Akvaryum.Com
  • Oksijen Sorunu


    Profil resmi
    Kırımlı

    Merhabalar. 10 litrelik akvaryumda 2 japon besliyorum (biliyorum yeterli değil). Fakat 1 ay gibi bir sürede 30-40 litre arası bir akvaryuma geçeceğim. Tahmin edilebileceği gibi akvaryumda oksijen sorunu var. Şuan bir filtre kullanıyorum. Ve sık sık dip çekimi yapıyorum. Kısacası elimden gelenin en iyisini. Balıkların arada sırada yüzeye çıkıp nefes alıyor. Elbette fanusta işkence çeker gibi değil, kimi zaman dolaşıyorlar, kimi zaman kumla oynuyorlar. Fakat her ne olursa olsun bu üzücü durum canımı sıkıyor. Hava taşı almak dışında (alınacaklar listemde) yapabileceğim başka bir şey var mı? (Yeni başladım acemiyim benden fazla ekstrem şeyler beklemeyin [:3])[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246288/200520242136001.jpg[/IMG]

    Profil resmi
    Kırımlı

    Bazen şartları siz belirlemezsiniz. Bu balıklar bana geldiğinde (benden habersiz) fanusta yaşıyorlardı ve bende hallerine çok üzülüyordum. Uzun biz süre dil döktükten sonra nihayet küçük bir akvaryum aldırabildim. Bu küçük akvaryuma alıştıları zaman (akvaryuma izin vermeyenler) bu kez de onları 40 litrelik bir akvaryum almak için zar zor ikna ettim. Dediğim gibi elimden gelenin en iyisi. Elimde olsa 100L bir akvaryum alırdım fakat bana uyan başkalarına uymuyor[zzz][EDIT]Kırımlı,2024-05-21 08:15:16[/EDIT]

    (4) (143)

    Piranha Balıklarım


    Profil resmi
    Gaziakcay
    04:09
    Hocalarım bi arkadaşımdan aldığım iki adet piranham var türleri nedir tam olarak, etçiller mi otçullar mı nasıl bi besleme uygulamalıyım?






    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246323/200520240407121.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246323/200520240407311.jpg[/IMG]

    Profil resmi
    Gaziakcay

    [QUOTE=Frkn]Colossoma macropomum (Kırmızı Pacu)

    Latince Adı: Colossoma macropomum
    Coğrafik Kökeni: Güney Amerika; Amazon Nehri.
    Beslenme Biçimi: Otçul
    Davranış Biçimi: Barışçıl
    Kendi Türlerine Davranışı: Barışçıl
    Yüzme Seviyesi: Dip-Orta-Yüzey
    Cinsiyet Ayrımı: Tam olarak cinsiyet ayrımı yapılamamaktadır.
    Üreme: Boyutlarından dolayı akvaryum şartlarında üremeye müsait değildir.
    Sıcaklık: 22°C - 28°C
    En Fazla Büyüdüğü Boy: 100 cm.
    En Az Akvaryum Hacmi: 1000 litre
    Su Sertliği: Yumuşak - Orta
    pH: 5.0 - 7.8
    Zorluk Seviyesi: 4
    Genel Yorum: Piranalarla karıştırılırlar. Piranaların aksine otçuldurlar; meyve, sebze ve bitkisel yem verilmelidir. Çok büyük boyutlara ulaşırlar. Alt çenesinin piranaya göre geride olması en büyük farkdır. Standart akvaryumlar için bir tür değildir. Büyük akvaryumlara önerilir. Stres anında akvaryumdan atlayabilirler, akvaryumun üstü kapatılmalıdır. Kendi boyutunda balıklarla bakılmalıdır. Akvaryum ortamında bitkiler severler; fakat bitkili akvaryumlarda otçul bir balık olduğundan bitkiler pek uzun süreli olmaz. Yavruyken benekleri bulunur. Birçok hobici tarafından büyüme potansiyelleri göz ardı edilerek satın alınırlar, ancak ev akvaryumları için kesinlikle uygun değildir![/QUOTE]




    Hocam çok barışcıl olduğunu sanmıyorum siyah olana kırmızı gözlü olana serrasalmus rhombeus cinsi dediler gri beyaz gibi olan siyahtan daha vahşi sürekli siyaha saldırma ısırma peşinde akvaryum içinde kovalıyolar birbirini ot sebze meyve gibi şeyler attığımda yemiyorlar genel olarak çöpcü balığı koymuştum içlerine daha önceden kemiklerine kadar tükettiler et türü ile daha çok besleniyolar emin misiniz yazdıklarınızda?[:?][EDIT]Gaziakcay,2024-05-21 04:02:30[/EDIT]

    (2) (178)

    Balık Hastalıkları Teşhis ve Tedavi


    Profil resmi
    MuratGöker
    15:05
    23 beğeni

    BALIKLARDA HASTALIĞA NEDEN OLAN ETKENLER
    • Bakteriler
    • Virüsler,
    • Parazitler
    • Mantarlar
    • Çevrenin fiziksel ve kimyasal özellikleri
    • Yanlış yemlemenin neden olduğu metabolizma bozuklukları
    • Genetik yapıya bağlı bozukluklar ve diğer faktörlerdir

    TEŞHİS İÇİN BALIKLARIN SU İÇİNDEKİ GENEL DAVRANIŞLARINI GÖZLEMLEYİN


    Balıkların normal davranışlarını takip etmiş olanlar hasta oldukları zamanı da sezinleyebilirler. Genelde hasta bir balığın semptomları şunlardır:

    * Balık yorgun, bitkin ve uyuşuk durumda mı?
    * Balık aynı noktada bir ileri bir geri anlamsız bir şekilde sallanıp durur.
    * Kaçma refleksi var mı?
    * Yem alıyor mu?
    * Yüzerken yan veya sırtüstü mü, sersem vaziyette Başı aşağı doğru mu duruyor?
    *Yüzgeçleri yapışmış halde mi?
    *Tank tabanında kayıyor halde mi yüzüyor?
    *Tabanda yüzerken ürküyor mu?
    *Suyun yüzeyinde mi kalıyor?
    *Su yüzeyinden ağzını açarak hava yutuyor mu?
    *Çabuk ve sık solunum yapıyor mu?
    *Sudan dışarıya sıçrıyor mu?
    *Balık yan yatmıştır ve filtrenin çekim gücüyle tankın içinde bir oraya bir buraya sürüklenir.
    * Balığınız sürekli dipte kuma veya kaya dibine tutunmaya çalışıyormu?
    *Piranhanızın gözlerinde beyaz noktalar varmı?

    • Bu ve benzeri belirtiler dikkatlice incelenir ve kaydedilir.

    HASTA BALIKLARDA DIŞ GÖRÜNÜŞ
     


    Özellikle Serrasalmus cinsi piranhalarda en son gördüğümüz Gözlerde beyaz noktacıkların çıkması: Tamamen bakterial bir durum ve göz üstünde toplu iğne başı büyüklüğünde beyaz taneciklerin çıkması ile teşhis edilir. hobicilerde sinir bozucu olsada düzenli bir tedavi ile bu hastalığı yenmek mümkün.
    aşağıda bu hastalıkla ilgili denenmiş ve başarılı sonuç alınmış bir üyemizin (Fatih Kanata) uygulamasına ait linki görüyorsunuz


    Piranhalarda Yüzgeç ve kuyruk Yaralanmaları: Özellikle pygocentrus türü sürü halinde yaşayan türlerde bazı nedenlerden dolayı hır çıkmakta ve kuyruklar, yüzgeçler ısırılmaktadır Bu tür ısırıklar derinden (dokudan) aşırı olmamak kaydı ile muhakkak yeniden çıkacakdır. Bu konuda endişe etmeye gerek yok. Serrasalmus cinsi piranhaların çoğu kuyruk yiyicidirler ve doğada kuyruklarını yediği balıkların bir çok kere kuyrukları yeniden çıktığı için defalarca aynı balığın kuyruklarını yedikleri görülmüştür.
    Piranhalarda Üst ve Diğer bölgelerdeki ısırıklar: Bu tür ısırıklar aynen yüzgeçlerde olduğu gibi endişe verecek bir durum teşkil etmezler. Piranhaların vucutlarında doğal bir antibiotik yapısı bulunduğu için bu tür yaralan çok kısa bir zamanda kapanır. Ayrı bir tedavi gerektirmez. [Bilgi: Veteriner Lab.Öğrencisi Türkan Alkan]

    Bakınız sağlıklı Bir pygocentrus Nattereri


    Suyun Neden Olduğu Zehirlenmeler :

    Genel Bilgi

    Malawi ve Tanganyika tanklarında ısı ve pH yüksek olması gerektiğinden dikkat etmediğiniz taktirde aşağıdaki 3 zehirlenme şekli başınıza gelmesi yüksek bir olasılıktır. Bunlar silikon,amonyum ve nitrit-nitrat zehirlenmeleridir. Acemi iseniz ve tankınızın kuruluşu yeni ise balıklarda bir terslik görürseniz ilk olarak sudan dolayı meydana gelebilecek zehirlenmeler üzerine yoğunlaşın.

    Silikon Zehirlenmesi

    Sağlıklı olduğundan emin olarak bir balık aldınız. Balığı tanka koyduğunuzun ilk gününde en geç ikinci gününde yem yemeyi kesmişse, ve aniden cansızlaşmışsa, pulları ve yüzgeçleri erimeye başlıyorsa aklınıza gelecek ilk tehlike silikon zehirlenmesi olmalı. Silikonun iki çeşidi vardır. İlki normal, balıkları öldüren silikon. Diğeri DIY storelarda (Bauhaus, Bricolage, hatta Carrefour süpermarketinde bile bulabilirsiniz) da satılan akvaryum silikonu, zaten tüplerin üzerindeki balık resimlerinden de anlarsınız. Tankınızı imal eden kişi bundan haberdar olmayabilir, satın aldığında yanında gözlüğü olmadığından balık resimlerini görmemiş olabilir, veya 'yanlışlıkla' daha ucuz diye normal silikon almış olabilir. Neden her ne ise, kabak balıklarınızın başına patlayacak demektir. Bu belirtileri fark ettiğinizde balıkları tanktan çıkartın. Su sıcaklığı cichlidler ve tropik balıklar için 24 C'dan başlayacağı için ısı dolayısıyla silikondan sızan gazlar balıklarınızı yavaş yavaş öldürüyor demektir. Cansızlık ilk günden itibaren başlar fakat gazlara karşı aşırı bir tepki gelişmez. Ölüm yaklaştığında balığınızın pulları

    soluk ve erimiş olur, yüzgeçleri ya yırtık gibidir, ya da erimiştir, ve zor nefes alarak yan yatmış bir şekilde oradan oraya sürüklenir. İzlenecek tek yol balıkları başka bir tanka koymak. İmkanınız varsa daha iyi ve güvenebileceğiniz marka bir tank alın, yoksa tankınızı tamir edin. Bir çakı veya bisturi yardımıyla kenarlardaki silikonları en ufak bir parça kalmayacak şekilde kazıyın. Eğer parça kalırsa hava kabarcığı yapar ve tankınız bittiğinde sızdırır, hatta tankınızı patlatabilir. Ardından tankı yıkayın ki silikon zerrecikleri gitsin. Kazdığınız yerlere aseton sürün böylece hem daha iyi temizlenecek yüzey hem de silikon daha iyi tutacak. Akvaryum silikonu kenarlara sıkın, başparmağınızla üzerine sadece bir kez bastırın, ikinci defa üzerinden geçmeye kalkarsanız silikon pütürlenir ve kabarcık oluşabilir içinde. Tankı en az 24 saat kuru olarak bekletin. Eğer tankınız 100 lt'den büyükse en az 2 gün bekletin. Sonra denemek amacıyla içine su doldurun ve en az bir gün bekletin. Boşluk bırakmışsanız su kenarlardan sızmaya başlayacaktır, sızarsa yapılacak tek şey tekrar kazıyıp silikonlamaktır.

