalıtımdı adaptördü astarı yüzünden pahalıya gelir. Bir de UVa ve UVb ve UVc diye bir fark var. Bu led şeritler tam olarak hangisi bilemiyorum ama akvaryumda işe yaraması için UVc olmalı.
[URL]https://www.hazarled.com/urun/12v-uv-ultraviyole-serit-led-2835-smd-metrede-120-led-black-light-1-mt[/URL]

Edit: Son cümleyi düzelttim
[/QUOTE]


Spesifik olarak 254nm dalga boyuna sahip ışık olmalı. türkiyede ki şerit ledler maalesef işlevsiz. Lamba pahalı olduğu için pek mantıklı gelmiyor.

[QUOTE=Rafayel][URL]https://www.akvaryum.com/forum/oksijen_ve_ozon_jeneratoru_tamamen_yerli_k922600.asp[/URL]

Şu ürünün piyasaya kullanım kılavuzu ile beraber çıkmasını isterdim. Konunun sahibine hiçbir şekilde ulaşamadım malesef.[/QUOTE]

kullanım kılavuzu olmadan kullanmak riskli. ozon aslında zehirli bi gazdır. dozajların belirtilmesi gerekli

Isıtıcı-soğutucu Sistemi
Yeni bir proje oluşturdum. Bu sistem yaz kış sürekli sıcaklığı aynı seviyede tutacak. Günlük 10tl elektrik harcayacak bir sistemi yapmaya değer mi bilemedim. Fikirlerinizi almak isterim.

örnek: 100 litreyi 30 dereceden 24 dereceye 4 saatte indirip sıcaklığı sabitleyecek veya tam tersi. Yani hem ısıtıcı hem soğutucu.

Akvaryumda Keşke Olsa Dediğiniz Araçlar Var Mı?
[QUOTE=giyotyn]Seri üretim yapabilecek kapasiteniz varsa bir kaç getirisi yüksek olabilecek Zihni Sinir fikrim var. Bunlar Türkiye'de üretimi olmayan veya aşırı pahalı satılan ve her akvaryumcunun ihtiyaç duyabileceği faydalı gereçler.
1- UV filtrasyon aparatı:
Şu videodaki gibi el yapımı bir cihaz seri üretimle uygun fiyatla satışa sunulsa yok satar, UV filtreli cihazları astronomik fiyatlara satan markaları iflasa sürükler. Fakat maalesef geçtim cihazını Türkiye'de akvaryuma uygun UV lamba bile üretilmiyor
[VID]https://www.youtube.com/watch?v=qNs5jE-lhgE&ab_channel=perchFIX[/VID]

[/QUOTE]


Günlerce araştırdım. vergiler falan derken en küçük uv lamba 1000tl ye geliyor(gücü orta boy akvaryumlara hiç yetmez). zamanlayıcısı kabı şusu busu derken neredeyse hazır ürün fiyatına geliyor. lamba yerine led kullanayım dedim o daha da pahalı. [:D] genel olarak bakıldığında marka için seri üretim yapılırsa çok karlı ancak bireysel de üretim maliyeti çok yüksek. satış garantisi yok