    Amonyum Zehirlenmesi


    Balığınız sürekli olarak su yüzeyinde yüzüp ağzını sonuna kadar açıp nefes almaya çalışıyorsa buna rağmen boğuluyormuş izlenimi veriyorsa üstüne üstlük tankın suyu da koyu sarı ise balık amonyumdan zehirleniyor demektir. Balık çoğunlukla yarı bilinçsiz ve halsiz olur, etrafınada neler olup bittiğinin farkında değilmiş gibi görünür. Suyun yüzeyinden sanki hava almaya çalışıyor gibi olduktan sonra dibe çöker yavaşça, ardından tekrar ani bir fırlayışla su yüzeyine çıkar. Tüm bu süreçte ağzını hep sonuna kadar açar ve solungaçları normalden çok fazla çalışır. Gözler normalden koyudur ve balığın bütün rengi olabilecek en koyu rengi alır.

    Bu çok ciddi sonuçları olan bir zehirlenme şekli, balıklarınızın tümü ölebilir. Test kitiniz yoksa amonyum patlamasını en iyi şekilde sararımış sudan anlarsınız, su koyu sarı olduğunda ve bulanıklık başlamışsa balıklarınız zehirlenmeye başlıyor demektir. Biraz garip bir örnek olabilir, ama kafanızda daha iyi canlanması için idrar rengini düşünün, idrara rengini ve genel olarak kokusunu veren amonyumdur. İdrar kana bulaştığında zehirlenme meydana gelir, buna da en büyük etken amonyumdur. Akvaryumlarda da durum çok farklı değildir. Amonyum en çok yiyecek atıklarından ve pisliklerden açığa çıkar. Düzenli dip temizliği yapmazsanız pislikler birikir ve gazlar sızmaya başlar. Su idrar rengi ve kokusunu alır. Test kitiniz varsa aklınızda bulunsun, amonyum seviyesi 1 ppm değerini kesinlikle aşmamalı. Tabii ısı ve pH yükseldikçe amonyum değeri daha da az çıkmalı. Bu tip zehirlenme en çok amonyumu parçalayacak aerobic bakterilerin henüz oluşmadığı veya çok az sayıda olduğu yeni kurulmuş tanklarda görülür. Daha geniş bir açıklama ve burada bahsedilen zehirlenme türlerini nasıl önleyebileciğinzi öğrenmek için Yeni Tank Sendromu sayfasına bakın.
    Balıklarınız amonyumdan zehirlendiyse bu tamamen sizin suçunuz sayılır. Zehirlenmeye davetiye çıkartan ve özellikle yeni başlayanların en çok tekrarladığı hatalar şunlardır:

    Tanka gereğinden fazla yem atılması, balıklar doyunca dibe çöken yemler.

    Çok az miktarda ve düzensiz su değişimleri.

    Tankı daha ilk kurulduğunda ağzına kadar balıkla doldurmak.
    Yetersiz kalan filtreleme veya havalandırma.

    Amonyum zehirlenmesinin tedavisi yok, sadece durumu farkettiğinizde acil önlem alabilirsiniz. Seçebileceğiniz 3 yol var. İlk yol hemen balıkları temiz, tamamen yeni suyun bulunduğu bir tanka almak. Alabileceğiniz başka tankınız mevcut değilse ikinci yola başvuracaksınız demektir. Balıkların bulundukları tanka vakit geçirmeden su değişimi yapın. Değişim miktarı en az %70 olmalı. Yeni suyun ısıtılmış olması çok iyi olurdu, ama durumun aciliyetini göz önüne alarak, suyunuz sıcak değilse ısıtmayı beklemeyin, soğuk su kullanın. Suyu mutlaka dipten çekin, NH bileşikleri sudan ağır olduğundan dipte birikiyorlar, yüzeyden alırsanız amonyum sifonlanmış olmayacak, sadece suya dağılmış olacak. Amaç amonyumu en az seviyeye getirene kadar inceltmek. Balıklar kendilerini boğulur gibi hissettiğinden çok güçlü bir havalandırma koyun. Üçüncü yol amonyum, nitrit, ve nitrat seviyelerini 'anında' düşürdüğünü iddia eden ilaçlar kullanmak. Sakın bunun için Tetra Aquasafe kullanmaya kalkmayın, sivrizekanız burada pek işe yaramaz. Aquasafe sadece su değişimlerinde kullanılan suyun klor, ağır metal, ve amonyumunu yok ettiğini iddia ediyor, tankın içinde birikmiş olan amonyumda kesinlikle kullanılmamasını tavsiye ediyor. Bu yollar içinde en az güvenebileceğiniz yöntem kimyasal yöntemdir. İlaçlar seviyeleri kısa süre için düşürürler, ama tekrar yükselmesine de genelde engel olamazlar. O nedenle ilaçları sadece geçici olarak kullanın, yani, ilaçtan hemen sonra büyük bir su değişimi uygulayın. Bu tip bir zehirlenmede işinizi şansa bırakmayın ve en güvenilir olan ilk iki yolu tercih edin. Amonyum seviyelerini düşürdükten sonra beklemekten başka yapabileceğiniz birşey kalmıyor. Kurtulan kurtulacaktır, ama çoğunluk büyük bir ihtimalle ölecektir.

    Nitrit-Nitrat Zehirlenmesi

    Yine tank kurulduğunun ilk haftalarında meydana gelebilecek bir zehirlenme türü. Sağlıklı olarak aldığınızdan emin olduğunuz balıklarınız birden cansızlaştığında, yem yemeyi kestiğinde sorun büyük bir ihtimalle nitrit zehirlenmesidir. Tankınız oturmuşsa ve aynı belirtileri görürseniz o zaman zehirlenme nitrat zehirlenmesi şeklinde olur, çünkü zincir oluşmuştur fakat en son ürün olan nitrat temizlenmemektedir. Sebebler genellikle fazla balık, fazla yem, az su değişimi, az filtreleme veya havalandırmadır. Amonyum zehirlenmesinden farklı olarak bu iki zehirlenme türünde balıkları kurtarma ihitmaliniz çok daha yüksek, tabii önlem alamazsanız öleceklerdir. Belirtiler genellikle halsizlik; yeme ilgisizlik: hiç yememesi veya yediğini tükürmesi; stres belirtileri: yüzgeç erimesi, pul erimesi, rengin normalden koyu olması, veya normalden açık olması, gözlerin kararması; bir köşede durma veya saklanma çabalarıdır. Tankın suyu genellikle açık veya çok açık sarı rengindedir. Bu zehirlenme şekli özellikle yüksek pH isteyen balıkların başına gelebilir, çünkü her türlü amonyum, nitrit, veya nitrat yükselmesine karşı çok hassaslar. Yukarıda bahsedilen belirtileri farkederseniz, sularınız da sarımsı renkte ise vakit kaybetmeden %40 ile %50 arası su değiştirin. Ardından da 2 hafta boyunca 2-3 günde bir %20 su değiştirin. Suları dipten çekmeye özen gösterin. Bunun dışında bir ilaç kullanmayın. Amaç balığı mümkün olduğunca daha fazla strese sokmadan zehirlenmeyi atlatmasını sağlamak. Balığığınızı güçlendirmek için bir conditioner kullanmanız iyi olur. Genellikle balığınız çok hassas bir tür değilse ilk su değişimini takip eden ilk günlerde düzelir. Ancak düzelme belirtiler görseniz bile 2 hafta boyunca yukarıda belirtildiği şekilde değişim yaparak tam sağlına kavuşmasını sağlayın.

    Yüzgeç Erimesi


    Yüzgeçlerde, özellikle kuyrukta erime varsa, eriyen yüzgecin ucunda pamuğumsu veya koyu renk bir şerit varsa buna yüzgeç erimesi (İngilizce adı fin rot) denir. Yüzgeç erimesi özellikle stresten olur ve önemli bir sebebin sonucu olarak gelişir. Yapılacak ilk iş balığı tedavi etmeden önce yüzgeçlerinin erimesine sebep olacak kadar onu strese sokan sebebi bulmaktır. Sebepler arasında nitrit-nitrat zehirlenmesi, saldırgan bir balık, ciddi bir şekilde hastalanması, veya uzun bir yolculuğa çıkması sayılabilir. Bunları kontrol edin.
    Balıkların vücudunu kaplayan koruyucu tabakaları vardır. Onları elinizde tuttuysanız vücutlarının kaygan olduğunu, ve balığı salsanız bile kayganlığın bir süre parmaklarınızdan gitmediğini fark etmişsinizdir. Bu koruyucu tabaka suda doğal olarak var olan birçok mantar veya bakteriyi uzak tutar. Balık strese girdiğinde tabakanın salgılanması sekteye uğrar veya tamamen engellenir. Zaten özellikle bu nedenden dolayı balığınızı stresten uzak tutun denir çok yerde. Balığın doğal kalkanı zayıfladığında veya yok olduğunda hastalıklara karşı savunmasız hale geliyor. En çabuk kaptığı enfeksiyon da yüzgeçlerde gösterir kendini.

    Yüzgeç erimesini saldırgan bir balığın yüzgeçleri parçalaması ile karıştırmayın lütfen. Bu tip saldırılar sonrası için yapılacak tedavi için Yaralanmalar kısmına bakabilirsiniz. Yukarıda yüzgeç erimesine sebep olabilecekler arasında saldırgan bir balığı kastemin nedeni 'saldırı hareketlerinin diğer balık üzerinde yarattığı stresten dolayı oluşan erimedir'. Sürekli kaçmak zorunda kalmaktan veya saklanmaktan dolayı balık strese girer,bir köşeye sıkışıp kalır ve yem yiyemeyecek cesareti bile bulamaz kendinde. Genelde bu belirtileri erime takip eder. Oysa yüzgeçler ısırıldığında uçları parçalanmış gibi durur, ama parçalanmış kısımların ucunda pamuğumsu oluşumlar veya koyu kırmızı renkte bir şerit yoktur. Erime görürseniz öncelikle fungal mı yoksa bakteriyel bir enfeksiyon mu ona karar verin. İkisinin tedavisi birbirinden farklı olacaktır. Fungal enfeksiyonlar genelde saldırı sonrası stresi veya vücutta meydana gelen bir yaralanma sonrası meydana gelirler ve bulaşıcı değillerdir, yani tüm tankı bu durumda ilaçlamanıza gerek yoktur. Enfeksiyon oluşturabilecek mantarlar arasında saprolegnia, achyla, aphanomyces, branchiomyces, ıchtyophonus ve pythium gibi mantarlar vardır. Fungal enfeksiyonlarının görünüşleri beyaz veya kirli sarı bir pamuğa benzer. Zaten Columnaris dışında vücutta oluşan tüm pamuğumsu oluşumlar bir fungal enfeksiyondur. Tedavisi bakteriyel enfeksiyonlarla karşılaştırıldığında nispeten kolaydır. Balık elle tutulacak kadar büyükse onu elinize alın ve etkilenen bölgelerin üzerine bir pamuk yardımıyla nazikçe metilen mavisi sürün. Piayasada metilen mavisi bir Türk malı olan Contra- Ichthyo ismi altında satılıyor. Mercurochrome da kullanabilirsiniz. Mercurochrome'u sadece haricen kullanın, suya damlatmaya kalkmayın. Suya damlatarak yapılan tedavi ileride deneyimli olduktan sonra uygulayabilirsiniz çünkü çok dikkat gerektiriyor. Mercurochrome'u bir pamuğa damlatın, balığı elinize alın veya ıslak bir bez üzerine koyduktan sonra aynı metieln mavisi gibi yavaşça etkilenen bölgelere sürün ardından temiz su dolu tedavi tankına bırakın. Yüzgeçler çok fazla erimişse veya balık elle tutulamayacak kadar küçükse tedavi tankına alın,çünkü metilen mavisini suya damlatacaksınız bu durumda. Her 10 litre suya 2 damla metilen mavisi damlatın ve balığı 24 saat boyunca bu ilaç banyosunda tutun. Tankı iyi havalandırmayı unutmayın.

    İkinci gün %50 su değişimi yapın. Erime durduysa ve pamuklar yok olduysa, ki büyük bir ihtimalle öyledir, metilen mavisini kesin. Pamuklar hala varsa tekrar metilen mavisi damlatın, ama bu sefer 10 litreye 1 damla ve gene 24 saat bekleyin. Tekrar %50 su değişimi yapın. Bu süre sonunda fungal enfeksiyon tamamen yok olacaktır. Tüm bunları uygularken balığınızı yemlemeyi unutmayın. Tedavi bitse bile balığı bir süre tedavi tankında tutun, kendine gelsin orada.Yüzgeçlerin ucunda siyah veya koyu kırmızı, kiremit rengi bir şerit varsa ve yüzgeç çok hızlı eriyorsa enfeksiyonun bakteriyel olduğuna şüphe yoktur. Bakteriyel enfeksiyonlar genelde kötü su koşullarında veya ülke içi, veya uluslararası nakliyat sırasında ortaya çıkarlar. Tanka yeni koyduğunuz bir balık da sizin suyunuza alışmakta zorlanabilir ve bakteriyel enfeksiyon kapabilir. Bu nedenle tedavi ile birlikte su kalitesini de acilen yükseltin. Yüzgeçler tahmin edebileceğinizden daha hızlı erir, öyle ki 24 saat sonra yüzgeç tamamen yok oluyor. Yüzgeç erimesi ile beraber deride yaralar (lezyonlar) oluşuyorsa ve bu yaraların çevresi koyu kırmızı ise bu enfeksiyon Furunculosis'tir. Yaralar aslında derinin o noktada çürüdüğünü gösterir. Buna yol açan çeşitli bakterilerdir, ama ortak noktaları deride nekrotik lezyonlar (furuncul) açmak olduğundan hastalık bu adını alıyor. Goldfishlerde, koilerde, veya japon gibi soğuk su balıklarında bakteriyel yüzgeç erimesi oluştuğunda buna genelde Salmonidae familyasından Aeromonas salmonicidia neden olur. Yüzgeçlerden kısa sürede vücuda atlar ve kırmızı-kiremit rengi ülserler oluşturur. Aynı bakteri sıcak suda tropik balıkların üzerinde de etkili olur, ama onlarda daha çok furuncul oluşturur.
    Bakteriyel enfeksiyonlu bir yüzgeci kendi halinde bırakmayın. Bu tip enfeksiyonlar, özellikle Furunculosis, bulaşıcıdır. Tankta yüksek oranda ölümlere sebep olurlar. Enfeksiyon kapmış balığı tedavi tankına koyun ve antibiyotik haricinde hiçbir ilaç koymayın, metilen mavisi veya malachite yeşili gibi ilaçların hiçbir etkisi olmaz. Aynı şekilde doğal tedavi olarak kullanabileceğiniz tuzun da bir faydası olmaz. Özellikle Nitrofurozan içeren gram negatif ve gram pozitif bakterilere karşı etkili olduğunu iddia eden antibiyotikleri alın. Kullanımdan önce su değişimini unutmayın ve filtrenin süngerini çıkartın. İlk günden sonra iyileşme belirtileri görseniz bile antibiyotiğe en az 3 gün devam edin. Tedaviyi yarıda keserseniz tekrar başa dönme olasılığınız yüksek. Üç günün sonunda şerit tamamen yok olmamışsa antibiyotiğe 2 gün daha devam edin. İlacın etkili olup olmadığını nasıl anlarsınız? Gözlemlerime göre yüzgeçler parça parça olmaya başlar ve uçlarından ince beyaz şeritler sarkar. Bu şeritler ölen bakterilerin olduğu deri parçalarıdır, tankta sağlayacağınız çok güçlü bir havalandırma onların daha çabuk kopmasını sağlayacaktır. Üç günün sonunda şeritler artık sarkmıyorsa ve yüzgeçlerin ucu temizse antibiyotiği o zaman kesin, şeritler sarkıyorsa hala iki gün daha devam edin. Bakteriler genelde gözle görebildiğinizden daha derine yerleşmiş olduklarından yüzgecin büyük çoğunluğu şerit şerit kopacaktır. Tedavi bittikten sonra %50 su değiştirin ve balığı tanktan çıkarmayın. Tekrar yüzgeçlerinin çıkmasını bekleyin. Onu o halde ana tanka atarsanız manevra kabiliyeti olmayan hantal bir balık olacağından ne diğerlerinin ona yapacağı 'hoş geldin' kovalamacasın dan kaçabilir ne de yem için mücadeleye girişebilir.


    Beyaz Benek


    Beyaz benek suda yaşayan bir protozoandır. Protozoa suda yaşayan ve hayvansal özellikler gösteren ve bazen büyük koloniler kurabilen tek hücreleri canlılara verilen ortak isimdir. Latince adı Ichthyophthirius multifiliis'tir. İngilizce kaynaklarda kısaca Ich diye tanımlanır. Bu asalakların çok azının bile tanka bulaşması tüm tankı dezenfekte etmeyi gerektirir. Balığın üzerine tutunarak noktadan balığın kanını emmeye başlar. en sık girdiği yerler balıkların pullarının arası solungaçlardır. Üremeye hazır olduklarında balığın üzerine jelatin bir keseciğin kapladığı yumurtalarını bırakırlar. Kesecikler pulların arasında ise gözle görülemez, ama çoğaldıkça yüzgeçlerde de kesecik oluşacağından gözle görülecek hale gelirler. Ortalama üç gün içinde patlayan keseciklerden bir sürü minik aç protozoan dibe düşer, ve oradan dağılıp başka balıkların üzerine atlarlar. Yumurtalarını sadece balığın üzerine bıraktıklarını iddia etmek doğru değil, nereye bulurlarsa oraya bırakırlar, tankta balıktan sonra özellikle kumların arasına kistlerini bırakabiliyorlar. Balığın beyaz benek olduğundan keseleri görmeden de şüphelenebilirsiniz. Sürekli olarak tank ve dekorasyonlara sürtünme eğilimi vardır; kendisini oradan oraya silkeler, sanki üzerinde olan birşeyi atmak istiyormuş gibi davranır; rengi streste olduğu gibi koyulaşmaz aksine solar, özellikle renkli bir balığınız varsa size çok görünmeye başlar; hızlı kaşınma dışında normal olarak yaptığı tüm hareketleri yavaşlar; yeme ilgisi çok azalmaya başlar, isteksiz yer. Bu belirtilerden kısa bir süre sonra da çok büyük bir ihtimalle kesecikleri görürsünüz. Dikkat edin, pseudotropheus türlerinde pullar çok sıkı olduğundan ve vücutları çok kaygan olduğundan keseleri balığın üzerinde göremezsiniz. Bu da keselerin özellikle kumların arasında veya akvaryum camına yapışık olduğu anlamına gelir. Pseudotropheuslarda yukarıdaki belirtileri görürseniz, özellikle bölge belirlemek için sürtündükleri kayalara çok daha haşin ve sık sürtündüklerini ve çok sık silkelendiklerini fark ederseniz bu beyaz benektir. Diğer balık türlerinde keseleri en kolay yan yüzgeçlerde ve kuyrukta fark edersiniz. Hiçbir pamuğumsu görüntüleri yoktur, daha çok tuz veya şeker kristellerine benzerler, ışıkta da onlar gibi parlıyorlar. Birkaç gün sonra yok olduğunu, yerine farklı noktada başkasının oluştuğunu fark edersiniz.
    En kesin tedavisi ısı-tuz-ve metilen mavisi birleşimidir. Tanka 5 galona (19 lt) 1 çorba kaşığı tuz ekleyin. Ekleyin derke asla tankın içine direkt olarak atmayın yoksa balıkların ciğerlerini yakarsınız.Bir kaba tanktan su alın, tuzu içinde çözün ve tanka bir kısmını çok yavaş dökün, bir süre bekleyin ve tuzlu suyu tekrar ekleyin. Eğer zaten tankınızda ve su değişimlerinde tuz kullanıyorsanız bu işleme gerek yok. Ardından ısıyı yükseltin, dayanıklı türler için 30C, daha hassas türler için 28C. Her balığa 30C uygulayamazsınız, tedavi edeceğim diye hayvanı fazla sıcaktan öldürebilirsiniz. Isı en az üç gün yüksek kalmalı, emin olmak için mümkünse 4 gün sürdürün ısıyı. Sıcaklığın daha çok dolaylı olarak asalaklara etkisi vardır. Metilen mavisinin veya tuzun tesirli olabilmesi için parazitlerin keseden çıkmasını sağlamak gerekiyor. Kesede oldukları sürece hiçbir ilaç etkili olmaz. Isı yükseldikçe içindeki yavrular evrimleri daha çabuk tamamlayacaklarından kese normalden daha kısa zamanda patlayacaktır. Bu nedenle ısıyı ille de 30C'a çıkarmanız şart değil, balık türlerini göz önünde bulundurursak, sadece balığın dayanabileceğinden emin olduğunuz bir ısıya çıkarın. Bu işlem de bittikten sonra metilen mavisi kullanın. Akvaryumcularda Contra-Ichthyo diye satılıyor. Prospektusunda yazdığı gibi aynen savsaklamadan kullanın. İlk gün için 3 damla, ardından 2 gün boyunca 1 damla, tabii ısı yükseltemiyorsanız 1 gün daha 1 damlaya devam edin. Tabii bu tedavi sadece tropik balıklarda uygulanabilir. Soğuk su balığı, tetra, veya cory gibi yüksek ısıya ve tuza karşı çok hassas balığınız varsa sadece metilen mavisini uygulayın, tuz kullanmayın, ısıyı da normalden biraz daha fazla yükseltin. Bu gibi durumlarda metilen mavisini yukarıda belirtildiği gibi normalden daha uzun süre uygulayın. Metilen mavisini kullanırken tüm filtre süngerlerini ve varsa karbonları çıkarmayı unutmayın, ve ölü protozoanları balıkların üzerinden uzaklaştırmak için tankı iyi havalandırın. Tedavi bittiğinde tanka %50 su değişimi yapın ve sonraki haftalarda su değişimlerini normalde yaptığınızdan daha sık aralıklarla yapmaya dikkat edin. Beyaz benek gibi protozoal enfectionlarda unutmamanız gereken bir nokta daha var, bulaşma riski yüksek olacağından, enfeksiyon kapmış tankta kullandığınız malzemeleri dezenfekte etmeden diğer tanklarda kullanmayın.


    Yaralanmalar

    Özellikle cichlid gibi sert veya orta sert balıklarınız varsa yaralanmalara hazırlıklı olmalısınız. Genelde yaranın enfeksiyon kapmaması için kullanabileceğiniz en doğal ve yan etkisiz ilaç tuzdur. Yara çok derin değilse tuzu ekledikten sonra yaranın kendiliğinden iyileşmesini bekleyin. Yüzgeçler ısırıldığında da aynı yolu izleyin. Zaten bu tür balıklar bölgesel olduklarından bölgelerine giren her türlü yabancıyı ısırma eğilimindedirler, en kolay ısırılan yerler de yan yüzgeçler, kuyruk, ve anal yüzgeçler. Bu tip yaralanmalar zaman zaman meydana geliyorsa ve balık canlılığından birşey kaybetmemişse normal olarak karşılayın. Yara derin veya büyük olabilir, fakat balık streste olmadığı müddetçe uzun sürse de kendiliğinden kapanır. Yüzgeçleri ve yaralanmış bölgeleri sık sık pamuk oluşumlar ve kırmızı şeritler için kontrol edin. Öyle bir durum varsa Yüzgeç Erimesi bölümüne göz atın. İltihap kapmasını önlemek için balık elle tutulacak kadar büyükse bir pamuk vasıtasıyla yaranın üzerine mercurochrome bazlı bir ilaç veya tentürdiyot sürebilirsiniz. Yara size fazla derin geldiyse ayrı bir tanka alıp 10 litreye 1 damla metilen mavisi veya malachite yeşili damlatarak balığa duruma göre 2 veya 3 gün tedavi uygulayın, böylece balığınızın hem kafası dinlenmiş olacak hem de yaranın enfeksiyon kapma riski azalmış olacaktır.
    Eğer balığınız sürekli saldırıya uğruyorsa, bir köşeye sinmişse, strese girmeye başlamış demektir, bu durumda yapılacak tek sağlıklı iş onu tanktan çıkarmaktır. Saldırılar genelde durmaz, daha çok artarak devam eder, bu genelde balığın tanktaki diğer balıklara oranla daha sakin karakterli olduğunu ve onlarla başa çıkamadığını gösteriyor. Sakin bir balığın farklı bir türden olması gerekmez, çok sert bir türün de sakin yapılı fertleri olabilir.

    Dropsy

    Balık bir balon gibi şişer ve gözleri yerinden fırlayacakmış gibi olur. Bazen bu semptomlarla beraber pulları dışa dönük olur. Görünüşü aynı balon balığının şişmiş haline benzer. Tankın üstünden bakarsanız sanki hamileymiş gibi durur ve genelde yüzme hareketlerini kontrol etmekte zorluk çeker. Balık sanki çok yemiş de sindirememiş insanlar gibi sık sık nefes alır. Dışkısı şeffaf ve sümüğümsüdür. Dropsy'nin en muhtemel etkeni vardır:

    1)Kötü su koşulları: Balığın başa çıkamayacağı kadar yüksek nitrat seviyeleri ile yem artıklarından ve dışkıdan kaynaklanan çözünmüş organik bileşikler.

    2)Uyum stresi: yeni gelen balığın yaşadığı uyum sorunu veya tanktaki heyrarşinin en altlarında bulunan bir balığın sürekli olarak diğer fertler tarafından yapılan saldırılara maruz kalması.

    3)Suda yaşanmış olan ani değişiklikler: pH'nın fazla düşmesi veya yükselmesi, akvaryumcudan farklı şartlarda veya pH'da beslenmiş bir balığın sizin tankınıza geldiğinde daha farklı değerlere alışmak zorunda kalması.

    Bu tür etkenler balıkta ya suyun sindirim sisteminde birikmesine ve orada zehirli gazlar oluşmasına yol açar, ya da sindirim siteminde bakteriyel/viral enfeksiyonlara sebep olur. Balık çıkardığından daha hızlı su yuttuğu için karın bölgesi şişer. Dropsy. tıpkı bloat gibi, nadiren tankın diğer sakinlerine bulaşır. Ancak tedavi için siz etkilenmiş balığınızı gene de ayrı bir tanka alın. Erken bir tedavi ile balığınızın kurtulma şansı yüksektir. Dropsy'nin ilk safhalarında balık karnı şiş olmasına rağmen yemesini sürdürür. Balığınıza pellet türü yem veriyorsanız, pelletları bu dönemde ıslatıp beklettikten sonra yedirin, böylece sindirim sistemini zorlamamış olursunuz. Bir kapta akvaryum suyu ile beklettiğiniz pelletlara buzdolabınızda bulabileceğiniz vitamin komplekslerinden birini ekleyin, özellikle C vitamini olan bir kompleks olsun. Pelletleri 10 dakika kadar suda beklettikten sonra balığınıza yedirin. Aynı işlemi pul yem ile de yapın. Yemde bir değişiklik yapmayın, her zaman ne veriyorduysanız onu verin. Antibiyotik içeren yemler de kullanabilirsiniz. Tedavi için kullanacağınız ilaçlar metronidazole veya geniş spectrumlu gram negatif ve gram pozitif bir antibiyotiktir. Piyasada metronidazole içeren ilaçlardan biri Flagyl 500mg (Eczacıbaşı) adı ile satılıyor. Metronidazole'u her 50 litre için 1 hap olacak şekilde suda eritip tanka dökün. 24 saat sonra en az %50 su değiştirin ve tekrar aynı dozajı uygulayın. 3 günlük tedavi sonrası balığınızın şişliği inmemişse tekrar aynı işlemi uygulayın.

    Alıntı: http://www.frmtr.com/evcil-hayvanlar/1462842-balik-hastaliklari-teshis-ve-tedavisi-resimli-anlatimli.html

    Profil resmi
    HakanYILDIZ

    [QUOTE=Emre343]Öncelikle iyi akşamlar akvaryuma yeni başladım petshop dan yeni bir balık aldım ve [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246354/210520240156251.jpg[/IMG]
    Kuyruğunda küçük bir pamukçuk var ne yapmalıyım[/QUOTE]
    Güzel balıkmış, ömrü uzun olsun. Konunun başında kuyrukta pamuksu şey olunca ne yapılacağı yazıyor. Bu konunun ilk yazılanlarına göz atın lütfen.

    (120) (235648)

    Hangi Akvaryum Ve Balık


    Profil resmi
    Guest110011
    15:34
    Akvaryum kurmaya karar verdim . İki seçeneğim var fiyat farkı 280TL.
    1.Seçenek : 43x97x55 (yaklaşık 200L)
    2.Seçenek : 60x24x30 (yaklaşık 40L)
    Hangisini seçersem maliyet ne olur , büyük olan ne kadar zorluk çıkarır , hangisinde hangi balıkları beslerim
    gibi soruların cevabını merak ediyorum.

    Profil resmi
    HakanYILDIZ

    1 beğeni
    Havalar da ısındı, piknik yerleri bizleri bekliyor. Belki doğa yürüyüşünde akvaryumda kullanabileceğimiz bir ağaç köküne denk geliriz veya belki güzel bir kaya buluruz.

    (14) (1742)

    Minik Dünyam


    Profil resmi
    Avoure
    01:23
    19 beğeni
    Ölçüler:
    Canlı Türleri:lepistes, ember tetra, katil salyangoz,midye,kelebek vatoz,cüce vatoz,kiraz karises
    Bitki Türleri:zeytin,tilki kuyruğu,moss,su marulu
    Tankın Yaşı:8 ay
    Filtrasyon ve Işıklandırma:
    Tasarım ve Dekorasyon:yatı kökü, testi,[IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240503/251020230113061.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240503/251020230113121.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240503/251020230113181.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240503/251020230113231.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240503/251020230113301.jpg[/IMG]
    ilk akvaryumum, öncelikle bu forumdan çok şey öğrendim herkese çok teşekkürler, gerçekten hayat kurtarıcı bir yer.Akvaryumum 100 litre ölçülerini tam olarak bilmiyorum(babamın eski akvaryumu evde buldum değerlendirmek istedim)Akvaryumda filtre kullanmıyorum sadece hava taşı var.Haftalık su degişimi yapıyorum, karidesler uzun süredir yumurta tutuyor,lepisteslerim yavruluyor, katil salyangozlar da aynı şekilde.
    Herhangi bir hatam varsa beni bilgilendirebilir misiniz?Canlılar için dogru bir akvaryum yapabilmiş miyim, yoksa eklemem gereken başka şeyler var mı? Her şey için şimdiden çok teşekkürler. [:)][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240503/251020230127331.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240503/251020230127391.jpg[/IMG][EDIT]Avoure,2024-05-20 14:51:36[/EDIT]

    Profil resmi
    Avoure

    Evet mendel mantığı, gerçekten hobide sınırı olmayan durumlar söz konusu. Hobide değişik şeyler gördükçe insanı kendine daha da çok çekiyor.Yaza doğru yeni sistem kuracağım , o zaman daha güzel bir sistem kurmayı planlıyorum tabi ki bütçeme göre ama artık daha bilgiliyim daha güzel şeyler elbette ortaya çıkacaktır.İlk olarak ufak bir dış filtre isityorum sun sun 603b bana makül gibi geldi içerisine zeloit ve biobal ekleyeceğim.Kum ve işik da da değişim yapacagım aynı zamanda İzmir de oldugum için yazları cehennem sıcağı oluyor bu yüzden kendime ya fan alacağım ya da fan yapacağım aklımda fanla ilgili bir proje var.3D yazıcıdan eski bilgisayar fanlarının ölçüsünde baskı yapıp fan sistemi ayarlamak istiyorum.Yeni bitkiler eklemeyi düşünüyorum hem su üstü hemde farklı tür.Bana neler önerebilirsiniz ? Filtre, ışık , kum hakkında sorularım var akvaryumum 80 *33*43 cm ama su an sanırım bi 10 kiloya yakın kum bulunmakta.Kum olarak lav kırığı ve siyah hağen kum kullanmaktayım.Ama kum dizilişini yanlış yapmışım sanırım ben lav kırıgıve hahrn kum karışık yaptım.kumu değiştirmem gerekir mi ? Çünkü bütçem biraz kısıtlı, kumu da değiştirebilirsem eğer turuncu ya da sarı tonlarda kumlar kullanmak istiyorum[:)] Şimdidrn çok teşekkür ediyorum herkese keyifli hobiler [^_^]

    (39) (24554)

    Betta Balığımda Kuyruk Erimesi Var


    Profil resmi
    melo123123

    Merhaba benim 1 ay önce aldığım betta balığım var fakat geldiği günden beri betta balığımda kuyruk erimesi vardı bunun için gittiğim bi yer bana aquaxi mycro fish adlı damlayı balığı ayrı bir kaba alarak kullanılmasını söylediler yani ilacı damlatıp 15 dk bekletiyorum sonra tekrar fanusa koyuyorum ve 2 günde bir dip çekimi ve %50 oranında su değişimi yapmam söylendi dip çekimi yapsam bile su değişimine gerek var mı ? balığım fanusta şu anlık akvaryum almak için müsait değilim sizden de bilgi almak istedim ve bilgi verirseniz çok sevinirim balığım için en uygun yöntemler hangisi ve su değişimi en sağlıklı şekilde nasıl olmalı ?[IMG]null[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246356/210520240222321.jpg[/IMG]

    (0) (54)

    Cikletler Hakkında Bilgiye İhtiyacım Var


    Profil resmi
    🐟aquarium_lo
    15:38
    Merhaba ben akvaryum hobisine yeni başladım ama deneyimsizim. Beni bilgilendirirseniz sevinirim. 4 tane ciklet balığı aldım 2 tane Afrika cikleti, 2 tane prenses balığı. Akvaryumum küçük biraz biliyorum (50 lt) ama ilerde büyütecegim. Balıklar hakkında birşey sormak istiyorum, akvaryumda ki beyaz prenses balığım bütün balıkları kovaliyordu fakat şu sıralar bir köşede bekliyor sadece ve vücudunda kırmızı yara gibi kızarıklıklar olmaya başladı , yemi ağzına alıp atıyor neden bunu yapıyor. İnşallah bişe yoktur. Önerileriniz benim için çok önemli. Şimdiden teşekkürler. Düzeltme: Arkadaşlar bu gün beyaz prenses öldü 😭 digerleride ölmez demi lütfen beni bilgilendirin. [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245223/010520241146551.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245223/010520241156101.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245223/010520241156041.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245223/010520241240151.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245223/010520241155511.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245223/010520241155571.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/245223/010520241156241.jpg[/IMG][EDIT]🐟aquarium_lo,2024-05-02 18:34:14[/EDIT]

    Profil resmi
    JotaReis007

    Allah iyilik versin. Bence deneyin bozmayın düzeni sonuçta imkansız bir kum denemiyorsunuz. Denediniz olmadı mı o zaman değişirsiniz. Şuan bir ihtimalde olsa tutabilir beklediğiniz verim. En azından denemiş olursunuz. İsrafta olmaz, nitrat patlama riskide olmaz. Allah'a emanet olun.

    (8) (480)

    Akvaryum İç Filtre Pipo Filtreye Bağlanır Mı


    Profil resmi
    Emre11111
    00:06
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246283/190520240001511.jpg[/IMG]

    arkadaşlar böyle bişey düşünüyorum yapsam çalışırmı karides akvaryumu yapıcam yeni motor almak yerini böyle bişey yapmayı duşundum
    bu olmazsa iç motoru şelale filtreye çeviricem
    akvaryum 20lt motor saate 400lt su çeviriyo

    Profil resmi
    Emre11111

    [QUOTE=GhostKoi]

    Teorik olarak bu da mümkün. Fakat amaç ille de iç filtre kullanmak ve akıntıyı da azaltmak ise, filtreyi gerektiği kadar aşağı konumda yerleştirirsin, debi ve akıntı da buna orantılı olarak düşer, olur biter.[/QUOTE][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246283/210520240107371.jpg[/IMG]
    Hem debiyi düşürmek hemde daha güzel durmasini istiyorum
    Yaptım böyle oldu ama hala akıntı var ilk 2 delikten çok hava cikiyo digerlerinden daha az
    Motor zeminde kalırsa akvaryumu tamamen doldurursam debi düşücek mi yani

    (10) (468)

    100*35*35 Akvaryum Tavsiyesi


    Profil resmi
    Barismutlu
    12:24
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/246269/180520241220481.jpg[/IMG]
    Merhaba üstadlar hobiye gönül verdim yeni başlıyorum bitkili akvaryum yapmak istiyorum tetra lepistes karışık besliycem belki ileride yunus nasip olursa akvaryumum 120 litre hacimli 100 litre doldursam acaba bana bir filtreleme önerebilir misiniz ? Zemine siyah akvaryum bitki kumu aldım iç filtrelerde 35 cm benim akvaryumuma tam oluyor . Fakat havada kalır motor bozulma durumu ses vb. Yüzünden kısa filtreler sanırım benim işime yarayacak zemine de 1-2 cm kum yaydığımı düşünürsek 25 cm alan için filtre gerekli sizce olur mu nasıl bir yol izlemeliyim teşekkürler şimdiden [:3][EDIT]Barismutlu,2024-05-18 12:26:47[/EDIT]

    Profil resmi
    Laterthanbefore

    Filtreyi dışarıda çalıştıracaksanız temkinli olmakta fayda var, saklama kapları bu gibi durumlar için üretilmediği için basınç ile su sızdıracaktır.
    Mantık üzerinde hatasız çalışması gereken bir sistem gibi görünüyor ancak problemleri hiç bitmiyor, ilerleyen süreçte pek çok sorunla karşılaşabilirsiniz tavsiyem yaptığınız filtreyi bozup yerine askı sump sistemi kurmanız.
    örnek resim: [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/240275/210520240005441.jpg[/IMG]

    Veya sump da yapabilirsiniz.

    (6) (456)

    Elimdeki Salyangozları Vermek İstiyorum.


    Profil resmi
    albeta

    SelamınAleyküm arkadaşlar.
    Akvaryuma bitki aldım sanırım elodea sonra bitkilerle gelen adi salyangozları pet bir bardağa koydum şimdi yumurtladılarda hatta içlerinden biri ramshorna benziyor neyse aranizda almak isteyen varsa ücretsiz vericem istanbul içine.

    Profil resmi
    albeta

    Mesaj attım

    (2) (114)
  • SON MESAJLAR

    GÜNCEL 100 TANITIM

    SON İLANLAR

    FORUM İSTATİSTİKLERİ

    • 3,797,668 Mesaj
    • 408,613 Konu
    • 91 Forum
    • 145,128 Forum Üyesi
    • 1,466 Özel Forum Üyesi
    • 29 Kıdemli Akvarist
    • 1,941 Dün Giriş Yapan Üye

    Şu ana kadar en fazla 1365 kişi 27.03.2012 23:21 tarih ve saatinde çevrim içi oldu.

    Akvaryum Tanıtımı

    High Tech Blue Mountain


    Profil resmi
    MehmetAkif - 23:55

    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/103679/140420242319391.jpg[/IMG]
    Ölçüler: 90*45*45

    Canlı Türleri: Henüz Eklenmedi

    Bitki Türleri:
    Hemianthus callitrichoides 'cuba,
    Micranthemum monte carlo,
    Micranthemum micranthemoides,
    Staurogyne repens,
    Rotala ramosoir SUNSET,
    Rotala orange juice,
    Rotala H'ra IN,
    Ranunculus inundatus,
    Bucephalandra mini phantom,
    Heteranthera zosterifolia,
    Myriophyllum aquatica,
    Micranthemum micranthemoides,
    Pogostemon helferi...


    Tankın Yaşı: 1 Gün

    Işıklandırma: Creaqua Firefly 90cm Rgbw Mono Ayaklı Modeli

    Filtrasyon: Dolphin c-1600 + İsta External Reaktör + 5lt CO2 set

    Tasarım ve Dekorasyon: Manado+Hagen Kum üzeri Frodo Stone

    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/103679/140420242319431.jpg[/IMG]
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/103679/140420242319411.jpg[/IMG]
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/103679/140420242319441.jpg[/IMG]
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/103679/140420242319461.jpg[/IMG]
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/103679/140420242319371.jpg[/IMG]
    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/103679/140420242319391.jpg[/IMG]

    Merhaba değerli hobici dostlarım. Yeni bir high tech tank ile hobiye resmi olarak geri dönmüş bulunuyorum.[:3]
    Normalde ilk ekim sonrası açılan konuyu henüz ekim yapmadan açmak, heycanımı bir nebze sizlerle de paylaşmak niyetindeyim. Olası eksikler, yanlışlar olması durumda önceden görüp müdehale fırsatı verecek bu durum aynı zamanda bana. O yüzden tecrübeleri esirgemeyin lütfen [:geek:]

    Gelelim ilerlediğim yolculuğa;
    Aksan Emre Bey'den 90*45*45 ölçülerinde ultra clear 45 derece açılı bir akvaryum siparişi verdim. Mobilyası da aynı şekilde 3 taraftan 5'er cm paylı yapıldı. Hoş bir doku farklı bir hava kattı çok sevdim.
    Tahmini 1 ay kadar süren yapım aşamasında CO2 set, Filtre malzemeleri Hardscape eşyaları gibi her şeyi yavaş yavaş temin ettim ve kuruluma başladım.
    Güzel bir yükselti istediğim için zemine iri lav kayaları ekledim. Onun üzerine lav kırıklarını file yardımı ile ekleyip istediğim yükseltiye ulaştım.
    Bu zemin üzerine 5lt tropica substrate, Tablet ve Akıllı gübreleri ekleyerek zemini zenginleştirdim.
    Tecrübem olmadığından, bir nebze de 6. ay sonunda nötr toprak olması kaynaklı tercihlerim arasında aktif toprak olmadı.
    Hazırladığım zemin üzerine tüm tanklarımda kullandığım mmanado+hagen karışımı kumumu ekledim.
    Sadece seçmesi 3.5 saatimi alan Frodo Stone'larla aklımdaki tasarımı oluşturdum. Oluşturduğum tasarımın sabitlenmesi için ista mercan yapıştırıcısı kullanarak hardscape'i sabitledim.
    Normalde huyum değildir bitki gelmeden başlatmam sistemi fakat bitki siparişimin 2 hafta kadar gecikmesi, kurulu hardcape deki kumların su ile iyice oturması ve asıl olarak bakteri kültürünün yavaştan başlaması için suyu doldurup sistemi başlattım.
    Dış filtre olarak dolphin c-1600 geçmişte kullandığım filtreyi tercih ettim. Filtreyi reaktör ile besleyerek debisini düşürmüş, akvaryuma uyumlu hale gelmesini sağlamış oldum. Aynı zamanda CO2'nin %100 çözünmesini de garanti etmiş oldum.
    Filtre içeriğini SERA BİOPUR, SERA SİPORAX, SCHEAME MATRİX, CREAQUA HİVEX, az miktarda elyaf ve filtre süngeri ile biyolojik ortamı oluşturmuş oldum.
    CO2 sistemi standart çelik çekme tüp 5lt + İsta External Reaktör + Damla sayacı şeklinde.
    Işıklandırma sistemi olarak Chihiros Wrgb-90 ile Creaqua Firefly 90cm Rgbw Mono arasında kaldım. Biraz da fiyat kaynaklı Creaqua Firefly 90cm Rgbw modelini tercih ettim. Yine yaz aylarına girmek üzere olduğumuzdan dolayı sistemi de aynı şekilde yerini aldı.
    Bitki olarak resimdeki yollar ve ön kısım komple cuba düşünüyorum.
    Taşların arasından Bucephalandra mini phantomlar var aklımda.
    Sol köşe Staurogyne repens , sağ köşe Pogostemon helferi olacak.
    Dağlara ve orta kısım taş aralarına azami miktarda Micranthemum monte carlo ekleyeceğim.
    Arka plan tam bir kaos. Bitki seçimlerimi eldeki çeşitlere göre yaptım fakat ne çıkacak hiç bilmiyorum. Aklımda net olan tek görüntü kırmızı - yeşil uyumunu eşlenik tutabilmek.
    Arka planda kullanabilirsem eğer diye Micranthemum micranthemoides de ekleme planım var. Bu hem arka kısımda dolu bir yeşillik görüntüsü verebilir, hemde yeni kurulumdaki olası fazla besin salınımını tüketir diye düşünüyorum.
    Sıra geldi ekim sonrası plana [:D]
    İlk 1 ay sadece Potasyum ve Excel dozlaması ile başlayarak yapraklardan besin emilimi ile kök gelişimini hızlandırma planım var.
    1 Ayın sonunda gübreleme olarak Estimated İndex ile devam etme kararı aldım. Mikto olarak tropica premium nutrition ile devam edicem. Geçmiş tecrübelerimde bolca verim aldığım bir gübreleme yöntemi.
    Canlı olarak ilk ay sonu bakteri kültürünü biraz oturtmuş olduğumu düşünürsem Nerite salyangozu, Bloody Mary karides ve Otocinclus affinis ile temizlik ekibini dahil edicem.
    Plan şimdilik bu şekilde. Mevcut düzen kuruldukça, planlarda değişim olması durumunda bu platformun bana desteğinin tam olacağını geçmiş tecrübelerden biliyorum güvenim tam [:)]
    Her türlü fikir, görüş, öneri kabulümdür.
    Herkese Keyifli Hobiler Dilerim...

    (13) (10) (12)
    Canlı Tanıtımı

    Bitkili Akvaryum


    Profil resmi
    stone - 18:33


    Ölçüler 50*34*34
    Filtre eheim 2213 ve sunsun hw602b
    Aydınlatma 5630 smd led bar


    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/193042/170420241828421.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/193042/170420241828461.jpg[/IMG][IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/193042/170420241828501.jpg[/IMG][VID]https://youtu.be/P2lC_R_AU_g?si=04qv_ZZ2Cos6fziZ[/VID]

    (10) (27) (4)

    En Güncel 50 İlan


    Forumda Son Konular


    SON MESAJLAR

    Lepistes Yetiştiriciliği


    Profil resmi
    Barış ER - 10:51

    Lepistes Üretmek

      Lepistes ırk ıslahı hobisine başlamanın birçok değişik yolu vardır. Birçok kişi güzel görünen ve pervasızca üreyecek yeni balıklar alarak coşkuyla üretime başlarlar. Bulabildikleri her çeşit lepistesi toplayarak işe başlayanlar kısa sürede çok fazla akvaryuma ihtiyaç olduğunu görürler. Genelde bu heyecanlı kişiler fazla balıklarını akvaryumculara satarlar veya malzeme ile takas ederler. Zaman geçtikçe farkedecekleri şey bahçelerinde birkaç havuz olmadan akvaryumcuya balık yetiştirmek, yer ve çalışma gerektireceği için zorlaşmaya başlar. Kolay görünmesine rağmen, kalitesiz damızlıklar edinip, alakasız balıklarla çaprazlama yapıldıkça çıkan üretim küçük ve deforme olmaya başlar. Araştırmalar bu konuda profosyonelleşmenin daha ciddi olmak gerektiğini ve yavrularını kendisi gibi çıkaracak safkanlar edinmenin gerekli olduğunu ortaya çıkarmıştır.


    Damızlık Edinmek

      İlk ve en önemli adım kaliteli damızlıklar edinmektir. Bunlar genellikle sadece saygın lepistes üreticilerinde bulunur. Akvaryum dükkanlarında bulunan lepistesler genelde Singapur üretimi olan (kalitesiz) ticari üretimler veya üreticilerin ıskarta olarak ayırdığı (şov lepistes diye isimlendirilen) balıklardır. Her iki durumda da melez olabilecek balıklardaki genetik kalıntılar genelde daha çok ilgi, daha çok akvaryum , daha çok çalışma ve gerçek şov kalitesi sayılabilecek safkan ortaya çıkarabilmek için deneyim gerektirir.
      Herşeyden önce zevkinize uygun renge karar verin. Balığınızın varyete özelliklerini beğenmeniz önemlidir ve yıllarca tutabileceğiniz bu renkli varyeteyi siz seçeceksiniz! Kaliteli damızlık lepistesler ucuz değildir, fakat başlangıç masrafınız sadece bu kadar olacaktır. Kısırlık veya az verimlilikleri ve düzenli çaprazlama yapmayınca ortaya çıkacak küçük cüsseli  balıklardan dolayı albinolar deneyimsiz kişilere tavsiye edilmez. Edineceğiniz damızlıklar bütün yavrularını anne babasına benzer çıkaracak safkanlar olmalıdır. En az bir trio veya iki çift almanızı öneririz. Erkeğin bütün iyi özellikleri göstermesi gerekir ve tercihen genç de olmalıdır. Genç erkekler üretken olurlar ve çiftleşme için daha çok ilgi gösteririler.


    Yeni Balık Alma

      Lepistesler genelde az miktarda su içerisinde düzensiz ısı değişikliklerine maruz kalarak bir , iki günlük kargo ile karanlık strafor kutularda kargolanırlar , neticede strese girerler ve hastalıklara açık duruma gelirler. Yeni gelen lepisteslere yüzgeçlerini gererek dolaşabilecekleri uygun bir ortam hazırlamak çok önemlidir.
      Su değerlerindeki değişiklikler ciddi problemlere, bazen balık ölümlerine neden olur. İçine üretim filtresi koyulmuş 20 litrelik steril bir tank balıklar için hazır bulundurulmalıdır. Su parametre bilgilerini almak için üreticinize başvurun. Düzenli olarak sularına tuz koyuyor mu? koyuyorsa hangi oranda ? Ph değerleri nedir? Ph değerindeki anlık değişiklikler lepistesler için felaket demektir ve tuzlu bir ortamdan tamamen tatlı suya taşımak tabi ki problemler yaratacaktır. Balıkların geldiği suyu olabildiğince benzetmeye çalışın. Bazı üreticiler tuz , formaldehit ve spektogram antibiyotik gibi katkıların birini veya birkaçını önlem olarak kullanmayı önerirler.
      Yeni gelmiş balıkları su döngüsü başlamamış temiz bir tanka koyduğunuzda, sudaki amonyak seviyesinin takip edilmesi ve suyun bir kısmının günlük değişimi gereklidir.

    Erken Doğum

     Dişiler erken döl tutmuş yani pre-hit olabilir ve herhangi bir zamanda doğurmaya hazır olabilirler. Balık tedarikçiniz bu tür bilgileri size vermelidir. Baba size gönderilen erkek olmayabilir. Aslında bu faydalı bile olabilir; özellikle half-black varyetelerde, erkeklerden çok uzun süre ayrı tutulan dişilerin döllenme problemi ortaya çıkabilmektedir. Bazı üreticiler bu ilk batın yavruların ıskartaya ayrılmasını önerselerde, bu batını elde tutmak önemlidir.Dişiniz ikinci bir doğum yapamadan taşınma stresinden dolayı ölebilir,  erkeğinizin kısır olmadığını bilemezsiniz , yavruların babasının genetik kalitesi elinizde ki erkekten daha iyi olabilir. Bu deneme batını yavrular, zamanı gelince geri çaprazlama için bile kullanılabilir. Yavruların gümrükte X-ray cihazlarından etkilenmiş olma ihtimalleri varsa doğumdan sonra hemen belli olacaktır ve bu durumda ıskartaya ayrılmaları gereklidir.


      Eğer bu deneme batınındaki erkeklerin tamamı birbirine benziyorsa (saygın bir üreticiden alınması durumunda) kaliteli safkanlar edindiğinizden emin olabilirsiniz. Eğer erkekler değişik boyut ve renklerde ise dişiler dahil tüm batının ıskartaya ayrılması gereklidir. Erkeğin babası olacağı doğacak bir sonraki batına bakın. Eğer dişi doğumundan sonra 24 saat içinde elinizdeki erkek tarafından döllenirse bu sağlanabilir (kesin olmamakla birlikte olabilir), yoksa dişi depoladığı eski erkeğin spermlerini kullanacaktır. O nedenle dişi zayıf veya stresli görünmüyorsa ilk doğumdan sonra erkeği dişiden ayırmayın. Bir gün sonra dişiyi alabilirsiniz.

    Üretim Akvaryumu

     20 günden sonra dişi veya dişiler yavru alınmak için 10 veya 20 litrelik tabanı boş  cama cam akvaryumlara ayrılmalıdır. Doğum yapma periyodu 28 gün olsa da , 21 günden 40 güne kadar değişebilir. Bu balığın genetiği, ısı durumu gibi bir dizi faktöre bağlıdır.
     
    Üretim akvaryumu hazırlamanın değişik yolları olsa da fiziksel rahatsızlığı önlemek için kullanılan suyun %50sini dişinin bulunduğu  tanktan almak çok önemlidir. Bazen bitki kullanmak gibi yavruların saklanabileceği yerler oluşturulabilir.
     
     Doğum alanı oluşturmada kullanılabilecek diğer bir yol ise yavruların içinden kaçabileceği bir sistem kurup dişiyi hapsetmektir. Dişinin yavrularını yemediğinden eminseniz yavrular için saklanma yeri ayırmayabilirsiniz. Aslında ilk batın için ikinci yol önerilmez ve genelde çoğu dişi yavrularını yer.


     Popüler bir diğer ekipmanda birçok evcil hayvan mağazasında satılan plastik yavruluktur. Altında yarıklar bulunan düz veya V kesitli tabanı olan yavruluklar, yavruların aşağıya düşeceği korumalı bir alan yaratır. Bazı olumsuzlukları da vardır. Doğum başladığı an hariç dişiyi ne zaman yavruluğa ayıracağınızı bilemezsiniz. Dişiyi çok erken ayırırsanız erken doğum yapabilir veya yavruları erken doğurabilir, strese girebilir, sağlıklı yavrular yüzeye çıkmak isteyeceğinden dişi tarafından yakalanabilir, yavrular yarıklara sıkışıp yaralanabilir. Bu alet beklenmeyen bir doğum esnasında kullanılabilecek en iyi ilk yardım malzemesidir.


      Hamile bir dişi eğer başka bir tanka alınırsa daha durağan bir hal alır ve ağır vücudundan dolayı sabit durur. Doğumdan hemen önce dikkatli baktığınızda vent açıklığının genişlediğini görebilirsiniz. Dişinin zayıflamasından doğumun bittiğini söyleyebiliriz. Doğum bittiğinde dişi ayrılmalı ve stres bakımından gözlemlenmelidir. Doğum bazı dişiler için çok zordur ve bazen vücutları normal fonksiyonlarını yitirirler. Oldukları yerde yüzgeç çırpıp sabit kalabilir ve yüzme yetilerini yitirebilirler. Bu durumda yavrulara yapacağınız iyi bir bakım harici yapabileceğiniz başka bir şey kalmamıştır.


    Yeni Doğan Yavru

     Yeni doğmuş sağlıklı yavru açtır. Bununla birlikte yemlerini nasıl bulacaklarını bilmeden dünyaya  gelmişlerdir. Bu durumda yavru büyütebilmek için ufak tanklar önemlidir. Sınırlı enerjilerini daha az harcayarak arayarak yemlerini daha çabuk bulurlar. Verilen yem ufacık ağızları tarafından yenilebilecek kadar küçük olmalıdır yoksa yenilemeyen yemler tankta kirlilik oluşturur.
      Yeni çıkarılmış artemia yeni doğmuş yavrular için popüler bir yemdir aynı zamanda yüzdükleri için yavrular bunları kovalamaya çalışırlar. Canlısı kadar besleyici özelliği olan dondurulmuş artemiada satın alınabilir, yavrular yavaş yavaş bu yeme alıştırılmalıdır. Haşlanmış yumurta sarısı yavruların  tüketeceği bir protein bulutu oluşturabilir. Mikro kurtçuklar yavrular için mükemmel bir yemdir. Dibe düşerler ve günlerce canlı kalabilirler ve artemiadan daha fazla büyümelerine destek olurlar. Bu durumda yavrular sadece genç ve küçük kurtları yiyebileceğinden, tabanda kalan büyük kurtlar akvaryumdan çıkarılmalıdır.
      Yavrular serpilip, bulundukları tank dar gelmeye başladığında daha büyük bir tanka taşınmalıdır. Üretim filtresi ve düzenli su değişimleri büyümelerine yardımcı olacağı gibi kalabalık da hastalıklara davetiye çıkarır.

    İtlaf

     İtlaf temel olarak her batın yavrudan kalitesiz olanları elemektir. Büyük balıklara yem yapılabilir, akvaryumcuya satılabilir veya ciddi anormalliklerinden dolayı itlaf edilebilirler. İyi kalitede bir türde ıskartaya ayırma ihtiyacı seyrek karşılanan bir durumdur. Ama bununla birlikte önemli bir işlemdir.
     Yeni doğmuş lepisteslerde bazen zayıf, koyu renkli yavrular ve yüzemeyen kamburlar olacaktır. Bunlar hemen itlaf edilmelidir. Altıncı haftada bazı balıkların diğerlerine nazaran gerektiği şekilde büyüyemediğini fark edeceksiniz, zamanında yetişkin olamayacaklarından ıskarta olarak düşünmek gerekir. Cinsiyet özelliklerinin geç ortaya çıkması ıskarta nedeni değildir.


    Cinsiyet Ayrımı


      Yavrular ilk haftada cinsiyetlerinden ayrılabilir, aslında bu gerçekten gereklidir. Erkeklerin anal yüzgeçleri şekillenmeye başladığında dişilerin ayrılma zamanı gelmiştir (Bu 3 ile 6 hafta arasında olur) . Bir kepçe ile yakalayın veya küçük bir cam bardağa alın, her birini tek tek inceleyin. Gravid spot varmı veya gonopodyum gelişiyor mu?


    Harem - Üretim


      Eğer balıklarınızın safkan olduklarından eminseniz dişi erkek ayırmanıza gerek yoktur. Kız dişileri ayırmanız doğacak olan yavruların babasını bilebilmeniz için önemlidir ama bu durumda çok fazla yere ihtiyacınız olur. Üretim programınızda anne babayı kontrol altında tutmak isteyebilirsiniz ki bu sizin yapmanız gereken bir seçimdir.
      Erkeklerin bulunduğu akvaryuma birkaç dişi bırakılabilir. Bu yolla aynı zamanda elinizde hem pre-hit hemde kız dişileriniz bulunur. Ayrıca büyüyen erkeklerin dişiler üzerinde pratik yapmaları önemlidir. Yetişkin erkeklerin spermlerini boşaltmaları gerekir ve genç dişilerin bununla başa çıkmaları problem yaratmaz.


    Damızlık Seçmek

     Dişileri seçmek, taşıdıkları genin özelliklerinin sadece az bir miktarını gösterdiklerinden zor olabilir. Dişiler kuyruk sapı geniş ve güçlü görünümlü, düzgün şekilli vücuda sahip olmalıdır. Kuyrukları şekilli ve renkli olmalıdır. Renk aslında önemli değildir. Üzeri renkli dişiler genelde yavrularından iyi erkekler vermezler. Dişiler 3-4 aylıkken kullanılmalıdır.
      Erkekler kesinlikle elde etmeye çalıştığınız türün tüm üstün genetik özelliklerini göstermek zorundadır. Örneğin düzgün renk ve şekilli kuyruk ve bunu tamamlayan, tamamiyle aynı renkte sırt yüzgeci gibi. Çok düzgün vücut şekilleri olmalı, güçlü ve enerjik görünmelidirler.

    Üretim Teknikleri

      Inbreeding: (aynı soydan yetiştirme)Bu temelde kanı saf tutmaktır. Yakın akrabalıkları bulunan balıklar birlikte bulundurulur ve kız kardeş , erkek kardeş, baba ise kızları ile düzenli şekilde çiftleştirilir. Üreticiler bunu çoğu zaman renk ve şekil bakımından türü sabitlemek için kullanırlar. Genellikle bir batının en iyi erkeği ve en iyi dişisi alınıp çiftleştirilir. İn-breeding yıllarca güzel balıklar üretebilmenizi sağlasa da, başta edindiğiniz alımlı ve çok kaliteli damızlıkların kanı nesiller sonra çok fazla akraba çiftleşmelerinden dolayı genetik hatalar sebebiyle zayıf duruma düşecektir. Damızlıkları seçerken büyük dikkat gösterin; güçlü bir vücut yapısı, kanı güçlü tutabilmek için gereken en önemli şeydir.


      Line Breeding/Line Crossing: Bu metod aslında bir çeşit inbreedingdir. Çalışmaya iki dişinin yavrularını ayrı tutmakla başlanır, iki ayrı seri oluşturulur. Serileri karıştırmamak için çok fazla akvaryum gerektirir. En iyisi her ayrı seriden farklı özelliklerde damızlıklar seçmektir. Mesela bir seride geniş vücutlu olanlar takip edilirken, diğer seride kuyruk yapısı üzerine düşülür. Amaç her seri farklı bir durum veya şekil aldığında varyetenizin devam etmesine yardımcı olmaktır. Aynı zamanda ara sıra çaprazlayabileceğiniz iki ayrı seriniz olur. Balıklarınızın boyutunu büyütmek istediğinizde veya çok fazla akraba çiftleşmesinden kaçınıp dış çaprazlama(out-cross) yapmak istediğinizde başka birinin balıklarından kullanmak yıllarca oturtmaya çalıştığınız varyetenizin özelliklerini ve kalitesini kaybetme riski taşır
     
    Out Crossing: Bu birbirleriyle alakasız balıkların çiftleştirilmesidir, inbreedingin tersidir. Bu hybrid(melez-kırma) adı verilen lepistesler oluşturur. Hybridlemenin iyi tarafı ; balığın sıradışı büyüklüğü, renk ve sağlık olarak görülebilir. Ebeveynlerin genetik özellikleri karıştırılınca balık şov için iyi görünse de üretim için iyi değildir. Bu outcross üretim birkaç nesil güzel balıklar çıkaracak olsa da gen özelliklerini kaybedecek ve yavruları küçülüp orjinal yabani forma yaklaşacaktır.
     
      Bu aslında yeni bir varyete çıkarmak gibi olsada, saf bir varyete çıkarabilmek için yüksek genetik bilgisi ve çok fazla zaman gerektirir. Bu nedenle outcross yaparak varyete oturtma çalışmaları acemilere önerilmez.

      Çoğu üretici line breeding ile balıklarını safkan turmaya çalışırken kanlarını geliştireceğini düşündüğü karakterdeki balıkların en iyisini seçerler.

     Bilmemiz gereken,  lepistesler değişik bakım metodları, su değerleri ve üretim tekniklerine farklı farklı tepkiler verirler. Bir üretici için yolunda giden bir teknik, aynı kan ve varyete beslemenize rağmen sizde olumlu sonuçlar vermeyebilir. Her türün gelişimleri farklı olduğu gibi ihtiyaçları da kendine özgüdür. Sizin ve balıklarınız için uygun olabilecek üretim tekniklerini analiz etmeniz için dikkatli bir bakım yıllar alabilir. Bu da lepistes üretmeyi büyüleyici bir hobi haline getirir.


    Çeviren: Barış Er
    orjinal çevirinin www.guppyfunclub.com ve www.akvaryum.com forumu haricinde yayınlanması yasaktır.
    Kaynak: http://guppyplace.tripod.com/Breeding.html 

    Cevapsız Konu
    Metilen Mavisi Hangi Durumlarda Kullanılır?

    Profil resmi
    birkayaydin -

    Arkadaşlar merhaba keyifli hobiler dilerim.

    Metilen mavisi nasıl kullanılır ? Hangi durumlarda kullanılır ?

    Bilgi ve deneyimlerinizi paylaşabilirmisiniz?

    PROTOMELAS FENESTRATUS STEVENİ "TAIWAN REEF"


    Profil resmi
    baygezgin -

    PROTOMELAS FENESTRATUS STEVENİ "TAIWAN REEF" Malawi gölünün en gözalıcı ve muhteşem balık türlerindendir Ortalama 12-13 cm civarıdır

    (3) - (591)

    Adana Evcilal Pet Shop


    Sizin ve evcil hayvanlarınızın mutluluğu için gereken her şey bir tıkla kapınızda! Evcilal, evcil hayvan ve akvaryum malzemelerinde Türkiye’nin en geniş ürün çeşitliliği iddiası ile çıktığı yolda, güvenli alışveriş sistemi ve profesyonel müşteri hizmetleri desteği ile %100 müşteri memnuniyetini garantiliyor. Akvaryum ve balık malzemelerinde Türkiye’nin en geniş ürün çeşitliliği de Evcilal’da. Akvaryumu hobi edinen ve yeni başlayan kullanıcıların yanı sıra, akvaryumda profesyonel çözümler isteyenler için de balık yemleri, iç ve dış filtre, akvaryum dekorasyonu, aksesuar seçenekleri kargoda kırılmazlık garantisi ile meraklılarına Evcilal ile ulaşıyor. Akvaryum sahiplerinin, açık balık yemlerinin güvenilirliği ve tazeliğine özen gösterdiğini biliyoruz. Biz de Evcilal olarak, balıklarınızın sağlığı için en taze açık balık yemlerini özel saklama ve paketleme koşulları ile evinize kadar ulaştırıyoruz.

    www.evcilal.com

    Adana

    Son 50 Tanıtım


    Profil Yorumları

    Discus Tank


    Profil resmi
    - 11:19

    Ölçüler:100.50.60
    Canlı Türleri:discus
    Bitki Türleri:anubias.moss
    Tankın Yaşı:1
    Filtrasyon ve Işıklandırma:
    Tasarım ve Dekorasyon:

    (9)
    Canlı Tanıtımı

    Bitkili Tankda Led Kullanımı


    Profil resmi
    darkaura - 15:22

    Bitkili tanklarda led aydınlatma üzerine uzundur çalışmaktayım ve oldukça da başarılı
    sonuçlar alıyorum. Bu yazıda bu konudaki tecrübelerimi ve araştırmalarım sonucu
    oluşan bilgi birikimini aktaracam. Amacım diğer hobici arkadaşlarında bu
    verimli aydınlatmadan faydalanması ve bu konudaki tecrübeyi daha ileri
    noktalara taşımaları.

    [img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/gazoz.jpg[/img]




    [VID]https://www.youtube.com/watch?v=x_7u1aNot2w[/VID]

    [VID]http://www.youtube.com/watch?v=l1aL9ipzwGk#t=74[/VID]

    [VID]https://www.youtube.com/watch?v=TvBv9-z-m20[/VID]



    [b]Her şeyden önce neden LED? [/b]



    İlk ve en önemli cevap tabiyki enerji tasarrufu. Bir led kurulum muadili floresanlı
    sisteme nazaran yarı yarıya daha az enerji harcıyor. Akvaryumunuza gereken led
    gücü hesaplarken de bunu kullanabilirsiniz. Tankınızın ihtiyacı olan floresan
    miktarını hesaplayıp, led için yarısını alabilirsiniz. 



    İkinci avantaj ise uzun ömür. Gene para tasarrufu sağlayan bir durum. Ortalama bir T5
    floresanı 1 sene sonunda değiştirmek zorundasınız. Yoksa renk tayfı kayar ve
    yosun yapmaya başlar. Özellikle pahalı bitki floresanların her sene değişim
    yapmak ciddi bir masrafa neden olmakda. Şu anki fiyatlardan hesapladığımızda sadece 3-4 senelik floresan değişiminin maliyeti led sistemin kurulum
    maliyetine denk gelmektedir. Öte yandan ortalama bir led lambanın ömrü 50bin
    saat ile 100bin saat arasında değişir. Buda günde 8 saat kullanımla 10larca
    yıl, hatta 30yıla varan bir ömür demektir. Tabi iyi soğutulması şartıyla. En
    güzeliyse ledin tayfı uzun ömrü sürecince kaymaz. Ömrünü tamamladığında bile
    tayfı aynı kalır sadece ışık çıkış gücü düşmeye başlar.



    Başka bir önemli avantajıysa fazla ısınmaması. Ledde her elektrikli alet gibi ısınmaktadır
    ama floresanla karşılaştırıldığında çevreye saçtığı ısı çok daha azdır. Bu
    özellikle sıcaklığın problem olduğu yaz ayları için ciddi bir avantajdır. Basit
    bir fan soğutmayla bitkiye yazında devam etmek mümkün olabilir.



    Son avantaj olarak derin su penetrasyonundan bahsedebiliriz. Derin tankda zemin bitkisi
    olmaz derler. Ama aslında bu su ışığı bloke ettiği için değildir. Klasik
    floresan aydınlatma ışığını 360 derece yayar. Işığın çoğunun kullanılamayacağı
    yönlere 360 derece saçılması bir yana, bu geniş açı ışığın mesafe ile hızla dağılmasına
    neden olur. Basit hesapla derinliği 2 kat artırırsanız, zemine ulaşacak ışık
    4de 1in altına düşer. Bu yüzden derin tanklarda zemin bitkileri zordur.
    Leddeyse durum farklıdır. Standart power ledlerden ışık 120 derece açıyla
    çıkar. Belli bir yöne odaklandıklarından çok daha az dağılırlar. Eğer tank çok
    derinse ucuz plastik lensler takılarak ışık 5 dereceye kadarda odaklanabilir. Kısaca
    bir projektör kullanır gibi ışığı zemine çok az kayıpla indirmek mümkündür, 60-70cm derinlikde cuba yetiştirmek imkan dışı değil.

    [img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/101724/f1.JPG[/img]

    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/190420171312421.jpg[/IMG]


    [b]Gelelim diğer soruya, bunca avantajına rağmen bitkili tanklarda led kullanımı neden yaygın değil?[/b]



    İlk neden tabiyki maliyet. Ucuz şerit ledler bitkide hiçbir işe yaramaz. Bitki
    yetiştirmeye uygun power ledlerde yakın zamana kadar çok pahalıydılar. Ama
    artık daha makul fiyatlardan led armatür hazırlamak mümkün.



    İkinci ve en önemli nedense ledlerin dar renk spektrumu ki, şimdiye kadarki tüm
    araştırmalarım ve bu yazının amacı da bu sorunu aşıp ledle verimli fotosentez
    elde etmek üzerine. Dar renk spektrumu neden sorun olmakta. Fotosentez
    kullandığımız güneş panelleri kadar basit bir hadise değil çünkü. Bitki her
    renk ışığı aynı verimlilikte kullanamıyor. İş su altı bitkilerine geldiğinde bitkinin
    kullandığı renkler dışında kuvvetli bir ışık, mutlak şekilde yosunları
    besliyor. 



    [img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/renk.jpg[/img]



    Dar spektrumun kaynağını anlamak için önce ledin ne olduğuna bakmak gerek. Led
    aslında bilgisayarlarımızdaki mikro işlemciler gibi bir yarı iletken malzemedir.
    Zaten isminin açılımı ne olduğunu söylüyor. Light Emiting Diode, yani ışık
    yayan diyot. Teknik detayına çok girmeden, yarı iletken doğasının sonucu olarak
    bir led sadece tek ve dar bir renk alanında ışık saçar.  Peki bu durumda birden fazla rengin karışımı
    olan beyaz renkli led nasıl mümkün oluyor. Farklı renklerde ışıyan led
    katmanları fosfor ile desteklenerek beyaz renk elde ediliyor. Bizim sorunumuzda
    burda başlıyor. Beyaz olsa bile hala dar bir renk spektrumunda oluyor ve en
    önemlisi bu renk dağılımı bitkinin fotosentez ihtiyacına göre değil, insan
    gözünün en verimli göreceği tayfda hazırlanıyor. Bitkilerin tersine insan gözüde
    en iyi yeşil ve sarı renklerde, fotosenteze katkısı en zayıf olan renklerde
    görür. Bu yüzden sadece beyaz led kullanmak yosuna davetiye çıkarır,
    fotosentezde tam verim vermez.



    [img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/power%20led%20beyaz.jpg[/img]



    Beyaz ledlerin renk dağılımlarına genel olarak bakarsak bolca mavi ve yeşil
    içerdiklerini ama çok az kırmızı olduğunu görürüz. (Diğerlerinden farklı olarak
    sıcak beyaz bolca sarı ihtiva eder.)



    Bizim için önemli olan bitkinin hangi renklerde fotosentez yaptığı.

    [img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/fotosentez2.jpg[/img]



    Bu grafikde bitkinin farklı renklerdeki ışıklara göre fotosentez performası görülmekde. Bitkinin
    fotosentezde sarı ve yeşil rengi neredeyse hiç kullanmadığını görüyoruz.
    Fotosentezde en etkili olan bölge kırmızı ve mavi alan. Bitkinin yeşil olmasıda
    aynı nedenden. Mavi ve kırmızıyı emip kullanırken, kullanmadığı yeşil ışığı
    geri yansıtıyor.



    Nasıl bir led kullanacağımıza karar vermek için iki grafiği üst üste koyalım:

    [img]http://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/fotosentez%20led%20egrisi.jpg[/img]



    Grafikte görüldüğü üzere beyaz ledlerin bitkilerin az kullandığı yeşil ve sarı bölgede
    kuvvetli ışımaları var. Bu grafiğe göre nispeten en iyi sonucu veren 6000k
    soğuk beyaz led.  Ama sorun sadece yeşil
    ve sarının fazlalığı değil. Aynı zamanda kırmızı eksik. Bu eksiklik yüzünden
    bazı bitkiler led ışığına olumlu cevap vermezler. Bu durum bitkiden bitkiye
    değişir. Her bitki türü farklı ışıkları tercih ettiğinden bazı türlerde bu eksiklik
    sorun olmamaktadır. Ama fazla sarı ile yeşil genede yosun yapacaktır.



    Şimdi beyaz ledleri yeşil ve sarı renklerde bu kadar gereksiz ışıkları varken neden kullanacaz.
    Düz mantıkdan giderek sadece en çok kullanılan dalga boylarında mavi ve kırmızı
    ledler takabiliriz. Ne yazıkki fotosentez bu kadar basit değil. Kırmızı ve
    mavide en çok fotosentezin gerçekleşmesi klorofil a ve klorofil b
    pigmentlerinin bu ışıkları soğurmasından. Ama fotosentezde tek rol oynayan
    pigment klorofil değil. Karatenoid gibi fotosentezde işlevi bulunan ve bu işlev
    için farklı dalga boylarında ışıklar kullanan daha pek çok pigment mevcut. Klorofil
    ışık enerjisiyle sudan elektron kopardıktan sonra, bu elektron net enerjiye
    dönüştürülene kadar pek çok pigment ve ets (elektron taşıma sistemi) proteini
    tarafından sırayla taşınmakta. Bu taşıma işlemi sırasındada pek çok farklı
    dalga boyunda ışıklar kullanılmakta. İşte bu yüzden diğer renklerde ışıklarada
    ihtiyacımız var. Net enerjiye katkıları az olsada bazı kritik renkler
    sağlanmadığında ets zinciri kırılmakda ve verimlilik ciddi biçimde düşmekde. Bu
    olay emerson etkisi olarak adlandırılmaktadır.



    1950lerle fotosentez üzerine çalışmalarda bulunan Robert Emerson’un deneylerinde ortaya koyduğu üzere, fotosenteze katkısı zayıf olan dalga boylarında ışıklar, katkısı yüksek ışıklarla beraber kullanıldığında verimliliği ciddi biçimde artırmaktadır.  Kısaca 4+1=5 değil, 8 etmektedir. Bu sebeplerden izleyeceğimiz strateji soğuk beyaz ledi, fotosentezin kuvvetli gerçekleştiği noktalarda kırmızı ve mavi ledlerle desteklemek olacak.



    [IMG]https://foto.akvaryum.com/fotolar/101090/Image_from_mkalin.jpg[/IMG]



    [B]Güncelleme (29.08.2016): [/B] Yukarı yeni akvaryumun videsunu ekledim. Led sayılarında son tecrübe ile bir iki değişiklik yaptım.

    Oncelikle renk dagilimi icin tavsiyem: %20-25 660nm deep red, %10 royalblue mavi, %5 420-430nm uv mor, %60 biraz üzerinde 6000-7000 kelvin soguk beyaz. Eger led sayiniz fazlaysa, homojen renk dagilimi yapabilcekseniz 30-40 tanede birer adet 630nm normal kirmizi ve 530nm yesil konabilir. 630 kirmizi fotosentezde renk cesitliligini artirmak icin. Olmazsa olmaz degil, fazlası tanka suluboya tadında bir pembelik verir. Yeşilin fotosenteze hicbir katkisi yok, amac yesil bitkileri daha parlak gosterip tankin canliligini artirmasi. Sakin 20ledde 1 tane kullanmayin cok baskin gelir, kotu gozukur, bir noktaya odaklanirsa orda yosun yapabilir. Önceden emerson etkisi için 730nm infra red de tavsiye ediyordum ama son tecrübelerle gerek olmadığını, aksine su ortamında garip yosunlara neden olabildiğini gördük.

    Guc noktasi cok onemli. Genelde en cok yapilan hata ac gozlulukle olabildigince guclu aydinlatma kurmak. Bunu yaptiginizda genelde sonucu biolojik dengesizlik oluyor. Led isigi gercekden cok, cok etkili. Fazla verdiginizde isikla supercharge olan bitkiler fotosentez patlamasi yapip, hizla sudaki herseyi tuketiyor. Sadece npk degil, kalsiyum, magnezyum gibi suyla gelen mineralleride hizla tuketiyorlar. Basta cilgin oksijen cikisi goruyorsunuz ama sonrasinda sudaki mineraller tukeniyor, gelisim duruyor, asiri yosunlanma basliyor. Bu sekilde surdurulebilir gelisim icin 1-2 gunde bir su degisimi yapmaniz gerekirki denge bozulmadan devam etsin. Bu sebeble iyi tasarlanmis yuksek destekli tankda litrede 0.3w yi gecmemenizi onerecem. Tank cok derinse 0.4w ye yaklasilabilir. Dusuk destekli tanklarda ise 0,1-0,15w uygundur. Ayrica isigi kuvvetli verdiginizde, hizli gelisen bitkiler bir o kadarda metabolik atik olusturuyorlar. Yuksek gelisim hizinda dengesizlik olmamasi icin bunu karsilayabilcek saglam bir filtrasyonunuzun, biolojik donusum yapabilcek iyi bir tabaninizin olmasi gerek.[EDIT]darkaura,2017-04-19 13:13:33[/EDIT]

    (4873) (0) (58)
    Harmoni

    Profil resmi
    rekurrens14 - 22:37

    Tank: 60x40x36 cm Tankın yaşı: 3 ay Dekor: Mini landscape kayaları, calluna vulgaris ağaç dalları Bitkiler: Spiky moss, monte carlo, p. helferi, s. repens, h. tripartiata, p. erectus Canlılar: White cloud mountain minow "Afrika akasya ağaçları"ndan ilham alınarak tasarlandı.Tüm katılımcılara başarılar.

    (9) (15321)
    Sohbeti tam ekranda aç  

    Ana sayfa gösterim biçimi: Günün ilk açılışında genel bakışı, kalanında akışı göster. (Varsayılan) Her zaman akışı göster. Her zaman genel bakışı göster.

    İstanbul


    Trend Akvaryum

    240 adet akvaryumda satışa sunulan balıklar, bitkiler ve karidesler, geniş malzeme ve yem stoğu ile hem deniz hem tatlı su canlıları satışı yapmakta olan Trend Akvaryum Türkiye'nin en büyük tatlı su akvaryumcusudur. Geniş ürün yelpazeli sanal mağazası da bulunan firma Üsküdar'da bulunmaktadır.

    İzmir


    Malawi İzmir

    Malawi ve Tanganyika Cichlidleri'nin çeşidi kadar, Dennerle bayisi olması ile bitkili ve tropikal türlerde de oldukça iddialı bir akvaryumcu.

    Ankara


    Doğa Akvaryum

    Tetra türleri, canlıdoğuranlar, cüce cichlidler, discus ve pek çok bitki türünü bulabileceğiniz bir akvaryumcu.

    Adana


    Guppy Pet Shop

    Geniş yelpazeli sanal mağazası ve dükkanıyla Anadolu'nun en öne çıkan firmalarından.

    Son 24 Saatte En Çok Mesaj Gelen Konular


    Son 24 Saatte En Çok Beğeni Alan Konular